Savunma sanayi

Sponsorlu Bağlantılar

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Originally posted by erciyesli+May 29 2005, 10:17 AM--><div class='quotetop'>QUOTE(erciyesli &#064; May 29 2005, 10:17 AM)</div><div class='quotemain'>Leopard 1A3T1/TU1 - 77

Leopard 1A3T1 - 150

Leopard 1A1A1 - 162 Volkan Upgrade

M60 A1 RISE/Passive - 104

Sabra - 170

M 48A5T2 - 750 - Upgraded to M60 A3 Standard

M 48A5T1 - 1369 - Upgraded to M60 A1 Standard

M 48T5 - 179 - Upgraded to M60 A1 Standard

M 48A3 - 658 - Reserve and obsolete. Used for spare parts.

M 48A2C - 575 - Reserve and obsolete. Used for spare parts.

TOTAL: 3623 Active + 1233 Reserve


4856 tankimiz var... M48 cogu birseye yaramiyor ama hinede baska tiplerlen büyük bir tank filosu elimizde bulunduruyoruz...

559 LEO I cesitleri ve 170 Türk SABRA versiyonu...bunlar tek simdilik elimizde olan ( ve yakin gelecektede kulanicagimiz) tanklar

simdi 3500 tanki neylen degisterecegiz ?

850 tane LEO I ve LEO II cesitleri almanya&#39;dan ve 120 LEO A4 Hollanda&#39;dan 970 tank etti...halen 3327 sayi fark var...

Cogu simdi "yeni nesil doktrini ve savas alani daha az tank ister/gerektirir der" ama hinede 1529 tank türkiye&#39;ye yeter mi ?

Zamanlar degismistir ama komuslarimiz degismedi...ve ülkenin savunmasi icin halen güclü bir ordu (kara kuvvetleri) gerektiriyor.

Türkiye 4856 yeni tank almasa bile hinede 2500-3000 civarinda III nesil tank ihtiyacini duyuyor...

Yunanistan 860 LEO I ve LEO II tank filosuna sahiptir. Simdi 7 defa daha büyük populasyonlu ve 8-9 defa daha büyük cografyali Türkiye 1500 tanklan mi ülke savunmasina bakacak ? Hele dogu daki "arkadaslari" unutmiyalim...

Ve bizim üstün sekali disisleri bakani Gül diyorki " Yunanistan alsinda biz isimize bakariz"....Gül kendi teskilatinda kalsinda Savunmayi orduya ve savunma bakanligina biraksin...
[post=67174]Quoted post[/post]​
[/b]

Neden daha fazla tanka iğtiyaç olsunki bak avrupa bizi çokkk seviyor sontacıma etrafımızda düşman neyin hiçbişi yok sonra ordumuz aslında fazlalık küçültelim daha iyi olur vsvsvsv... ne zmaan birileri bişi yapmaya kalksa ordu olaya müdehale etse trank diye bu sözler söylenir . Haklısın bu rakamlar aşağı yukarı doğrudur ,elimizdeki tanklar hurda niyetine kullanılacak kalitededir lakin başka imkanımızda yok olanla yetineceğiz :) .Zaman zaman tank top tüfek ihaleleri ve buna benzer geliştirme araştırma yazıları basına yansısada neticeyi göremiyoruz buda başka konu :) zannedersem sihirli bir değnek işleri hafiften yavaşlatıyor :) .Bu arada Yunan tank rakamlarında göz ardı edilen bir nokta var izah edim :) adamlar ne zaman canları sıkılsa gidip yeni silah sistemleri alıyor yada olan silahlarını modifiye ediyor :) .Allah korusun bir çatışma durumunda onlar nehirleri tepeleri atlaya ziplaya geçerken biz m-60 ile kahramanlık yapmak yada hedef olmak için yetiştirdiğimiz vatan evlatlarını teknolojinin önüne yem olarak sunacağız .. umarım yukarıda bir yerlerde bulunanlar bunların hesabını yapıyordur (asker yapıyor bunu biliyoruz lafımız diğerlerine )
not: erciyesli uçaklar ile ilgili linklere bakıyorum ama tek kaynak yok .Genede fas.org adresine bakmanı sahlık veririm ..

