saylhamiosun
Üye
Benim başıma gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir.
Merhabalar sevgili dostlar;Yaşadığım bu kötü tecrübe doğrultusunda artık yoğurdu daha da üfleyerek yiyorum.Umuyorum ki sizlerin de bu tip tecrübeler yaşamaması adına farklı bir örnek teşkil eder.
Bir süre önce birazcık da keyf-e keder İphone 5C 16gb cihazımı sahibinden.com alışveriş sitesinde satmak veya takaslamak üzere yayınladım.
Geçtiğimiz günlerde 32GB LG G2 cihazını satmayı,alternatif olarak da İphone cihazları ile takas yapmayı düşünen birisinin ilanına denk geldim.
Bahsi geçen arkadaşa takas konusunda öneride bulundum.Kendisi direkt olarak,kendisini cihazım ile ilgili herhangi bir bilgilendirmeye bile tabii tutmadan takas teklifimi onayladı.
Fakat işin enteresan tarafı;Gerek yazışmalarımızda,gerekse takas esnasında,şahıs hiçbirşeye itiraz etmeden herşeyi onayladı.
Nacizane takas ve direkt alışveriş gibi konularda doğal olarak cihazın durumu ve içeriği hakkında karşılıklı bilgi alınması taraftarıyım.
Şahıs; Cihazı yeni aldığnı,Android işletim sisteminden sıkıldığını,Cihaz,Kulaklık ve Şarz envanterinin kendisinde olduğunu...
Fakat;Cihazın kutu ve faturasının memlekette olduğunu ve en kısa sürede bu eksikleri de tarafıma kargolayacağını beyan etti.
Ben de kendisine;''Teknoloji ve cihazlar benim şahsım açısından tamamen teferruat önemli olan insan olmak,keza ben adam olanın ayağına gider ve hakettiği toleransı gösteririm'' şeklinde nezaket odaklı inceden bir uyarıda bulundum.
Nihayetinde takas anı gelip çattı ve şahısla buluşarak gayet pozitif bir şekilde takası gerçekleştirdik.Takas esnasında zaman zaman nezaketen ''bakın cihaz bu ben söylediklerimin arkasındayım ve içinize sinmediyse yada sormak istediğiniz birşey var mı? gönlünüz olsun 1 hafta cihazı kullanın olası bir problemde bana geri dönüş yapabilirsiniz'' şeklinde şahısı yokladım.Fakat herzaman ki gibi,herşeyi onaylarcasına ''problem yok sana güveniyorum'' yanıtını vermekle yetindi.
Netice itibariyle ''alan razı veren razı' modundayız şimdilik ) Tabii takas esnasında ''ayyy yanıma para da almamışım'' bahanesiyle 12tl kahve parasını şahsıma kilitlemeyi de ihmal etmedi ))
Takas esnasında şahıs kendi rehberini güvence altına alıp yedeklemeyi tercih ederken,benim ''durun telefonu sıfırlamadan rehberimi yedekleyeyim'' teklifimi hiç umursamadı bile )
Telefonları ziyadesiyle takasladık ve evlerimize döndük.
İşler şuan itibariyle sarpa sarmaya başlıyor arkadaşlar;Şahıs facebook arkadaşlık listesine beni ekleyemeyeceği halde(çünkü profilim gizli ve aramalarda dahi görünmüyorum) bir de baktım arkadaşlık isteği göndermiş.ŞOKKK 1
İnternet yazışmalarımızda sık sık cihaz konusunda şahsı yokladığımda ''sorun yok,sana güveniyorum,hallettim'' tarzında cevaplar aldım.
Onun açısından bir problem olmadığı kanaatine vardım fakat kendi adıma birkaç sorunu dipnot olarak kenara not aldım.
1. Şahsın cihaz ile birlikte verdiği kulaklık LG kulaklığı değildi ve bozuk çıktı.
2. Şahıs cihazı sıfırladı ve rehberim buhar oldu.
3. Takasladığım cihaz atıplı ve eksik bir mal gibi elimde durmaktaydı,çünkü kutu/garanti belgesi ve kulaklık gibi aksesuarları eksikti.
29 Aralık Cumartesi(28 Aralık da memleketinde olacaktı ve pazartesi itibariyle cihazın eksiklerini tarafıma kargolayacaktı) akşamı şahıstan bana bir telefon geldi.
