JaNbErG
Emekli Yönetici
Yıldırım Demirören, gündemle ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu
Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, teknik direktör Carlos Carvalhal'in, şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında Metris Cezaevi'nde tutuklu bulunan Tayfur Havutçu çıkana kadar takımın başında kalacağını söyledi.
Yıldırım Demirören, Lig TV'de katıldığı canlı yayında yaptığı açıklamada, Beşiktaş'ın sezon başladığından beri inişli çıkışlı grafiğinden dolayı Carvalhal'in gönderileceği yolunda yorumlar yapıldığını hatırlatarak, şöyle konuştu:
''Ben Carlos hocayı, Tayfur hoca çıkana kadar göndermeyeceğim. Çünkü Carlos hoca, Tayfur hocanın temsilcisi. Bir sürü teklif geliyor, yönetim kurulu arkadaşlarımdan da geldi. Gönderirsek, yarın yeni bir isim getirmemiz lazım. Peki bunu teklif edenler, içerdeki Tayfur hocanın durumunu düşünüyorlar mı? Tayfur hocanın durumu önemli. Tayfur hoca gelene kadar Carlos hoca kalacak. Carvalhal'den çok memnunuz. Carlos kişilik olarak da harika bir insan. Tabii ki avantajı Portekizli olması. Futbolcuların da sevdiğine inanıyorum.''
-''3 Temmuz çok etkiledi''-
Başkan Demirören, 3 Temmuz'da başlayan şike ve teşvik iddialarına yönelik soruşturmanın takımı çok etkilediğini söyledi.
Şu an oluşturdukları kadronun tam karşılığını alamadıklarını belirten Demirören, ''Karşılığını mutlaka alacağız. Futbolcularımız çok kaliteli, ama 3 Temmuz'dan beri yaşadığımız süreç bizi çok etkiledi. Teknik adamımız, yöneticimiz Adalı cezaevinde ve bir karar çıkmadı. Kararın çıkmaması bir kambur olarak takımımızın sırtında. Bu da ortaya konulan futbolu da etkiliyor'' şeklinde konuştu.
-Portekiz çetesi-
''Portekiz çetesi'' olarak adlandırılan takımdaki Portekizli futbolculara da değinen Yıldırım Demirören, ''Avrupa kupalarına gidip gitmeyeceğimiz belli değilken, herkesin 'çete' diye suçladığı futbolcularımız 'Kalacağız' dediler. Başka takımlarda bu dönemde birçok futbolcu gitti. Herkesin suçladığı oyuncular fedakarlık altına girerek kaldılar'' dedi.
''Bu kaos devam ettiği sürece bir beklentim yok. Çünkü çok sevdikleri teknik direktörleri, yöneticileri içerde'' diyen başkan Demirören, bu olayın takımı çok etkilediğini ve istenilen randımanı alamadıklarını, şu an takımın ortaya koyduğu performansın yüzde 60'ından memnun olduğunu dile getirdi.
-''Portekizliler takıma karışmıyor''-
''Çete'' lakabı takılan Portekizli futbolcuların iddia edildiği gibi takıma karışmadıklarını vurgulayan başkan Demirören, ''Dünya yıldızları bu süreçte her şartta kalmayı istediler ve Beşiktaş'ı karıştırmazlar. Ellerinden geleni yapıyorlar'' dedi.
Demirören, yaşanan sıkıntılı dönemde futbolcularına gecikmeli ödemelerinin olduğunu, ama takımdaki yıldız oyuncular dahil kimsenin bunu sorun etmediğini belirterek, ''Play-off'lara kalacağız, inşallah da play-off sonuna kadar şampiyonluğu kovalayacağız'' şeklinde konuştu.