<!--QuoteBegin-RockFord Fosgate
@May 29 2005, 02:08 PM
eskı sörmınları bılen warmı 2 dunya savasındakı amerıkan ordusunun tanklarını???
[post=67368]Quoted post[/post]​
[/quote]

biliyoruz :) birşeymi lazım şörmın amcayla ilgili :)
 


deskator

Üye
    Konu Sahibi
Fransız rafale çok amaçlı savaş uçağı :) hadi bakında gözünüz şenlensin :)
( Dehşet bir uçaktır çok severim )



 

erciyesli

Üye
özellikleri yom mu?
 

erciyesli

Üye
Su-27

 

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Originally posted by erciyesli@May 29 2005, 09:49 PM
özellikleri yom mu?
[post=67910]Quoted post[/post]​

Rafale ---------

Wingspan 10.8 m
wing area 45.70 square m
Length 10.3 m
Height 5.3 m
Weight
empty weight 10 tons class
maximum weight 24,500 kg
internal fuel 4,500 kg
external fuel 7,500 kg
max external capability 9,500 kg
External store stations:
Total 14
heavy charges & fuel ("wet" stations) 5
g limits +9g/-3.2g
max speed m 1.8+/750 knots
approach speed 120 knots
landing distance 450 m (1,475 ft)
roll rate 270ø/sec
max instant turn rate >30ø/sec
max climb rate >1000 nautical miles
combat air patrol loiter time >3 hours
 

erciyesli

Üye
su-27 nasıl
 

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Originally posted by erciyesli@May 29 2005, 11:01 PM
su-27 nasıl
[post=67965]Quoted post[/post]​

bak aşağıdaki link de detaylar vsvsv var ..
gayet iyi bir uçak lakin Hindistan bunu geliştirdi adıda galiba Su-30 olacak ..

su-27 link:

:)
 

erciyesli

Üye
Originally posted by deskator+May 29 2005, 09:03 PM--><div class='quotetop'>QUOTE(deskator &#064; May 29 2005, 09:03 PM)</div><div class='quotemain'>
Originally posted by erciyesli@May 29 2005, 10:17 AM
Leopard 1A3T1/TU1 - 77

Leopard 1A3T1 - 150

Leopard 1A1A1 - 162 Volkan Upgrade

M60 A1 RISE/Passive - 104

Sabra - 170

M 48A5T2 - 750 - Upgraded to M60 A3 Standard

M 48A5T1 - 1369 - Upgraded to M60 A1 Standard

M 48T5 - 179 - Upgraded to M60 A1 Standard

M 48A3 - 658 - Reserve and obsolete. Used for spare parts.

M 48A2C - 575 - Reserve and obsolete. Used for spare parts.

TOTAL: 3623 Active + 1233 Reserve


4856 tankimiz var... M48 cogu birseye yaramiyor ama hinede baska tiplerlen büyük bir tank filosu elimizde bulunduruyoruz...

559 LEO I cesitleri ve 170 Türk SABRA versiyonu...bunlar tek simdilik elimizde olan ( ve yakin gelecektede kulanicagimiz) tanklar

simdi 3500 tanki neylen degisterecegiz ?

850 tane LEO I ve LEO II cesitleri almanya&#39;dan ve 120 LEO A4 Hollanda&#39;dan 970 tank etti...halen 3327 sayi fark var...

Cogu simdi "yeni nesil doktrini ve savas alani daha az tank ister/gerektirir der" ama hinede 1529 tank türkiye&#39;ye yeter mi ?

Zamanlar degismistir ama komuslarimiz degismedi...ve ülkenin savunmasi icin halen güclü bir ordu (kara kuvvetleri) gerektiriyor.

Türkiye 4856 yeni tank almasa bile hinede 2500-3000 civarinda III nesil tank ihtiyacini duyuyor...

Yunanistan 860 LEO I ve LEO II tank filosuna sahiptir. Simdi 7 defa daha büyük populasyonlu ve 8-9 defa daha büyük cografyali Türkiye 1500 tanklan mi ülke savunmasina bakacak ? Hele dogu daki "arkadaslari" unutmiyalim...

Ve bizim üstün sekali disisleri bakani Gül diyorki " Yunanistan alsinda biz isimize bakariz"....Gül kendi teskilatinda kalsinda Savunmayi orduya ve savunma bakanligina biraksin...
[post=67174]Quoted post[/post]​
Neden daha fazla tanka iğtiyaç olsunki bak avrupa bizi çokkk seviyor sontacıma etrafımızda düşman neyin hiçbişi yok sonra ordumuz aslında fazlalık küçültelim daha iyi olur vsvsvsv... ne zmaan birileri bişi yapmaya kalksa ordu olaya müdehale etse trank diye bu sözler söylenir . Haklısın bu rakamlar aşağı yukarı doğrudur ,elimizdeki tanklar hurda niyetine kullanılacak kalitededir lakin başka imkanımızda yok olanla yetineceğiz :) .Zaman zaman tank top tüfek ihaleleri ve buna benzer geliştirme araştırma yazıları basına yansısada neticeyi göremiyoruz buda başka konu :) zannedersem sihirli bir değnek işleri hafiften yavaşlatıyor :) .Bu arada Yunan tank rakamlarında göz ardı edilen bir nokta var izah edim :) adamlar ne zaman canları sıkılsa gidip yeni silah sistemleri alıyor yada olan silahlarını modifiye ediyor :) .Allah korusun bir çatışma durumunda onlar nehirleri tepeleri atlaya ziplaya geçerken biz m-60 ile kahramanlık yapmak yada hedef olmak için yetiştirdiğimiz vatan evlatlarını teknolojinin önüne yem olarak sunacağız .. umarım yukarıda bir yerlerde bulunanlar bunların hesabını yapıyordur (asker yapıyor bunu biliyoruz lafımız diğerlerine )
not: erciyesli uçaklar ile ilgili linklere bakıyorum ama tek kaynak yok .Genede fas.org adresine bakmanı sahlık veririm ..