Kendisi;Cihaza alışamadığını,cihazını geri istediğini ve benim 1 haftalık bir opsiyon bıraktığımı ve sözümü yemememi söyledi.
Ben de bunun üzerine kendisine şu yanıtı verdim.
''Merhabalar;
Takası yaparken size gösterdiğim anlayışın farkındayım.
Fakat dikkat ettiyseniz size cihazı eksiksiz teslim ettim,ve sizin de cihazınızın eksik kısımlarını bana en yakın zamanda(ki o en yakın gün pazartesi günüydü) gönderebilmeniz adına gereken toleransı sağladım.
Fakat sanırım bu kötü tecrübeyi yaşamalıymışım ki iki büyük kaybım oluştu.
1. Bir daha kolay kolay ulaşamayacağım insanların numaraları,malesef ki sayenizde rehberimden silindi.
2. Kutusuz,garanti belgesiz ve kulaklıksız bir cihaz sahibi oldum.
Not: Sim kart uyumsuzluğundan bahsetmiyorum bile,ki mecburen yeni simkart çıkarttırdım. Dolayısıyla bu yaşadığım durum,gösterdiğim toleranslar konusunda tekrar düşünmeme sebep oldu ve net söylüyorum ki; SOĞUDUM ve RADİKAL davranmak zorundayım.
Daha fazla problem yaşamamak ve bu diyaloğu bu konu hakkında uzatmamak adına...
Keza siz benim yerimde olsaydınız şuan ve kendinizi benim yerime koyarak biraz düşünürdünüz;
CİHAZI GERİ İADE EDİP ETMEMEK KONUSUNDA,ki siz de etmezdiniz.
Size muhattablığımız boyunca ve takas esnasında gereken toleransı gösterdim ve üzerine basarak da sordum ''CİHAZ BU İSTİYOR MUSUNUZ?'' şeklinde ve vazgeçebilirdiniz.
Ama siz her defasında;
''Sorun yok,tamam,kullanabilirim'' tarzında cevap verdiniz.
Yani siz tercih hakkınızı kendi rızanız ile kullandınız,ben de kendi rızam ile...
İki tarafında bu kötü tecrübeden ders alması lazım;
Siz artık kararlarınızda net olacaksınız (sık sık farklı cihazlar denemekten vazgeçmek ve adapte olamayacağınız cihazlar kullanmamak konusunda) ben de yoğurdu üfleyerek yiyeceğim.
Keşke bunları söylüyor olmasaydım,keşke bunları konuşuyor olmasaydık,ama ilahi adalet işte...
Açıkçası ''herşeyde bir hayır var'' derler ya herşeyde demekki bir hayır yokmuş;
Sizin memlekete gidişiniz,kutu-garanti belgesi ve kulaklığın memlekette kalması,bana problemli başka kulaklık vermeniz ve beni uyarmamanız,eksiklerin bana ulaşmaması v.s aslında sizin vazgeçeceğinize işaretmiş.
Tabir-i caizse siz zaten hazırlıklıymışsın da bende ilanımdaki güzel ifade tarzım,takas esnasındaki samimiyetim sayesinde ve tolerans göstererek işinizi kolaylaştırmışım sanki,neresinden bakarsanız bakın durum böyle görünüyor malesef.
Ama keşke en başından RED etseydiniz,o akşam vazgeçseydiniz ve keşke yukarıda bahsettiğim kayıp/lar yaşanmadan vazgeçseydiniz.
Sonuç olarak;En azından şu dakikadan itibaren herşeyin hayırlısı olsun.
Cihazınıza alışmanız ve güle güle kullanmanız dileğiyle,iade talebini kabul etmeyeceğimi de belirtmek isterim. Çünkü bunca problemimin üstüne(ki malesef ki bu durum bile problem olarak bana geri döndü) açıkçası incir çekirdeğini doldurmayacak bir durum ekleyip,ne stress kaldırabilirim ne de ev ile tekrar papaz olabilirim.OLAMAM üzgünüm.
Dilerseniz ve isterseniz cihazınızın kutu,garanti belgesi ve kulaklığını gönderebilirsiniz,en azından azıcık da olsa telafi etmiş olursunuz.