-''Quaresma konusunda haklılar''-
Taraftarların son dönemde takım oyununa katkısı olmaması nedeniyle Quaresma'ya tepki gösterdiklerinin belirtilmesi üzerine Demirören, şu ifadeleri kullandı:
''Taraftarımız Quaresma'nın takım için oynamasını istemekte haklı. Quaresma, bir yıldız ama takım için oynamalı. Takım için oynamazsan bu tepkiyi alırsın. Takım içinde ne olursan ol, takım için ne yaptığın önemlidir. Hatta seyirci ile bir konuşması oldu, 'İstersen sen gel oyna' diye. Aslında o, oynayamamanın verdiği bir şeydi. Ama bu kaos varken, bu oyuncular çıkıp bir şey demiyorsa bizim de onları desteklememiz lazım.''
-''Guti, giderken olumlu ayrılmalı''-
Yıldırım Demirören, Guti Hernandez'in son dönemlerde kadroya alınmadığı, İspanyol futbolcuya transfer teklifi gelip gelmediği sorusuna ise, ''Bu konuda bizim karar verme lüksümüz yok. Oyuncuyla mukavelemiz var. Bu sezon sonu bitiyor. Oynayıp oynamaması hocanın kararıdır. Ben bugüne kadar hiçbir teknik adama 'Bunu oynat, oynatma' demedim. Benim tek düşüncem buradan ayrılırken olumlu şekilde ayrılması. İspanya'da hala insanlar Guti formasıyla maça gidiyorlar. Guti böyle Avrupa'ya yayılmış. Buradan giderken yapacağı olumlu konuşmalar Türkiye için önemli. Giderken olumlu ayrılmalı'' diye yanıt verdi.
-''Almeida için iyi bir teklif gelirse''-
Hugo Almeida ile ilgili bir soru üzerine de Demirören, ''Futbol çok büyük bir ekonomi. Forma, tv, kombine ve futbolcu satışı ile ayakta kalabiliyorsunuz. Bir de altyapıdan yetiştirdiğiniz oyuncuların takıma girip satılması ile ayakta kalınıyor. Almeida'nın haklarını fondan aldık. İyi bir teklif gelirse değerlendirip satabiliriz. Bu, Quaresma ve diğer oyuncular için de geçerli'' dedi.
-''Herkes haddini bilecek''-
Bu süreçte fazla televizyona çıkmak istemediğini, ancak artık gerçekleri konuşmanın zamanının geldiğini ifade eden Demirören, ''Artık gerçekleri konuşmanın zamanı geldi. Çünkü yönetimdeki bazı arkadaşlarım ve camiada bazı isimler içerideki arkadaşlarımı kullanarak benim üzerime geliyorlar. Herkes haddini bilecek, oturduğu yerde oturacak. Bu benim ikinci başkanım da olsa, yönetim kurulum da olsa ya istifa edecek ya da görevlerini yapacaklar'' diye konuştu.
-Mendes konusu-
Başkan Demirören, takıma birçok futbolcu veren menajer Mendes ile ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine de şunları söyledi:
''Mendes eleştiriliyor, laf söyleniyor, arkası getirilmiyor. Mendes, dünyanın en ünlü menajerlerinden biri. Türkiye'den büyük kulüplerin Mendes'e gittiğini ancak onun 'Sadece Beşiktaş ile çalışacağım' dediğini biliyorum. Mendes fon sahibi değil. Sadece fona futbolcu bulan ve öğüt veren biri. Beş genç oyuncumuzun haklarının yüzde 50'sini Avrupa'ya satıyoruz. Beş oyuncu yapıyoruz ama 3 oyuncu veriyoruz. Bir oyuncunun değeri 6 milyon avroya geliyor. Hedefimiz Türk oyuncuların Avrupa'da bilinmesi. Bu oyuncular Beşiktaş'ta kalacak. Quaresma geldiğinde herkes Mendes'i alkışlıyordu. Mendes'e sorun, Beşiktaş yarın kimle oynayacak bilmez. Bunlar komik şeyler. Ben futbol takımına karışmam derken Mendes nasıl karışır.''
Edu'nun Mendes tarafından önerilmediğini, Ernst ve Hilbert'in menajerinin tavsiyesi ile alındığını anlatan Demirören, ''Mendes ile alakası yok ama onun getirdiği iddia ediliyor. Bebe sakatlandı, Mustafa hazır değildi. Son 2 gün futbolcu bulmamız gerekiyordu, Edu'yu aldık. Bana göre Edu iyi futbolcu'' dedi.