<!--QuoteBegin-RockFord Fosgate
@May 29 2005, 02:08 PM
eskı sörmınları bılen warmı 2 dunya savasındakı amerıkan ordusunun tanklarını???
[post=67368]Quoted post[/post]​

biliyoruz :) birşeymi lazım şörmın amcayla ilgili :)
[post=67820]Quoted post[/post]​
[/b][/quote]



çok doğru ordunu yattığını söylerler,iş yapmadığını söylerler

ama bakarsın kime askerde kalmayı düşünüyomusun desen manyakmıyım kalıcam çok zor derler e o zaman niye maaşı yüksek diyorsun ?

Orduyla övünmeyi bilirler savunmaya para lazım olunca jeopolitik noktamız bilinmiyomuş gibi çok para harcıyorz derler

Adam dağda yılan yiyor fare yiyor ama bakıyorsun kendisi dağ görmemiş.

adamın ayağı halıya basmıyor 25 yıl boyunca 20 yaşında teğmene selam durup küfürle çağrılıyor kendisine salak desen kızıyor.ama adam fazla maaş alıyor oluyo.

Bu maddi kısıtlığa rağmen Hava Harp Okulu En iyi Okullardan Dünyada ve en iyi pilotlar bizde Kara Kuvvetlerinde Manevra taktik bizde ve <span style='color:red'>Özel Kuvvetlerimiz
dünya birincisi seçildi.Çin e manevra dersi veriyoruz.Amerikanın imkanı yok çıkamazsın dediği yerden ordumz 1995 Çelik Harekat ile çıkmış.Gerillada Amerikan Albayını biz çıkamayız dediği yerden Ordumuz çıktı.Daha isteyen olursa çoğaltırım.Ama şu modernizasyon ve projeler olursa çok iyi olacak.</span>
 

erciyesli

Üye
F-16 Block 60 ve 52 ile bilgi alabilirmiyim
 

erciyesli

Üye
TSK&#39;da yeni komutanlar belli gibi

Bu yıl bir üst rütbeye terfi sırasında bulunan general ve amiraller...




TSK&#39;da Yüksek Askeri Şûra heyecanı başladı. Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanları&#39;nın değişmesi bekleniyor. Özkök ve Büyükanıt bir yıl daha görevlerine devam edecek.

Deniz Kuvvetleri Komutanı Örnek&#39;in yerine Donanma Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Fırtına&#39;nın yerine de Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Faruk Cömert&#39;in geleceğine kesin gözüyle bakılıyor

Türk Silahlı Kuvvetleri&#39;nin (TSK) komuta kademesinin şekilleneceği Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) toplantısı ağustos başında yapılacak.
Toplam 116 general ve amiralin durumlarının görüşüleceği Şûra&#39;nın ardından 2 yıllık görev süreleri sona ermekte olan Deniz Kuvvetleri komutanı Oramiral Özden Örnek ile Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İbrahim Fırtına&#39;nın emekli olmaları bekleniyor. Benzer şekilde Birinci Ordu Komutanı Hurşit Tolon&#39;un da orgenerallikte dördüncü yılını doldurduğu için emekliye ayrılması bekleniyor.
Hava Kuvvetleri Komutanlığı&#39;na Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Faruk Cömert&#39;in, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı&#39;na ise Donanma Komutanı Oramiral Yener Karahanoğlu&#39;nun getirilmesine kesin gözüyle bakılıyor.

Özkök&#39;le 1 yıl daha

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan&#39;ın başkanlık edeceği YAŞ, 1 - 4 Ağustos&#39;ta toplanacak. Şûra sonrasında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ile Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, görevlerini bir yıl daha sürdürecekler.

Görev süresi Ağustos 2006&#39;da dolacak olan Özkök&#39;ten boşalacak Genelkurmay Başkanlığı&#39;na teamül gereği Büyükanıt&#39;ın getirilmesi şaşırtıcı olmayacak. Büyükanıt, yaş haddi nedeniyle bu görevde 2008 yılına kadar ancak 2 yıl kalabilecek.

