Monster Beats By Dr. Dre Solo HD İnceleme

Sponsorlu Bağlantılar

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Oğuzhan

Oğuzhan

Üye
    Konu Sahibi
Monster Beats By Dr. Dre Solo HD İnceleme
Müziğin ruhu beslediği yadsınamaz bir gerçek. İstanbul’ da yaşayanlar, trafik çilesini yakından bilenler, müziksiz bir dünyada nasıl bir canavara dönüşürlerdi tahmin bile edemiyorum. Günümün büyük bölümünü yollarda geçiren biri olarak şahsen kulağımda kulaklığım olmasa, metrobüste yanındaki adamla bağıra çağıra konuşan amcayı, ucuz tarife akabinde ağzındaki şakkudu şukkudu sakızla saatlerce telefonda anlamsız geyik yapan teyzeyi bir kaç yerinden bıçaklar, sonra da dönemin meşhur tanıtıcı spotunda metrobüse binen Vatan Şaşmaz edasıyla köprü üzerinde deniz havasını içime çekerek anlamsız bir gülümseme ve tatmin duygusuyla psikopata bağlamış bir şekilde hayatıma devam ederdim. Ama şükür ki, müzik hayatımızda. Şahsen iyi müzikle her zaman yakından haşır neşir olmuşumdur. Eskiden dışarıda, tüm kulağı kaplayan kulaküstü kullanan birini gördüğümde garip garip bakar, içimden bu kadar eziyete nasıl katlanıyor diye sorar dururdum. Çoğu zaman cebimdeki mp3 player’ ı taşımanın dahi zulüm geldiğini düşündüğümde, mp3 player’ ın bir kaç katı daha büyüklük ve ağırlığında olan, müzik dinlemiyorken boyna asmaktan başka çarenin olmadığı kulaklıkları kullanan insanları saygıyla selamlardım. Zira bana göre onlar kaliteli müzikten ödün vermedikleri için bu kulaklıkları kullanıyorlardı… Ben ise Ipod nano ve touch’ a bağlı olarak dışarıda sennheiser cx300-ii dahil olmak üzere sayısız kulakiçi kulaklık, evde ise Philips SBCHP800 kulaküstü kulaklık kullanıyordum. Yakın bir arkadaşımda Studio’ yu denemem akabinde ise, elimdeki tüm kulaklıklar bir anda gözümden düştü. Fiyatının biraz fazla pahalı olması sebebiyle uzun süre alsam mı almasam mı diye düşündükten sonra, zevkleri ertelememe kararını vererek ürünü satın aldım.

Ürünün kutusunun dışında, resimdeki gibi siyah bir kap var, bu kabın içinde ise beyaz renkli kutusu bulunmakta.

Siyah kabın sağ alt kısmındaki kumaş parçayı çektiğinizde, bir takım teknik bilgilerin verildiği bilgilendirici bir bölüme ulaşıyorsunuz.


Beyaz kutuyu açtığınızda ise, garanti belgeleri, Türkçe dahil kullanma klavuzu, temizleme bezi, bir adet normal bir adet control talk özellikli (iphone ya da blackberry sahibi iseniz, telefondan müzik dinlerken telefon geldiğinde direkt sesi kulaklıktan alabiliyorsunuz, gene aynı şekilde müzik ya da konuşma sesini açıp kapayabiliyorsunuz) kırmızı renkte kablo, kulaklık taşıma çantası ve kulaklık çıkıyor. Kulaklığın en önemli özelliklerinden biri olan katlanma özelliği sayesinde, çantaya rahatlıkla koyup muhafaza edebilirsiniz. Çantadaki resimde sol altta gördüğünüz bölüm sayesinde çantayı kemerinize ya da dilediğiniz diğer yerlere geçirip çantayı elde taşıma derdinden de kurtuluyorsunuz.
Kulaklığı açtığımızda ise bu şekli alıyor. Gördüğünüz gibi kulaklardan birinin altında kablo giriş yeri var, bu sayede kabloda bir problem olması halinde kulaklığı değil kabloyu değiştirmek yeterli oluyor.
Kulaklığı üzerinde beats by dr dre yazısı, pad’ lerin üzerinde ise markanın logosu olan “b” harfi bulunmakta. Belki son zamanlarda sizin de ilginizi çekmiştir, dışarıda neredeyse 10 kişiden 6 sında bu “b” harfine rastlamaktayız. Ülkemin vatandaşı bu kadar zengin ve zevkine düşkün mü diye düşünmeden edemiyor insan, ama işin içine girince Çin kaynaklı 50-TL’ nin altında satılan replica (sahte) kulaklıkların her yeri istila ettiğini öğreniyorsunuz. Ne yazık ki bu 6 kişinin en iyi ihtimalle sadece 1′ i orijinal kulaklık kullanıyor. Piyasada o kadar sahte ürün var ki, eğer almaya karar verirseniz büyük tekno marketler haricinde hiçbir yerden almanızı tavsiye etmem. Yurtdışında orijinal diye gelen ürünlerin dahi büyük çoğunluğu sahte, yurtdışındaki adam ülkemizdeki gözü kara satıcıları dahi kazıklamakta sakınca görmüyorlar anlayacağınız. Piyasada 250-350 TL arasında satılan ürünlerin tamamı sahte, hiç maceraya girmemenizi tavsiye ediyorum. Zaten lüks bir ürün, zevk için alınıyor garantili bir şekilde kafanız rahat kullanmanın tadı ayrı bana kalırsa. Peki ürünün sahte olup olmadığını nasıl anlayacağız? Bunun tek yolu ürünün seri numarası. Satış sitelerinde, “ürünün seri numarası nerede yazıyor bendeki alette seri no yok” ya da “biz direkt olarak fabrikasından getirtiyoruz o yüzden seri numarasını kontrol etseniz dahi bulamazsınız” diyen satıcıların tamamı sizi kazıklama gayesi taşıyordur ve ürün sahtedir, bunu kafanıza sokun.