-Deron Williams-
NBA'den transfer ettikleri Deron Williams'ın çok önemli bir oyuncu olduğunu kaydeden Demirören, ''İki maçta kötü oynaması ile konunun yöneticim tarafından buralara getirilmesi bana ve diğer arkadaşlarıma rahatsızlık vermeye başladı. Dünyanın kabul ettiği bir oyuncu. Bugün ABD'de Beşiktaş'ı takip ediyorlar. Futbolun değeri düşerken, markanın değerini Williams gibi biriyle artıyorsam bunun takdir görmesi lazım'' şeklinde konuştu.
-''Alves'i ilk 11 için almadık''-
Yıldırım Demirören, Atletico Madrid'den bonservisinin yarısı alınarak transfer edilen Alves'i ilk 11 için düşünmediklerini belirterek, ''A2 takımda oynasın, A takıma geçsin, tutarsa satalım diye düşündük. Portekiz Ümit Milli Takımı'nda oynuyor. Satar para kazanırız diye aldığımız bir oyuncu'' dedi.
Bebe'yi satın alma opsiyonuyla kiraladıklarını anlatan Demirören, ''Sağlık raporuna göre şubat ayında oynayabilecek. Mayıs sonuna kadar ne kadar faydası olur, alır mıyız bilemiyorum'' diye konuştu.
-''Egemen harika bir transfer''-
Simao'nun kişiliği, karakterinden memnun olduğunu dile getiren Demirören, kaleciler Rüştü ve Cenk'e de övgüde bulunurken, yeni transfer Egemen için de, ''Egemen, futbolcu ve kişiliği ile takımda ağabeylik yapıyor. İyi ki de almışız. Harika bir transfer yapıldı. Mustafa da iyi futbolcu, sakatlıktan çıktı'' ifadelerini kullandı.
Demirören, şanssızlıklardan da yakınarak, ''Şanssızlıklara bakın, hocamız içeri girdi, Ersan, Bebe, Mustafa, Almeida sakatlandı. Guti formsuzluk yaşadı. Bu dönemde çok şanssızlık yaşadık'' dedi.
-''Yöneticilerim 'istifa edelim' dedi''-
Tutuklu olan Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı'ya sahip çıkmadığı yönünde eleştiriler olduğunun hatırlatılması üzerine de Demirören, şunları kaydetti:
''3 Temmuz'a dönelim,. Sabah uyandığımızda kimse böyle şeyleri beklemiyordu. Sudan çıkmış balık gibiydik. Arkadaşlarımız tutuklandı. Ertesi sabah saat 8'de bana iki yöneticim geldi. Bugün bu arkadaşlarımıza gidip benim aleyhime dolduran kişiler. Dediler ki, 'istifa edelim'. Bu istifa ne demekti; 'arkadaşlar bu işi yaptı, biz istifa edelim'. Dedim ki, 'Ne arkadaşlarımız böyle bir şey yaptı, ne de Beşiktaş. Ben arkadaşlarıma inanıyorum. Beşiktaş'ın kupasını iade edeceğim, siz istiyorsanız istifa edin' dedim. Serdal kardeşimdir, içerdeki arkadaşların psikolojilerini iyi anlamamız gerekir. Ben sadece Fenerbahçe'nin gösterdiği agresifliği göstermedim. O tavrın yanlış olduğunu Fenerbahçe de gördü ki bugün o tavırdan uzaklar. İddianame süreci var. Aldığımız duyumlara göre kasım ayı sonunda iddianame açıklanacak. Bu tabii ki hukuki boyutu. Bir de federasyon ayağı var. TFF bu konuda kararı bir an önce vermeli.''