1. Ordu&#39;ya Başbuğ

Bu arada, Orgeneral Tolon&#39;un emekli olmasıyla boşalacak olan Birinci Ordu Komutanlığı&#39;na Orgeneral İlker Başbuğ&#39;un getirilmesi bekleniyor. Tolon&#39;la birlikte 2001&#39;de orgeneralliğe yükselen Oktar Ataman, geçen yıl yaş haddinden emekliye sevk edilmiş ve 3 yıl orgenerallik yapmıştı. Başbuğ&#39;un, Birinci Ordu Komutanı olması durumunda, teamüller işlerse, kendisine önümüzdeki yıl Kara Kuvvetleri Komutanlığı&#39;nın kapısını aralayacak.

Bu kapının aralanması, 2008 yılında Orgeneral Başbuğ&#39;a bu kez Orgeneral Büyükanıt&#39;ın boşaltacağı Genelkurmay Başkanlığı&#39;nın kapısını açacak.
Şûrada ayrıca rütbe bekleme süresini tamamlayan Kara Kuvvetleri Komutanlığı&#39;nda 60, Hava Kuvvetleri Komutanlığı&#39;nda 23, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı&#39;nda 18, Jandarma Genel Komutanlığı&#39;nda 9 general ve amiralin durumu ele alınacak.

45 albaya generallik

Kara, Hava, Deniz Kuvvetleri komutanlıkları ile Jandarma Genel Komutanlığı&#39;nda 45 general ve amiralin kadrosuzluktan emekliye ayrılması, 40 generalin rütbe bekleme sürelerinin birer yıl uzatılması da gündemde bulunuyor.
TSK&#39;da toplam 45 albay da generallik rütbesine terfi edecek.

Disiplin dosyaları

Şûrada personelin disiplin dosyaları da görüşülecek. Aralarında irticai ve bölücü faaliyetlere karışanlar olduğu saptanırsa, TSK ile ilişikleri kesilecek.

Terfi bekliyorlar





KARA KUVVETLERİ: Toplam 7 korgeneral terfi sırasında. Birinin orgeneral olması, 3&#39;ünün rütbe bekleme sürelerinin uzatılması, kalan üçünün emekliye sevk edilmesi bekleniyor.

Korgeneraller: Ömer Keçecigil (4. Kolordu Komutanı - temditli), Engin Alan (KKK. Lojistik Komutanı - temditli), A. Atilla Işık (MSB Müsteşarı), Ergin Saygın (NATO TMR), Hasan Iğsız (5. Kolordu Komutanı), Hayrettin Uzun (EDOK Komutan Yardımcısı), Zafer Özkan (15. Kolordu Komutanı)

DENİZ KUVVETLERİ:Toplam 3 koramiral terfi sırasında. Bir kişi oramiral olurken, birinin rütbe bekleme süresi ise uzatılacak. Oramiralliğe terfi eden komutan otomatik olarak 2007 yılında Deniz Kuvvetleri olma menziline girecek.
Koramiraller: Muzaffer Metin Ataç (Kuzey Deniz Saha Komutanı - temditli), Şükrü Taner Ezgü (Genelkurmay MEBS Başkanı - temditli), Lütfü Sancar (Güney Deniz Saha Komutanı)

HAVA KUVVETLERİ: Toplam 3 korgeneral terfi sırasında. Bunlardan biri orgeneralliğe yükselecek, birinin rütbe bekleme süresi uzayacak, biri de emekli edilecek. Orgeneralliğe yükselen komutanın 2007 yılında Hava Kuvvetleri Komutanlığı&#39;nı üstlenmesi şaşırtıcı olmayacak.
Korgeneraller: Aydoğan Babaoğlu (Plan Prensip Başkanı - temditli), İsmail Özalp (Hava K.K. Lojistik Komutanı), Erdoğan Karakuş (Genelkurmay ATASE Başkanı)
 

ibrahimcay1

Üye
yaw AGALARIM neredn buluonuz bunlar1 yaw super s1n1z wala.......
 

erciyesli

Üye
Ordu&#8221;suz AB&#8217;nin Askeri mi Oluyoruz?&#33;

Gümrük Birliği&#8217;nden Sonra İkinci Kazık&#8230;



Türkiye 1996 yılında AB&#8217;ye girmeden önce Gümrük Birliği anlaşmasını imzalayan tek ülke oldu ve geçen 9 yıllık sürede bu imza Türkiye ekonomisine 90 milyar dolara maloldu. Söz hakkımızın olmadığı, ama kurallarını uygulamak zorunda kaldığımız Gümrük birliği kazığı ekonominin kalbine saplanırken şimdi de Türk Silahlı Kuvvetleri&#8217;ni &#8220;AB Ordusu&#8221;nun parçası haline getirecek adım atıldı.