Çünkü eksiksiz teslim aldıysanız eksiksiz teslim etmek kafii gelir.
Göndermesseniz de canınız sağolsun,bir işinize yaramazlar en fazla hatıra olarak saklarsınız.Teşekkürler Hoşçakalın!!!''
Netice itibariyle geldiğimiz nokta şu;Şahıd eğer cihazını göndermezsem,cihazının faturası ile savcılığa gidip beni şikayet edeceğini ve cihazını o şekilde alacağını,benim de zor durumda kalacağımı belirtiyor.
Kimbilir belki de savcılık tehdidiyle göz korkutup benim cihazı ona göndermemi ve iki cihazında üzerine yatmayı planlıyor kimbilir?
Savcılık prosedür gereği şahsın şikayetini almak zorunda,fakat bu tip abes bir durumu ne kadar dikkate alırlar bilemem.Keza beni savcılığa getirtebilmesi için birazcık da işi gayri ciddiye bindip yalan beyanda bulunması gerekiyor.
Telefonumu çaldı gibi...
Ki bu tezi çürütebilecek her türlü kayıt ve done elimde mevcut olup,yalan beyan verdiği ispatlanacağı gibi tazminat davası açma hakkımda doğacak.
Şimdi gelelim sorularımıza;
1. Bu kişi durumu savcılık boyutuna getireiblir mi,süreç nasıl işler ve sonuç ne olur?
2. Rehberimin şahıs tarafından silinmesi,tarafıma ayıplı eksik ürün teslim edilmesi (Neticede mağdur olan benim,ama sırf alışamadığı mazeretiyle cihazını geri isteyen de kendisi) durumu sözkonusu bu hususlar sürece nasıl etki eder?Keza şahıslar arası iade konusunda iki tarafında bariz elle tutulur negatif sebepleri ve rızası olmalı,bu kıstaslar gerçekleşmediği müddetçe pek mümkün değil gibi görünüyor.
3. Savcılık,mahkeme gibi noktalara gelirsek eğer veya direkt olarak ben bu şahıstan cihazın eksiklerini nasıl temin edebilirim?
Konu ile ilgili fikir ve tespitlerinizi paylaşmanız dileğiyle.Teşekkürler...
An itibariyle şahıstan gelen cevap;
''sabah savcı beye faturayı ve adresini bildirdim.''
Bir süre önce birazcık da keyf-e keder İphone 5C 16gb cihazımı sahibinden.com alışveriş sitesinde satmak veya takaslamak üzere yayınladım.
Geçtiğimiz günlerde 32GB LG G2 cihazını satmayı,alternatif olarak da İphone cihazları ile takas yapmayı düşünen birisinin ilanına denk geldim.
Bahsi geçen arkadaşa takas konusunda öneride bulundum.Kendisi direkt olarak,kendisini cihazım ile ilgili herhangi bir bilgilendirmeye bile tabii tutmadan takas teklifimi onayladı.
Fakat işin enteresan tarafı;Gerek yazışmalarımızda,gerekse takas esnasında,şahıs hiçbirşeye itiraz etmeden herşeyi onayladı.
Nacizane takas ve direkt alışveriş gibi konularda doğal olarak cihazın durumu ve içeriği hakkında karşılıklı bilgi alınması taraftarıyım.
Şahıs; Cihazı yeni aldığnı,Android işletim sisteminden sıkıldığını,Cihaz,Kulaklık ve Şarz envanterinin kendisinde olduğunu...
Fakat;Cihazın kutu ve faturasının memlekette olduğunu ve en kısa sürede bu eksikleri de tarafıma kargolayacağını beyan etti.
Ben de kendisine;''Teknoloji ve cihazlar benim şahsım açısından tamamen teferruat önemli olan insan olmak,keza ben adam olanın ayağına gider ve hakettiği toleransı gösteririm'' şeklinde nezaket odaklı inceden bir uyarıda bulundum.
Nihayetinde takas anı gelip çattı ve şahısla buluşarak gayet pozitif bir şekilde takası gerçekleştirdik.Takas esnasında zaman zaman nezaketen ''bakın cihaz bu ben söylediklerimin arkasındayım ve içinize sinmediyse yada sormak istediğiniz birşey var mı? gönlünüz olsun 1 hafta cihazı kullanın olası bir problemde bana geri dönüş yapabilirsiniz'' şeklinde şahısı yokladım.Fakat herzaman ki gibi,herşeyi onaylarcasına ''problem yok sana güveniyorum'' yanıtını vermekle yetindi.