-''Cezalar affedilsin diye uğraşmıyoruz''-
Cezalar affedilsin diye uğraşmadıklarını belirten başkan Demirören, Fenerbahçe ile Aziz Yıldırım'ı kurtarmaya çalıştığı yönünde yorumlar olduğunun aktarılması üzerine de şu ifadeleri kullandı:
''Bir kulüp başkanı olarak benden başka onunla mücadele eden var mıydı? Kulüpler Birliği toplantısına bile katılmıyorduk. Ne yapıldıysa hukukta çıkar, yapan cezasını çeker. Fenerbahçe büyük bir camia ve büyük bir marka. Bu markayı nasıl koruyabiliriz, benim tüm mücadelem Fenerbahçe markasının değerini korumak için. Futbol olarak baktım, taraftar olarak bakmadım. Sadece bir markanın korunmasıdır benim mücadelem. Biri çıksın, affolsun diye uğraşmıyorum.''
Demirören, siyah-beyazlı kulübün başkanı olmanın kolay olmadığını söyledi.
Demirören, Lig TV'de katıldığı canlı yayında, futbolda yaşanan olaylar ve Beşiktaş konusundaki soruları yanıtladı.
Siyah-beyazlı kulübün başkanı, kulüpten çok fazla miktarda maddi alacağının olduğunun hatırlatılması üzerine, ''Geçen seçim döneminde de bu soruyla karşılaştım. Gelen başkanla oturur, konuşurum. Kulübün menfaatleri doğrultusunda her türlü desteği vererek paramı alırım. Beşiktaş Kulübü Başkanı olmak kolay değil. Burası bakkal dükkanı değil. Burayı bakkalı idare eder gibi yönetemezsiniz. Paramın konuşulmasından rahatsızım. Camia olmak farklı şeydir. Her türlü sorunu bir arada çözer. Biri çözüm getirsin düşüncesi yok. Ortada sadece konuşma var'' diye konuştu.
Kulübün borçlarının gündeme gelmesi sonrası başkan Demirören, şunları söyledi:
''Borç, açıklandığı gibi, eski rakamla 370 trilyondur. Psikolojik olarak kamuoyunda borcun daha fazla olduğu düşüncesi yaratılmaya çalışılıyor. Koltuk merakından ve yönetici olma merakından dolayı böyle düşünceler ortaya atılıyor. Bu Beşiktaş'a zarar veriyor. Ben de Beşiktaş'ı borçla almıştım. Real Madrid 700 milyon avro borca sahip. Barcelona'da tasarruf tedbirleri içinde renkli print bile yapılmıyor. 5-6 şubesini kapattı. Manchester United'ın 1 milyon pound borcu var. Borç olmadan büyümek mümkün değil. Avrupa'da bir şeyler yapmak istiyorsak borçlanmadan bir şey yapmamız mümkün değil. Türkiye'de ilk 10 firmanın hepsinin borcu var. Borçlanmadan büyümek imkansız. Mühim olan borcunu ödeyebilme kapasitesidir.''
Beşiktaş'ın nakit sıkıntısı olduğunu kaydeden Demirören, ''Forma gelirleri düşük, seyirci gelirleri düşük. Sponsor gelmiyor. Zaten borucumuz Divan Kurulu'nda açıklandı. Çok borcumuz olduğu iddiası seçim döneminde de gündeme gelmişti. İki sene öncesinde de Divan Kurulu'nda 400 milyon borç olduğu konuşulmuştu. Bu bana zarar vermiyor. Beşiktaş'a zarar veriyor. Yaşanan süreçte Adalı, Havutçu'ya zarar verilmesin ve kargaşa olmasın diye geride dururken, borcu gündeme getiriyorlar'' diye konuştu.
-Serdal Adalı'ya sahip çıkmadığı eleştirisi-
Yönetici Serdal Adalı'ya sahip çıkmadığı yönündeki eleştirileri yanıtlayan Yıldırım Demirören, bundan neyi anlatılmak istediğini anlamadığını dile getirdi.
''Bundan ne denmek istediğini tam anlamadım'' ifadesini kullanan başkan Demirören, ''İlk günden 'İstifa edelim' diyen yöneticileri ben kabul etmedim. İstifa etseydik hem biz, hem de o arkadaşlarımızın suçunu kabul etmiş olurduk. Arkadaşların sonuna kadar arkasında durduk. Bir hata yaptıysam özür dilerim. Aldığım bir karardan dolayı birini üzmüş olabilirim. Bu arkadaşlar Beşiktaş'a geri dönüp hizmetlerini vereceklerdir'' diye konuştu.