22 Kasım 2004&#8217;te AB ülkeleri savunma bakanları tarafından, 60 bin kişilik Acil Müdahale Gücü&#8217;ne ek olarak bir Acil Muharebe Gücü oluşturulması kararlaştırıldı. İngiltere, Fransa ve Almanya tarafından ortaklaşa teklif edilerek kabul edilen projede, bin 500&#8217;er kişilik 13 bağımsız birimden oluşacak gücün, kriz bölgelerine ilk müdahaleyi yapması ve Acil Müdahale Gücü görev alana kadar bölgeyi kontrolde tutarak hazırlaması öngörülmektedir. Birimlerin, kriz bölgesine 5-10 gün içinde müdahale etmesi ve gerekirse hiç ikmalsiz 60 gün görev yapabilmesi planlanmaktadır. İlk etapta Fransa, İngiltere, İtalya ve İspanya&#8217;nın kendi birliklerini kurarak 2005 içinde göreve hazır hale getirmeleri düşünülmektedir. Geri kalan birliklerin, üçer ülke tarafından karma şeklinde oluşturularak 2007 yılına kadar hazırlanması planlandı.



AB&#39;nin uluslararası askeri operasyonlarında kullanacağı bu muharebe gruplarında, Türkiye&#8217;nin de görev alması kararlaştırıldı. Karara göre Türkiye, İtalya ve Romanya ile birlikte ortak bir muharebe grubu oluşturacak, grup işlevsel hale geldikten sonra AB operasyonlarında Türk askeri de yer alacak. Bu grubun oluşturulmasına ve dolayısıyla Türk askerinin, AB&#8217;nin uluslararası operasyonlarına katılmasına ilişkin niyet mektubu 23 Mayıs tarihinde Brüksel&#39;de Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül tarafından imzalandı. Söz konusu niyet mektubu çerçevesinde Türkiye, 2010&#39;un ikinci yarısından itibaren düzenlenecek olası bir operasyon için de taahhüt altına girmiş oldu.



Bu kararla birlikte Türkiye, bir kere daha, üyesi olmadığı AB&#8217;ye karşı kritik bir taahhüt altına sokuldu. Çünkü Türkiye, askeri operasyonlarla ilgili karar mekanizmasında temsil edilmeyecek, yalnızca koordinasyon toplantılarına katılacak, fakat müdahil olamayacağı bu süreçte azami fedakarlıkta bulunması talep edilecek. Tıpkı Gümrük Birliği sürecinde olduğu gibi, ortaklaşa almadığı kararların sorumluluğunu AB üyeleriyle ortaklaşa yüklenmesi istenecek.
 

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Sayın Erciyesli . .
Bu ve buna benzer kararlar daha öncede bizlere dikte edilmişti ve edilecektir.

Bu yazıyı hazırlamadan önce Nato ve onun Avrupa hakkındaki siyasi ve askeri yapılanmasını ne derece incelediniz bilmiyorum lakin bizim (Türkiye) avrupada siyasi ve askeri hertürlü harekette yer almamız ABD tarafından istenmektedir .ABD avrupanın tek çatı altında kendi karar mekanizmasına sahip olmasını 2.paylaşım savaşından sonra 2 kutuplu dünya düzeninde kendisi için 2. en büyük tehlike olarak görmüş ve buyüzden herzaman kendine tam bağlı bir avrupa istemiştir.Lakin son 10 yıllık dönemde avrupa birliğindeki ülkelerin kendi kararlarını istedikleri gibi vermesi ve buna benzer siyasi manevralara ilk körfez savaşındaki avrupa karşıtlığı ABD tarafında düşündükleri şeyin başlarına gelmesi olarak algılanmış ve buna göre avrupada kendine herdaim bağlı bir ülkeyi bu birliğin içine sokma gayretleri artmıştır.Fransa ve Almanya askeri ve sanayi devi olmuş devletlerin avrupada tek başına hareket etmesi ABD çıkarlarına ne derece uygundur azıcık tv seyreden vatandaş dahi bunu idrak edebilir.
Bizim tarafımızdan ise olay artık Avrupa birliği yada nato olayından çıkmış vaziyettedir .Özellikle Türkiye dış politikadaki avrupanın çifte standartlarını en yakından bilen ülkedir.Sadece Nato ile yapabilecekleri kısıtlı olan Türkiye bölgesel güç olma yolunda mecburen ABD ve rusya gibi ülkelerin karşısına başka bir koz ile çıkmak zorundadır ve bu koz avrupa ortak kuvvetleridir.Her nekadar karar mekanizmasında yetki tartışmaları dönem dönem devam etsede butip tartışmalar malumunuz avrupa ile değil dönem dönem Nato ilede olmaktadır tabi bir farkla bizim burada dikkat etmemiz gereken mevzu önümüzdeki Gümrük birliği , serbest dolaşım anlaşması gibi bizlere asla olumlu yansımayan kararları iyice inceleyip aynı hatalara düşmemektir.
Şimdi az önce ABD&#39;nin avrupadaki çıkarlarından bahsederken aslında dış politika denilen olayın çok ince çizgilerin kalın bir çizgi oluşturması manasına geleceğini anlatmak istemiştim şöyleki..
1_)ABD Avrupa birliği içerisinde kendine herdaim yardımcı olmuş bir müttefik yerleştirmek yada bulmak istiyor Almanyanın AVrupa birliğinin kasası durumunda olması Fransa&#39;nın Nato askeri kanadında yer almaması ve ABD karşıtı olması , en az bu ülkeler kadar askeri güce sahip başka bir devleti olaya katma mecburiyeti doğuruyor ,buda malumunuz Türkiye (aynı zamanda Türkiye ileri vadede ABD ortadoğu politikası için lazım)
2_)Türkiye hem ABD tarafının politik ve askeri çıkarlar için yaptığı manevranın ve Türkiye desteğinin farkında hemde bölgesel güç olma yolundaki adımlarını atarken farklı yollar kullanabilme amacı içinde .Böylelikle Türkiye Rusya ve Avrupaya ABD desteği kazanacak ABD ye ise avrupa kozu ile karşılık verip aynı zamanda ABD çıkarları için vazgeçilmez müttefik durumuna gelecektir.
3_)Netice itibariyle Avrupa ortak gücüne girmek bizi çok yoracak yada karar mekanizmasında şu aşamada bulunmamak bizi çok fazla üzmeyecektir,çünki biz zati bunlara hazırız .Konunuz evveliyetinden beri Türkiye hem avrupa hemde ABD tarafının isteklerini ve buna nasıl bir bedel ödemesi gerekir biliyor.