Netice itibariyle ''alan razı veren razı' modundayız şimdilik ) Tabii takas esnasında ''ayyy yanıma para da almamışım'' bahanesiyle 12tl kahve parasını şahsıma kilitlemeyi de ihmal etmedi ))
Takas esnasında şahıs kendi rehberini güvence altına alıp yedeklemeyi tercih ederken,benim ''durun telefonu sıfırlamadan rehberimi yedekleyeyim'' teklifimi hiç umursamadı bile )
Telefonları ziyadesiyle takasladık ve evlerimize döndük.
İşler şuan itibariyle sarpa sarmaya başlıyor arkadaşlar;Şahıs facebook arkadaşlık listesine beni ekleyemeyeceği halde(çünkü profilim gizli ve aramalarda dahi görünmüyorum) bir de baktım arkadaşlık isteği göndermiş.ŞOKKK 1
İnternet yazışmalarımızda sık sık cihaz konusunda şahsı yokladığımda ''sorun yok,sana güveniyorum,hallettim'' tarzında cevaplar aldım.
Onun açısından bir problem olmadığı kanaatine vardım fakat kendi adıma birkaç sorunu dipnot olarak kenara not aldım.
1. Şahsın cihaz ile birlikte verdiği kulaklık LG kulaklığı değildi ve bozuk çıktı.
2. Şahıs cihazı sıfırladı ve rehberim buhar oldu.
3. Takasladığım cihaz atıplı ve eksik bir mal gibi elimde durmaktaydı,çünkü kutu/garanti belgesi ve kulaklık gibi aksesuarları eksikti.
29 Aralık Cumartesi(28 Aralık da memleketinde olacaktı ve pazartesi itibariyle cihazın eksiklerini tarafıma kargolayacaktı) akşamı şahıstan bana bir telefon geldi.
Kendisi;Cihaza alışamadığını,cihazını geri istediğini ve benim 1 haftalık bir opsiyon bıraktığımı ve sözümü yemememi söyledi.
Ben de bunun üzerine kendisine şu yanıtı verdim.
''Merhabalar;
Takası yaparken size gösterdiğim anlayışın farkındayım.
Fakat dikkat ettiyseniz size cihazı eksiksiz teslim ettim,ve sizin de cihazınızın eksik kısımlarını bana en yakın zamanda(ki o en yakın gün pazartesi günüydü) gönderebilmeniz adına gereken toleransı sağladım.
Fakat sanırım bu kötü tecrübeyi yaşamalıymışım ki iki büyük kaybım oluştu.
1. Bir daha kolay kolay ulaşamayacağım insanların numaraları,malesef ki sayenizde rehberimden silindi.
2. Kutusuz,garanti belgesiz ve kulaklıksız bir cihaz sahibi oldum.
Not: Sim kart uyumsuzluğundan bahsetmiyorum bile,ki mecburen yeni simkart çıkarttırdım. Dolayısıyla bu yaşadığım durum,gösterdiğim toleranslar konusunda tekrar düşünmeme sebep oldu ve net söylüyorum ki; SOĞUDUM ve RADİKAL davranmak zorundayım.
Daha fazla problem yaşamamak ve bu diyaloğu bu konu hakkında uzatmamak adına...
Keza siz benim yerimde olsaydınız şuan ve kendinizi benim yerime koyarak biraz düşünürdünüz;
CİHAZI GERİ İADE EDİP ETMEMEK KONUSUNDA,ki siz de etmezdiniz.
Size muhattablığımız boyunca ve takas esnasında gereken toleransı gösterdim ve üzerine basarak da sordum ''CİHAZ BU İSTİYOR MUSUNUZ?'' şeklinde ve vazgeçebilirdiniz.
Ama siz her defasında;
''Sorun yok,tamam,kullanabilirim'' tarzında cevap verdiniz.
Yani siz tercih hakkınızı kendi rızanız ile kullandınız,ben de kendi rızam ile...