-Personel sayısı-
Kulüpte çalışan personel sayısının fazla olduğunu kaydeden Beşiktaş Kulübü Başkanı Demirören, ''Yol giderine 61 trilyon diyorlar. Sonra rakam hatasını yaptıklarını söylüyorlar. Bu bilerek gündeme getirildi. Evet fazla personelimiz vardır. Yönetim kurulunda bunu konuştuk. Divan Kurulu'nda fazla personeli konuşanlar sonra 'Şu elemanı çıkarmayın' diye telefon açıyorlar'' dedi.
Personel ve futbolcu ödemelerinde bir ay geriden gittiklerini anlatan siyah-beyazlı kulübün başkanı, ''Bunların konuşulması, sanki kötü bir dönemmiş gibi düşünülmesi Beşiktaş'a zarar veriyor. Bütün kulüplerde aynı sıkıntı var. Mühim olan nakit akışını sağlamak'' diye konuştu.
Kartal Yuvası mağazalarındaki ürünlerin satışı konusundaki soru üzerine de başkan Demirören, ''Beşiktaş'ın 10 milyon ya da 20 milyon taraftarı var deniliyorsa her taraftar yıllık 10 dolarlık mal alsa 200 milyona tekabül ediyor. 10 milyon taraftar varsa 100 milyona tekabül ediyor. Taraftarlar almış olmak için bile almalı'' diye konuştu.
Beşiktaş bünyesindeki derneklerin farklı çalıştığını kaydeden Yıldırım Demirören, ''Derneklerimiz güçleri ölçüsünde bir şeyler yapmaya çalışıyorlar'' dedi.
-Amatör branşlar-
Ekonomi konusunda en büyük sıkıntıyı amatör şubelerde yaşadıklarını vurgulayan Demirören, şunları söyledi:
''Benim para vermem yerine bankadan para alsak rakamlar belli. Ekonomik süreçte en büyük neden amatör branşlara verilen 15-20 milyon dolardır. Beşiktaş'ın 2 bin küsur sporcusu var. 15-20 milyon giderinden sadece Milangaz'ın verdiği 4 milyon doları düşünce 15-20 milyon dolar kulüpten gidiyor. Bu branşların 1 lira geliri yok. Camia olmak kolay değil. Büyük Beşiktaş'ın büyük camiasıyız. Herkes Beşiktaş'ı düşünerek hareket etmeli. Türkiye'de büyük iş adamları var. Bugün sadece basketbolda değil, hentbolda da senelerdir şampiyon oluyoruz. Branş başına verilecek 1-2 milyon dolar iş adamlarının senelik reklam giderleri. Eğer Demirören soyadından rahatsız oluyorlarsa 'Beşiktaşlıyım' demesinler. Bu kulüp, bu koltuk için bir arada olmalıyız.''
Yıldırım Demirören, BJK TV'nin istedikleri noktada olmadığını, futbolda yaşanan olayların ekonomik olarak burayı da etkilediğini dile getirdi.
-Tribünlerin boş kalması-
Yıldırım Demirören, Beşiktaş tribünlerinin bu sezon boş kalması konusunda ise ''Sezon başında kombine bilet fiyatlarını pahalı açıkladık. Seyircilerin geleceğinden şüphe yoktu. Süreç de etkiledi. Futbol Federasyonu'nun kararını bir an önce açıklaması lazım. Yoksa bu durum devam eder. Fiyatları indirdik. Ayrıca çok fazla maç oynadık. Üst üste Fenerbahçe, Sivassspor ve son olarak Dinamo Kiev maçı yapacağız. Beşiktaş taraftarının ekonomik seviyesi orta düzeyde. Yönetim kurulunda tekrar konuşacağız. Fazla indirim yaparsak bu sefer kombine kart sahibi olanlar sıkıntı yaşar. Dengelememiz gerekiyor. Bu süreçte taraftarlarımız sahip çıksın. Ayrıca bedava bilet isteği yok. Kanunla da kimse bunu yapamaz. Öyle bir kanun ki, soyadımı tutmayan birkaç kişiye bilet verdiğimde ben suçlu olurum. Bu süreç henüz bitmedi. Artçı sarsıntıları ağır olacak'' diye konuştu.