Ürünü satın almadan önce, internette seri numarasın nerede yazdığı konusunda uzunca araştırmıştım ancak hiçbir yerde seri numarasının SOLO HD modellerinde nerede yazdığı konusunda bilgi yoktu. Buradan açıklayayım, seri numarasının yazdığı 2 yer var, biri beyaz kutunun altındaki barkodun üzeri, diğeri ise üstteki resimde dr. dre yazısının hemen altı. Bu numarayı; adresindeki ilgili yerlere yazarak aletin gerçek mi replica mı olduğunu anlayabiliyorsunuz. Öncelikle belirtmekte fayda var ki, forumlarda Monster Beats By Dr. Dre Solo HD önerir misiniz diye açılan konuların neredeyse tamamında bu kulaklığa vereceğin paraya çok daha iyi kulaklık alırsın şeklindeki cevaplarla karşılaşmak olası. Zaten bu kulaklıkla ilgili kimse dünyanın en iyi kulaklığı parasını da sonuna kadar hakeder diye bir iddiada bulunmuyor. Burada Monster Beats By Dr. Dre Solo HD’ ye verdiğiniz paranın büyük bölümünü marka değerine verdiğiniz unutmamak gerekiyor. Monster Beats By Dr. Dre Solo HD’ nin beni cezbeden yönü, öncelikle cidden çok kuvvetli bir kulaklık olmasına rağmen kulağı kaplayan kısmın ufak, rahat ve şık olması. Piyasadaki çoğu kulaklık pad’ i neredeyse Monster Beats By Dr. Dre Solo HD pad’ inin 2 katı. Pad’ ler o kadar iyi ayarlanmış ki, hem kulağı tam olarak sararak vakumluyor, aynı zamanda da terletmeyerek uzun süreli kullanımda problem çıkartmıyor. Bu sırada da dışarıdan kesinlikle hiçbir şey duymuyorsunuz. Metrobüs motorunu kesebilecek derecede noise cancelling (gürültü engelleme) özelliği var, işin güzel tarafı cidden bu özellik işe yarıyor, genelde mp3 player’ daki ses %60 olarak ayarlıdır, bu ayarda dahi dışarıda top patlasa duymaz modunda. Güzel ve efektif bir özellik. Monster Beats By Dr. Dre Solo HD’ nin beni cezbeden diğer yönü beyaz renkte ve katlanabilir olması. Piyasadaki kulaklıkların çoğuna baktığımızda genelde siyah rengin hâkim olduğu ve hiçbir şekilde kulaklıkları küçültme gibi bir şansımız olmadığını görüyoruz. İş günlerinde takım elbise üzerine takmak zorunda kalıyorum kulaklığı, kulaklıkla girmenin garip kaçacağı yerlerde kulaklığı katlayarak çok rahat bir şekilde montunuzun cebine sokabiliyorsunuz. Önemli bir ayrıcalık. Bir diğer cezbedici yönü ise, Monster Beats By Dr. Dre Solo HD’ nin verdiği bass sesi… Tok ve güzel bir bas veriyor, mp3 player’ ınızı son ses açık dinlemek neredeyse imkansız, bass ları yoğun bir müzik dinlerseniz çeneniz dahi titremeye başlıyor. Gece klübünde hoparlörlerin dibinde içki yudumlamak gibi…
Monster Beats By Dr. Dre Solo HD’ de pek işe yaramaz diyen de var ancak Stereophile Test CD 2 ile toplamda 80 saat civarı burn in (aletin açılması için kulakta dinlemek yerine bu süreci biraz hızlandırarak kaynağın devamlı ses vermesi) işlemi uyguladıktan sonra bass ların daha oturaklı ve tizlerin ise daha net çıktığını farkettim. Bu konudaki testlerim de devam ediyor. Aletin bass’ ları cidden çok iyi, ama pad’ i içerisinde 2 adet kalem pil barındıran ve bass kuvvetini buradan alan Monster Beats By Dr. Dre Studio kadar da değil. Burada tercihler ön plana çıkmalı, ortalamanın çok üzerinde kaliteli ve güzel bir bass mı yoksa çok yüksek bass lar eşliğinde Monster Beats By Dr. Dre Solo HD’ nin pad’ inin 2 katı büyüklükte pad’ e sahip olan Studio’ yu tercih edip terlemek mi… eğer evde kapalı bir ortamda klimam açık tepemde güneş yok derseniz Studio tam size göre, ama kulaklığı dışarıda kullanacağım diyorsanız, Monster Beats By Dr. Dre Solo HD tercih edilmeli.
Son olarak, Monster Beats By Dr. Dre Solo HD tabii ki ilerleyen zamanlarda burada da detaylı olarak inceleyeceğim bir Audio Technica ATH – M50 değil, ancak yukarıda belirttiğim özellikler itibarıyla kesinlikle popularitesini hakeden bir ürün.
Artılar:
  • Değişik renk seçenekleri
  • Katlanarak her yere sığması
  • Kuvvetli bass’ ları
  • Ses İzolasyonu
  • Kullanılan malzemenin kalitesi
  • Kulaklıkla kablonun ayrılabilmesi
Eksiler:
  • Çok yüksek fiyatı
  • %60 ses seviyesinden sonra sesi dışarıya vermeye başlaması



alıntıdır.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...


Üst Alt