saygılar...
 

deskator

Üye
    Konu Sahibi





4x4 tayfun jeep . %100 yerli malı . Ford transit motoru varmış .. :)
 

deskator

Üye
    Konu Sahibi







Amerikan ordusunun Irak&#39;daki tank kayıplarıyla ilgili resimler .Bu resimler gerçekse ki gayet gerçek duruyor ABD tankları mantar olmuş demektir.
155 top mermisi ile bu tankları patlatıyorlarmış .. :wacko:
 

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Originally posted by RockFord Fosgate@May 29 2005, 02:08 PM
eskı sörmınları bılen warmı 2 dunya savasındakı amerıkan ordusunun tanklarını???
[post=67368]Quoted post[/post]​




Lakabı Zippo dur nedeni ise Alman tankları karsısında neredeyse hiçbir işe yaramaması ve vurulunca hemen yanmasıdır :) yaklaşık 50.000 (ellibin ) adet üretilerek karınca misali cepheye gönderilmiştir .Kullanması çok basit üretilmesi çok kolay bir tank arayışı neticesinde ortaya çıkmıştır .Amerikadaki bütün otomobil üreticileri az değişiklik yaparak bu modelden üretebilir duruma gelmiş ve üretmiştir.Motor olarak öyle özel bişey kullanılmamıştır .75 mm ile savaşa katılmış ama bu top ile bırak Alman panzerlerine zarar vermeyi kapı bile kramıyacağı anlaşılınca 105 mm ye kadar topu yukseltilmiştir.Azda olsa anfibik olarakda üretilmiş ama başarılı olamamıştır :) . Çok fazla kayıp vermiş bir modeldir dolayısıyla çok fazlada insan kaybına yol açmıştır tarihin en çok üretilen ve en başarısız tanklarından biridir.


Buda anfibik modeli

 

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Originally posted by erciyesli@May 30 2005, 03:16 PM
F-16 Block 60 ve 52 ile bilgi alabilirmiyim
[post=68262]Quoted post[/post]​


buradaki link F-16 hakkında Dünyadaki bütün haberleri içerir.
Link:

buda f-16 XL modeli NASA Turkiye butcesi harcayarak bu modeli yaptı .Delta kanatlara DİKKAT ;)

 

deskator

Üye
    Konu Sahibi
Originally posted by erciyesli@May 28 2005, 10:47 PM
arkadaşlar hep bilgi vermeyelim birazda alalım
mirage,su-27,f-16 block,f-22 vs...vs... uçakların özelliklerini bulabileceğim yer varmı geniş arşiv arıyorum
[post=66860]Quoted post[/post]​
mirage hakkında bilgi

Baştan söyliyim ben pek sevemedim bu uçağı.Delta kanatları sevmeme rahmen mirage serisinde bence eksik olan hep birkaç önemli nokta olmuş ve neticede mirage da 5 ayrı versiyonda üretilerek eksiklerini kapama yoluna gitmiştir .
Senin hangi versiyonu sorduğunu bilmediğim için en adam gibi olanını yazim :)
Dassault &#8220;Mirage 2000&#8221;
Dassault firmasının hava üstünlük modelidir .F-16 , mig21 gibi modellere rakip olarak çıkarıldı .aslında f 16 esas hedefti çünki Amerikan F-16 heryerde Dassault firmasının karşısına çıkıyor ve firmaya pazar ve prestij kaybettiriyordu.Neticede daha fazla silah yükü taşıyabilen geliştirilen yeni bir motora sahip yani aviyoniklerle donatılmış Mirage 2000 serisi ortaya çıktı.
not:Ege&#39;de bizim F-16 lara kafa tutan uçaklar bunlar .