Fiyapı İnönü Stadı'nın durumuyla ilgili soru üzerine de Yıldırım Demirören, ''Yaşanan süreç sonrası Ankara'ya hiç gitmedim. Doğru olmayacağını düşündüm. Yanlış anlaşılırdı. Siyasi bir hale getirilebilirdi. Süreç bittikten sonra gündeme getireceğiz. Olumlu gidiyordu. Kaldığımız yerden devam edeceğiz'' dedi.
KIEV'DEKİ MAÇ ONLARIN HAKKIYDI
"Futbolcularımızın kapasitesi şu anki performanslarının çok üstünde. Kiev'deki maç rakibin hakkıydı. Kiev'le şimdiye kadar oynadığımız üç maçı da kaybettik. Futbol 3 neticeli. Yarın yenilgi alırsa takımın Avrupa Ligi'ne devam etme ihtimali %20'ye, %30'a düşecek. Ancak sonuç ne olursa olsun Tayfur hoca dönene kadar Carvalhal ile devam edeceğiz."
"Sporda Şiddet Yasası çıkarken detaylı incelemeler yapmadık. Yasa için revizyon çalışmaları devam ediyor. TFF'nin, Etik Kurulu'nun raporuna göre karar verme zamanı geldi."
"Fenerbahçe maçında sahaya atılan atkılar yüzünden PFDK'ya sevkedildik. İddianameden sonra futbol ailesi baskıyı kaldıramaz."
"15 günde bir hakem hatalarını kendi aramızda konuşacaktık. İnsanlar hata yapar, hakemlerim formsuz ama bunları biz idare edeceğiz. Hatta iki takım yöneticilerini bir araya getirip konuyu çözecektik. Biz başkanlar olarak futbolu yıpratacak açıklama yapmıyoruz."
ŞİKE İSPATLANIRSA TFF NE YAPACAK?
"Beşiktaş'ta transfer bitmez. Eğer hocamız bu konuda ihtiyaç duyarsa oturur değerlendiririz."
"'Kaos öncesi sessizlik var' diyorsam, hissettiğim için diyorum. İddianame ile ilgili kısıtlama kalkarsa, ortaya çıkan somut deliler için bunu dile getirdim. TFF, Mayıs sonuna kadar açıklayacağım diyor. Takımlar o arada bu baskıyla nasıl oynar. Şike soruşturması kapsamındaki takımlarla oynamak istemeyebilir, diğer kulüpler. İddianamede geçen takımlardan biri şampiyon olursa TFF ne karar verecek? Şikesi ispatlanırsa TFF ne yapacak? Şampiyonluk tescil edilemeyecek ve yeni bir kaos baş gösterecek."
"Bir takımın adı bu kadar şike iddianamesinde geçiyorsa, ben bu takımla nasıl oynarım diye düşünüyorum. Aziz Yıldırım'ın Kulüpler Birliği başkanlığından istifası sonrası, ortadaki koasu sonlandırmak için başkan seçildim."
GÖRÜNTÜLERİ KANALLARA VERİN
Türk futbolunun ekonomisi Digitürk'tür. Lig TV'nin görüntüleri diğer kanallara vermesi gerekiyor. Görüntüler üzerine yorum yapsınlar. Sadece karşılıklı konuşmayla gündem daha da karışıyor. İki sene sonra ihale 200 milyon Dolar'a giderse o zaman ne yaparız? Sizin buna ön ayak olmanız lazım.
Konu üzerine Şansal Büyüka, "Bu bizimle ilgili değil. Özetlerin yayın hakkı TRT'de. Bize dakikasına 100 bin Dolar verseniz bile, böyle bir hakkımız yok. Bu talepleri TFF'nin çevresinde hepimiz oturup tartışalım. En fazla sıkıntıyı Digitürk çekiyor." dedi.