İki tarafında bu kötü tecrübeden ders alması lazım;
Siz artık kararlarınızda net olacaksınız (sık sık farklı cihazlar denemekten vazgeçmek ve adapte olamayacağınız cihazlar kullanmamak konusunda) ben de yoğurdu üfleyerek yiyeceğim.
Keşke bunları söylüyor olmasaydım,keşke bunları konuşuyor olmasaydık,ama ilahi adalet işte...
Açıkçası ''herşeyde bir hayır var'' derler ya herşeyde demekki bir hayır yokmuş;
Sizin memlekete gidişiniz,kutu-garanti belgesi ve kulaklığın memlekette kalması,bana problemli başka kulaklık vermeniz ve beni uyarmamanız,eksiklerin bana ulaşmaması v.s aslında sizin vazgeçeceğinize işaretmiş.
Tabir-i caizse siz zaten hazırlıklıymışsın da bende ilanımdaki güzel ifade tarzım,takas esnasındaki samimiyetim sayesinde ve tolerans göstererek işinizi kolaylaştırmışım sanki,neresinden bakarsanız bakın durum böyle görünüyor malesef.
Ama keşke en başından RED etseydiniz,o akşam vazgeçseydiniz ve keşke yukarıda bahsettiğim kayıp/lar yaşanmadan vazgeçseydiniz.
Sonuç olarak;En azından şu dakikadan itibaren herşeyin hayırlısı olsun.
Cihazınıza alışmanız ve güle güle kullanmanız dileğiyle,iade talebini kabul etmeyeceğimi de belirtmek isterim. Çünkü bunca problemimin üstüne(ki malesef ki bu durum bile problem olarak bana geri döndü) açıkçası incir çekirdeğini doldurmayacak bir durum ekleyip,ne stress kaldırabilirim ne de ev ile tekrar papaz olabilirim.OLAMAM üzgünüm.
Dilerseniz ve isterseniz cihazınızın kutu,garanti belgesi ve kulaklığını gönderebilirsiniz,en azından azıcık da olsa telafi etmiş olursunuz.
Çünkü eksiksiz teslim aldıysanız eksiksiz teslim etmek kafii gelir.
Göndermesseniz de canınız sağolsun,bir işinize yaramazlar en fazla hatıra olarak saklarsınız.Teşekkürler Hoşçakalın!!!''
Netice itibariyle geldiğimiz nokta şu;Şahıd eğer cihazını göndermezsem,cihazının faturası ile savcılığa gidip beni şikayet edeceğini ve cihazını o şekilde alacağını,benim de zor durumda kalacağımı belirtiyor.
Kimbilir belki de savcılık tehdidiyle göz korkutup benim cihazı ona göndermemi ve iki cihazında üzerine yatmayı planlıyor kimbilir?
Savcılık prosedür gereği şahsın şikayetini almak zorunda,fakat bu tip abes bir durumu ne kadar dikkate alırlar bilemem.Keza beni savcılığa getirtebilmesi için birazcık da işi gayri ciddiye bindip yalan beyanda bulunması gerekiyor.
Telefonumu çaldı gibi...
Ki bu tezi çürütebilecek her türlü kayıt ve done elimde mevcut olup,yalan beyan verdiği ispatlanacağı gibi tazminat davası açma hakkımda doğacak.
Şimdi gelelim sorularımıza;
1. Bu kişi durumu savcılık boyutuna getireiblir mi,süreç nasıl işler ve sonuç ne olur?
2. Rehberimin şahıs tarafından silinmesi,tarafıma ayıplı eksik ürün teslim edilmesi (Neticede mağdur olan benim,ama sırf alışamadığı mazeretiyle cihazını geri isteyen de kendisi) durumu sözkonusu bu hususlar sürece nasıl etki eder?Keza şahıslar arası iade konusunda iki tarafında bariz elle tutulur negatif sebepleri ve rızası olmalı,bu kıstaslar gerçekleşmediği müddetçe pek mümkün değil gibi görünüyor.
3. Savcılık,mahkeme gibi noktalara gelirsek eğer veya direkt olarak ben bu şahıstan cihazın eksiklerini nasıl temin edebilirim?
Konu ile ilgili fikir ve tespitlerinizi paylaşmanız dileğiyle.Teşekkürler...
An itibariyle şahıstan gelen cevap;
''sabah savcı beye faturayı ve adresini bildirdim.''
Son düzenleme: