Herşey çok hızlı olmuş her her yağmalanmıs,İnsanlar paniğe kapılmıştı. ...
Daha fazla uzatma çatışmaya geç1 Ocak 2014
Yeni yılınız mutlu olsun!
Ne mutluluk ama... Dünyanın haline bak. Kıyametin böyle olacağını hiç düşünmezdim.
Salgın başlayalı 1 ay oldu. 4. gün babam beni arayıp çiftliğe gelmemi söyledi. Bu imkansızdı. Balgattan çubuğa gitmek için birkaç yol vardı. İlki konya yolu. Ama yol araba enkazları ve aylaklarla doluydu. 2. si kızılay,sıhıye ve ulustan geçip havaalanı yoluna girmekti. Şehir merkezine girmek tam intihar demekti. 2 kere gitmeyi denedim. Yolumu bahçelide aylaklar kesti. Çok fazlalar. Geçmem imkansız. Telefon hatları kesilmeden önce babamı arayıp benim için endişelenmemesini, burada güvende olduğumu ve asla gelmeye çalışmamasını söyledim. Zor ikna ettim ama artık onlar için endişelenmem gerekmiyordu. 15 kişiler,silahlılar ve yıllarca yetecek yiyecekleri var. Şuan ben yalnızım. Sadece ben varım.
Hala babaannemlerdeyim. 1 ayda herşey çok hızlı oldu. Bana aylarca yetecek konserve yiyecek arakladım. Şimdilik son kullanma tarihi çabuk geçen besinler tüketiyorum. Konserveler sonra için.
Elektrik ve su artık yok. Telefon şebekeleri çöktü. Televizyon ve internet kapalı. İlkel dünyaya hoş geldiniz.
Binanın çevresindeki çitleri sağlamlaştırdım. Girişteki demir kapıya sağlam bir kilit taktım. Evin pencelererine soğuktan korunmak için silikon çektim. Çatıya yağmur suyunu kullanmak için küçük bir sistem kurdum. Evim artık kale gibi. 2-3 yıllık sigara stoğum var. Alilerin deposu çok işime yaradı. Geçen hafta konya yolunda bir toma gördüm. İçinden iyi şeyler çıkabilirdi. Yolun üzerinde en az 50 tane zombi olduğu için arabaların arasından sürünerek gittim. Tomanın kapısı açıktı. İçerde artık aylaklığın son noktasında olan şoför vardı. Bıçağımla işini hemen hallettim. Eski bir mp5 bulmuştum. 2 de şarjör. Yani yaklaşık 90 mermim ve bir otomatik silahım olmuştu. Tabancam içinde 10-15 tane fişek bulmayı başarmıştım
Silahım,yemeğim,suyum ve evim vardı. Kendimi güvende hissediyordum. Ama bu hergün evde oturup sigara tüttüreceğim anlamına gelmiyordu. Dışarı çıkıp evimin etrafındaki aylakları temizlemek, depolardaki zulaları patlatmam ve başka kurtulanlar olma ihtimaline karşılık keşif yapmam lazımdı...
Biraz işleri değistirdim. 9 gibi devam.
Ya kardeşim alınma ama harika yazıyosun filmi çok zevkli olur kitap okurken o anı canlandırmak kadar zevkli birşey yok1 Ocak 2014
Yeni yılınız mutlu olsun!
Ne mutluluk ama... Dünyanın haline bak. Kıyametin böyle olacağını hiç düşünmezdim.
Salgın başlayalı 1 ay oldu. 4. gün babam beni arayıp çiftliğe gelmemi söyledi. Bu imkansızdı. Balgattan çubuğa gitmek için birkaç yol vardı. İlki konya yolu. Ama yol araba enkazları ve aylaklarla doluydu. 2. si kızılay,sıhıye ve ulustan geçip havaalanı yoluna girmekti. Şehir merkezine girmek tam intihar demekti. 2 kere gitmeyi denedim. Yolumu bahçelide aylaklar kesti. Çok fazlalar. Geçmem imkansız. Telefon hatları kesilmeden önce babamı arayıp benim için endişelenmemesini, burada güvende olduğumu ve asla gelmeye çalışmamasını söyledim. Zor ikna ettim ama artık onlar için endişelenmem gerekmiyordu. 15 kişiler,silahlılar ve yıllarca yetecek yiyecekleri var. Şuan ben yalnızım. Sadece ben varım.
Hala babaannemlerdeyim. 1 ayda herşey çok hızlı oldu. Bana aylarca yetecek konserve yiyecek arakladım. Şimdilik son kullanma tarihi çabuk geçen besinler tüketiyorum. Konserveler sonra için.