Yıldırım Demirören, Lig TV'de katıldığı canlı yayında yaptığı açıklamada, Beşiktaş'ın sezon başladığından beri inişli çıkışlı grafiğinden dolayı Carvalhal'in gönderileceği yolunda yorumlar yapıldığını hatırlatarak, şöyle konuştu:
''Ben Carlos hocayı, Tayfur hoca çıkana kadar göndermeyeceğim. Çünkü Carlos hoca, Tayfur hocanın temsilcisi. Bir sürü teklif geliyor, yönetim kurulu arkadaşlarımdan da geldi. Gönderirsek, yarın yeni bir isim getirmemiz lazım. Peki bunu teklif edenler, içerdeki Tayfur hocanın durumunu düşünüyorlar mı? Tayfur hocanın durumu önemli. Tayfur hoca gelene kadar Carlos hoca kalacak. Carvalhal'den çok memnunuz. Carlos kişilik olarak da harika bir insan. Tabii ki avantajı Portekizli olması. Futbolcuların da sevdiğine inanıyorum.''
-''3 Temmuz çok etkiledi''-
Başkan Demirören, 3 Temmuz'da başlayan şike ve teşvik iddialarına yönelik soruşturmanın takımı çok etkilediğini söyledi.
Şu an oluşturdukları kadronun tam karşılığını alamadıklarını belirten Demirören, ''Karşılığını mutlaka alacağız. Futbolcularımız çok kaliteli, ama 3 Temmuz'dan beri yaşadığımız süreç bizi çok etkiledi. Teknik adamımız, yöneticimiz Adalı cezaevinde ve bir karar çıkmadı. Kararın çıkmaması bir kambur olarak takımımızın sırtında. Bu da ortaya konulan futbolu da etkiliyor'' şeklinde konuştu.
-Portekiz çetesi-
''Portekiz çetesi'' olarak adlandırılan takımdaki Portekizli futbolculara da değinen Yıldırım Demirören, ''Avrupa kupalarına gidip gitmeyeceğimiz belli değilken, herkesin 'çete' diye suçladığı futbolcularımız 'Kalacağız' dediler. Başka takımlarda bu dönemde birçok futbolcu gitti. Herkesin suçladığı oyuncular fedakarlık altına girerek kaldılar'' dedi.
''Bu kaos devam ettiği sürece bir beklentim yok. Çünkü çok sevdikleri teknik direktörleri, yöneticileri içerde'' diyen başkan Demirören, bu olayın takımı çok etkilediğini ve istenilen randımanı alamadıklarını, şu an takımın ortaya koyduğu performansın yüzde 60'ından memnun olduğunu dile getirdi.
-''Portekizliler takıma karışmıyor''-
''Çete'' lakabı takılan Portekizli futbolcuların iddia edildiği gibi takıma karışmadıklarını vurgulayan başkan Demirören, ''Dünya yıldızları bu süreçte her şartta kalmayı istediler ve Beşiktaş'ı karıştırmazlar. Ellerinden geleni yapıyorlar'' dedi.
Demirören, yaşanan sıkıntılı dönemde futbolcularına gecikmeli ödemelerinin olduğunu, ama takımdaki yıldız oyuncular dahil kimsenin bunu sorun etmediğini belirterek, ''Play-off'lara kalacağız, inşallah da play-off sonuna kadar şampiyonluğu kovalayacağız'' şeklinde konuştu.
-''Quaresma konusunda haklılar''-
Taraftarların son dönemde takım oyununa katkısı olmaması nedeniyle Quaresma'ya tepki gösterdiklerinin belirtilmesi üzerine Demirören, şu ifadeleri kullandı:
''Taraftarımız Quaresma'nın takım için oynamasını istemekte haklı. Quaresma, bir yıldız ama takım için oynamalı. Takım için oynamazsan bu tepkiyi alırsın. Takım içinde ne olursan ol, takım için ne yaptığın önemlidir. Hatta seyirci ile bir konuşması oldu, 'İstersen sen gel oyna' diye. Aslında o, oynayamamanın verdiği bir şeydi. Ama bu kaos varken, bu oyuncular çıkıp bir şey demiyorsa bizim de onları desteklememiz lazım.''