Crew/mürettebat: 1 (2)
engine/motor: 1 x SNECMA M53-P2
thrust/itiş gücü: 95,25kN
wingspan/kanat açıklığı: 9.13m
length/uzunluk: 14.36m
height/yükseklik: 5.2m
wing area/kanat alanı: 41.0m2
start mass/kalkış ağırlığı: 17000kg
empty mass/boş ağırlığı: 7500kg
max speed/azami hız: 2333km/h
ceiling/tavan: 17,060m
range w.max.fuel/azami yakıtla menzil: 3335km
armament/silah donanımı: 2 x 30mm cannons
6300kg of weapons including Matra Super 530 AA füze

 

erciyesli

Üye
valla saol kardeş arşivin geniş bende savunma sanayi kadar önemli özel kuvvetlerden bahsedeceğim
 

erciyesli

Üye
Varlıkları, 12 Eylül öncesinde, Başbakan Bülent Ecevit’in bir açıklamasıyla ortaya çıktı. Ecevit ‘kendisinden ödenek istenilince böyle bir teşekkülden haberdar olduğu’ bilgisini o dönem açıklamıştı.

Eski adıyla Özel Harp Dairesi, ülkenin düşman tarafından işgal edilmesi halinde, mukavemet teşkilatları kurmak, gayri nizami harp yöntemleri ile düşmanı bertaraf edebilmek için ABD’nin desteği ile kurulmuş bir teşkilat. ABD desteği ile Avrupa’da kurulan diğer benzer teşkilatları da dikkate alınca, bunun o yıllarda Sovyetlerin ve komünizmin yayılmasına karşı bir önlem olduğu anlaşılıyor. Türkiye’de ilk olarak 1952 yılında “Seferberlik Tetkik Kurulu” adıyla kurulan bu teşkilat, daha sonra “Özel Harp Dairesi” ve son olarak da “Özel Kuvvetler Komutanlığı” adını aldı.

ÖKK, geçtiğimiz hafta ağırlıklı olarak gündeme geldi. Ankara’ya gelmek üzere Diyarbakır’dan kalktıktan sonra Malatya Akçadağ yakınlarında düşen ve 34 Türk Silahlı Kuvvetleri mensubundan kurtulanın olmadığı kazada şehit olanların bir bölümü de ÖKK’ya mensup askerlerdi. Peki, bu askerler nasıl yetiştirilirler, ne yaparlardı?

Seçkin birlikler

Özel Kuvvetler, TSK’nın en seçkin birliği olarak biliniyor. Ordunun en zor ve en tehlikeli görevlerini üstleniyorlar. PKK’nın bir numaralı ismi Abdullah Öcalan ve önde gelen isimlerinden Şemdin Sakık’ı yurtdışında takip edip yakalayarak Türkiye’ye getiren ve PKK’ya büyük darbeler vuran ÖKK, bugüne kadar sayısız kez Genelkurmay Başkanlığı tarafından madalya ve takdirnamelerle ödüllendirildi. Görevlerinin gizliliği ve önemi gereği basından uzak tutulan Özel Kuvvetler’e, ‘gönüllü’ adaylar seçiliyor. Ön testten geçirilen subay ve astsubaylar 2.5 yıl süren ve insan gücünün en üst sınırlarını zorlayan bir eğitime tabi tutuluyorlar. Sualtı taarruz, paraşütle atlama, sızma, suikast, sabotaj, komando, yakın dövüş, istihkam, atış, istihbarat başta olmak üzere en zor askeri branşlarda eğitilen adayların performansı yakından izleniyor. Ve eğitimi tamamlamayı başaranlar dört dörtlük bir asker haline geliyor. Ancak, Özel Kuvvetler’de kalmayı başaran personel için eğitim bitmiyor... Timler sürekli eğitimlerini tazeliyor. Bu süreç içinde görevi yerine getirmekte en küçük bir zorluk gösteren yine eleniyor.

Genelkurmay Başkanı’nı da koruyorlar

ÖKK’nın inanması güç eğitim yöntemleri var. Örneğin bir kişi canlı hedefi kendi elleriyle, vücudunun yanında bitişik tutarken, diğer personel eğilerek ve bacaklarının arasından bu hedef tahtasını kurşun yağmuruna tutuyor. Bu atış sırasında en küçük dikkatsizliğin, kendi silah arkadaşının canına malolacağı gerçeği bile, eğitimlerin akıl almaz boyutunu ortaya koyuyor. Bu birliklerin en önemli görevlerinden biri, Genelkurmay Başkanı’nı korumak.