Elektrik ve su artık yok. Telefon şebekeleri çöktü. Televizyon ve internet kapalı. İlkel dünyaya hoş geldiniz.
Binanın çevresindeki çitleri sağlamlaştırdım. Girişteki demir kapıya sağlam bir kilit taktım. Evin pencelererine soğuktan korunmak için silikon çektim. Çatıya yağmur suyunu kullanmak için küçük bir sistem kurdum. Evim artık kale gibi. 2-3 yıllık sigara stoğum var. Alilerin deposu çok işime yaradı. Geçen hafta konya yolunda bir toma gördüm. İçinden iyi şeyler çıkabilirdi. Yolun üzerinde en az 50 tane zombi olduğu için arabaların arasından sürünerek gittim. Tomanın kapısı açıktı. İçerde artık aylaklığın son noktasında olan şoför vardı. Bıçağımla işini hemen hallettim. Eski bir mp5 bulmuştum. 2 de şarjör. Yani yaklaşık 90 mermim ve bir otomatik silahım olmuştu. Tabancam içinde 10-15 tane fişek bulmayı başarmıştım
Silahım,yemeğim,suyum ve evim vardı. Kendimi güvende hissediyordum. Ama bu hergün evde oturup sigara tüttüreceğim anlamına gelmiyordu. Dışarı çıkıp evimin etrafındaki aylakları temizlemek, depolardaki zulaları patlatmam ve başka kurtulanlar olma ihtimaline karşılık keşif yapmam lazımdı...
Biraz işleri değistirdim. 9 gibi devam.
aynen yatmadan bekliyorummİki günde konu 6 sayfa oldu. İlginize alakanıza teşekkür ederim. Günün son yazısınıda yazıyım.
Beklenen geldi2 Ocak 2014
Güneşin ilk ışıklarıyla gözümü açtım. Gecenin soğuğundan olsa gerek boynum tutulmuştu. Seyyar tüpüme çay koydum. Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Akşamdan kalma domates soslu makarnamın son tabağınıda yedim. Çayımı alıp salona oturdum. Bir sigara yaktım. Winstondu. Marlboro,Parliament,Kent gibi kaliteli sigaraları sonraya saklıyordum. Winstonda fena değildi tabiki. Çay ve sigaram bittiğinde saat 8 e geliyordu. Keşif zamanı gelmişti. Çantama 1 paket sigara,2 konserve,biraz su,el fenerim,halat ve birde yağmurluk koydum. Mp5 imi evde bırakıp sadece cz75 imi yanıma aldım. Soyulursam onu kaybetmeyi göze alamazdım. Binadan çıkıp sokakta durdum. Sağamı yoksa solamı gitseydim? Aslında sol tarafa yani çetin emeç bulvarına doğru pek gitmemiştim. En iyisi caddelerde ne var ne yok göz atmaktı. Yürümeye başladım. Karşıma 1-2 aylak çıkmıştı ama işlerini bıçağımla hemen hallettim. Tam gerizekalılar. Yavaş hareket ediyorlar. Bir kere bir tanesi bana doğru gelirken kaldırıma takılmıştı.Kafatası o kadar yumuşamışki kaldırıma kafasını vurup gebermişti. O gün gülmekten karnım ağrıdı. 1 taneyken sorun değiller ama 10 taneyse is değişir. Bide bunlarda sürü psikolojisi var. Beraber hareket ediyorlar. Çok garip.
Ben bunları düşünürken sokaktan çıkıp caddeye gelmiştim bile. Caddedeki dükkanlar, evler hepsi yağmalanmıştı. Zaten şuanlık ihtiyacım yoktu. Sadece keşif yapıyordum.
Yolun karşısında bir zombi gözüme ilişti. Kırmızı bir pikabın tekerlerinin altında hırlıyordu. Kafasını ezerek botumu kirletmek istemedim. Bıçağı saplamak için eğilmeyede üşendim. O yüzden kendi haline bırakmak daha iyidi. Etrafa bakıyordum. Her yer boş,boş ve yine boş. Hiç hayat belirtisi yok. Kendimi ben efsaneyim filminde gibi hissediyordum Ama köpeğim eksikti. Varoş bir meyhanenin önünde duraksadım. Acaba içerde birşeyler varmıdır diye düşündüm. Küçük bir rakı şişesi bir geceliğine de olsa bana bu dünyayı unuttutabilirdi. Bıçağımı elime alıp eğilerek kapıya doğru gittim. Kirli camı silerek içeri baktım.
Gördüklerim şok olmama yetti.
4 adam bir masada oturmuş keyifle biralarını yudumluyordu.
Ekşın ekşın.
Beklenen geldi
Harika istersen 3 ocağı da ben yazayımUmarım beğenirsiniz.