"Aşk cinsel çekim kuvvetidir" demişti aşkın metafiziğinin kitabını yazan Arthur Schopenhauer...
"Aşk, insanların cinselliği estetize etmeleridir" yorumu da Atilla İlhan'ın...
Bir Filozof ve bir şair...
Ben -size yavan gelebilir ama- bu görüşteyim! İnsan bir hayvan türü olmasına rağmen diğer türdeşlerinden farklıdır!.. Zira o, içgüdülerini tatmin etmeyi içinden geldiği gibi yapmaz!.. Yapanı da hoş karşılamaz "ayıp"lar! (Aslında ayıp diye bir şey de yoktur, onu da kendisi keşfetmiştir!..)
Bir düşünün, amacınız acıkmış karnınızı doyurmak, en doğal içgüdünüzün tatmini yani!
Önünüzde thai usulü tavuk var mesela (Bakın tavuk yemeği bile pişmiş tavuk diye önünüze konmadı! "thai usulü" diye estetize edildi!!!).
Al eline ye! Değil mi? Ama olmaz! Çatal bıçak kullanacaksın! Ama çatalı sol, bıçağı sağ elinle kullancaksın! Peçete şu şekilde katlanacak, buranda duracak, masaya 5 parmak uzaklıkta duracaksın, keserken bıçağı şu açıda kullanacaksın, çatalı böyle batıracaksın, dik duracaksın!.. Ohooo oh... Yemek mi yiyiyoruz bale mi yapıyoruz?! Nerde kaldı içgüdü tatmini? Ben kırmızı şarap severim mesela, ama kesinlikle olmaz! Garson istesen getirmez, hatta seni dışarı atar! Beyaz etle beyaz şarap...
-Ama benim canım...
-Başlatma canına!..
Dert yemek bittiğinde de son bulmaz! E yedik işte kalkalım gidelim! Hayır, çatalla bıçak tabağa, birleştirilerek ve kendine göre sağa doğru 45 derecelik açıyla....... Bu liste uzar gider... Oturduğunuz mekan, masa, mum, masa örtüsü, iç mekanın dekorasyonu, çalan müzik vs... Bunların hepsi alt tarafı acıkmış karnınızı doyurmak için! Ben mum yemem?! Neden masada?!..
İşte aşk da böyle... Amaç cinsel ihtiyacınızın yani bir içgüdünüzün tatmini! Ve inanın bana katlanmanız gerekenler, tavuğunuzu yemek için katlanmanız gerekenlerden çok daha fazla... Burada tavuğu yemeniz yıllarınızı alabilir (ve sonunda aç da kalabilirsiniz)! Buradaki estetize unsurları ise yatak, cibinlik, parfüm, makyaj, kültür, fitness salonlarına dökülen paralar vs...
Sonuçta her şey bir içgüdünün tatmini amaçlı... Aslında o içgüdünün de amacını yazarım da insanlıktan soğuyabilirsiniz diye korkuyorum!
Tek amaç "türün devamını sağlamak"! Siz karşı cinse baktığınızda "aşk"ı hissedersiniz ama aslında şuur altınız o anda o kişinin sağlıklı olduğunu düşünür, (güzellik = sağlık tır bilinçaltınız için!) ve ondan yapacağınız çocuğun da sağlıklı olacağını ve hayatta kalacağını düşünür.
Bu yazıdan çıkarılacak sonuç : Aşkı asla bir sosyolog psikolog ya da biyologla konuşmayın... Benim sevgilim sosyolog, oradan biliyorum...
Yazımı Bloodhound Gang'ın bir parçasının nakaratıyla bitireyim : "You and me baby we ain't nothing but mammals so let's do it like they do it on the Discovery Channel" (Sen ve ben bebeğim, memeli değil miyiz? O zaman hadi o işi diskovıri şenıldaki gibi yapalım...)
--------------- Ekleme ---------------
Ne kadar uzun yazmışım yahu...