En büyük darbe PKK’ya

ÖKK, bu görevi yapan yabancı ülke birlikleri içinde de rekorlara imza attı. PKK ile çatışmaların en şiddetli olduğu dönemlerde, bazı timler 3 aydan fazla, en zor doğa koşullarında teröristleri takip edip etkisiz hale getirdiler. Diğer ülkelerdeki özel kuvvet birlikleri senaryolar ve yapay hedefler üzerinde eğitimlerini sürdürürken, Türkiye’deki özel kuvvetler, teröristlerle sıcak çatışmalara girerek aldıkları eğitimlerin, harbe hazırlık seviyesini test ediyorlar. Kurulma aşamasında bir tabur büyüklüğünde oluşturulan Özel Kuvvetler, üstlendiği görevleri eksiksiz yerine getirince sürekli büyütülerek tümen seviyesine getirildi.

Gölbaşı’nda büyük karargâh

ÖKK’ya böyle bir misyon yüklenince, devlet de bu Komutanlığa karşı yükümlülüklerini daha özenli yerine getirmeye başladı. Misal mi? ÖKK için Ankara Gölbaşı’nda, en son teknoloji ile donatılan bir yeraltı eğitim karargâhının inşası sürüyor. 6 futbol sahası büyüklüğündeki araziye kurulan eğitim merkezinde olimpik yüzme havuzları yapılıyor, çetin arazi koşulları oluşturuluyor. Bu yeraltı merkezi, ÖKK’nın çeşitli illerde bulunan eğitim birliklerini bir araya toplayacak ve eğitimler daha etkin hale getirilecek. ÖKK’nın, asker gücünün yanısıra, ülke çapına yayılmış olan ve “Beyaz Kuvvetler” diye bilinen sivil unsurları da bulunuyor. Bunlar muhtelif meslek gruplarında kimseler.

MİT’den daha gizliler...

Günümüzde, daha çok rütbeli görevlilerden oluşan bu teşkilatta erat sayısı oldukça az. ÖKK’da görev alanlar, yarı asker, yarı istihbaratçı gibi yetiştiriliyorlar. Gayri nizami harp kurslarında, “Gizli haberleşme, gizli faaliyetlere giriş ve fert, gizli faaliyetlerde emniyet, maske, kimlik tesbiti, gizli harekat tekniği, mülakat ve sorgulama, gizli buluşmalar, takip ve takipten kurtulma, doküman inceleme ve sahte döküman, gizli yazı - zarf açma, gizli girme - arama - dinleme, fotoğrafçılık, istihbarat ve istihbarata karşı koyma (İKK)” gibi istihbarat alanını ilgilendiren dersler, kursların büyük bölümünü kapsıyor.

Ayrıca, “gayri nizami harbe giriş ve tarihi, gayri nizami harbin hukuki yapısı ve mevzuatı, gayri nizami harpte tanıma - teşhis, bölge etüdü, keşif, dikiz ve göz keşfi, hedef analizi, tahrip, gayri nizami harbin genel teşkilatlanması, gayri nizami harbin planlanması ve uygulanması, gayri nizami harp harekatı, mukavemet harekatı, yeraltı teşkilatı ve yeraltı harekatı, gerilla teşkilatı ve gerilla harekatı, kurtarma - kaçırma teşkilatı ve kurtarma - kaçırma harekatı, özel kuvvetler teşkilatı ve özel kuvvetler harekatı, yardımcı kuvvetler ve yardımcı unsurlar, psikolojik harekat, gayri nizami harpte personel faaliyetleri, liderlik, sabotaj, muhabere, lojistik, gizli depolama, karadan ikmal, gizli hava harekatı, gizli deniz harekatı, iç güvenlik harekatı değerlendirmesi, hayatı idame, ilk yardım” gibi özel konularda da yetiştiriliyorlar. Kursların büyük bir bölümü tatbiki olarak uygulanıyor, takriben 800 saatlik kursun 250 saati tatbikatla geçiyor. ÖKK mensupları, emekli de olsalar, teşkilatla ilişkilerini kesmiyorlar. Keza burada er olarak görevlerini yapanlar da. Ayrıca, ÖKK’nın “Beyaz Kuvvetlerini” oluşturan ve bir hayli geniş bir kadro olan sivil unsurları da, hem MİT’in ve polisin, hem de jandarmanın elemanlarına kıyasla ketum kişiler. Halk arasında “Gladio”, “Kontr Gerilla” gibi isimlerle de tanınan ve son yıllarda özellikle bazı eski mensuplarının karıştığı olaylar sebebiyle Türkiye’de en çok bahsedilen örgütler arasında bulunan ÖKK’nın, Kıbrıs’ta ve PKK ile mücadelede çok büyük hizmetler verdiği de biliniyor.
 

Benzer Konular



Üst Alt