-''Guti, giderken olumlu ayrılmalı''-
Yıldırım Demirören, Guti Hernandez'in son dönemlerde kadroya alınmadığı, İspanyol futbolcuya transfer teklifi gelip gelmediği sorusuna ise, ''Bu konuda bizim karar verme lüksümüz yok. Oyuncuyla mukavelemiz var. Bu sezon sonu bitiyor. Oynayıp oynamaması hocanın kararıdır. Ben bugüne kadar hiçbir teknik adama 'Bunu oynat, oynatma' demedim. Benim tek düşüncem buradan ayrılırken olumlu şekilde ayrılması. İspanya'da hala insanlar Guti formasıyla maça gidiyorlar. Guti böyle Avrupa'ya yayılmış. Buradan giderken yapacağı olumlu konuşmalar Türkiye için önemli. Giderken olumlu ayrılmalı'' diye yanıt verdi.
-''Almeida için iyi bir teklif gelirse''-
Hugo Almeida ile ilgili bir soru üzerine de Demirören, ''Futbol çok büyük bir ekonomi. Forma, tv, kombine ve futbolcu satışı ile ayakta kalabiliyorsunuz. Bir de altyapıdan yetiştirdiğiniz oyuncuların takıma girip satılması ile ayakta kalınıyor. Almeida'nın haklarını fondan aldık. İyi bir teklif gelirse değerlendirip satabiliriz. Bu, Quaresma ve diğer oyuncular için de geçerli'' dedi.
-''Herkes haddini bilecek''-
Bu süreçte fazla televizyona çıkmak istemediğini, ancak artık gerçekleri konuşmanın zamanının geldiğini ifade eden Demirören, ''Artık gerçekleri konuşmanın zamanı geldi. Çünkü yönetimdeki bazı arkadaşlarım ve camiada bazı isimler içerideki arkadaşlarımı kullanarak benim üzerime geliyorlar. Herkes haddini bilecek, oturduğu yerde oturacak. Bu benim ikinci başkanım da olsa, yönetim kurulum da olsa ya istifa edecek ya da görevlerini yapacaklar'' diye konuştu.
-Mendes konusu-
Başkan Demirören, takıma birçok futbolcu veren menajer Mendes ile ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine de şunları söyledi:
''Mendes eleştiriliyor, laf söyleniyor, arkası getirilmiyor. Mendes, dünyanın en ünlü menajerlerinden biri. Türkiye'den büyük kulüplerin Mendes'e gittiğini ancak onun 'Sadece Beşiktaş ile çalışacağım' dediğini biliyorum. Mendes fon sahibi değil. Sadece fona futbolcu bulan ve öğüt veren biri. Beş genç oyuncumuzun haklarının yüzde 50'sini Avrupa'ya satıyoruz. Beş oyuncu yapıyoruz ama 3 oyuncu veriyoruz. Bir oyuncunun değeri 6 milyon avroya geliyor. Hedefimiz Türk oyuncuların Avrupa'da bilinmesi. Bu oyuncular Beşiktaş'ta kalacak. Quaresma geldiğinde herkes Mendes'i alkışlıyordu. Mendes'e sorun, Beşiktaş yarın kimle oynayacak bilmez. Bunlar komik şeyler. Ben futbol takımına karışmam derken Mendes nasıl karışır.''
Edu'nun Mendes tarafından önerilmediğini, Ernst ve Hilbert'in menajerinin tavsiyesi ile alındığını anlatan Demirören, ''Mendes ile alakası yok ama onun getirdiği iddia ediliyor. Bebe sakatlandı, Mustafa hazır değildi. Son 2 gün futbolcu bulmamız gerekiyordu, Edu'yu aldık. Bana göre Edu iyi futbolcu'' dedi.
-Deron Williams-
NBA'den transfer ettikleri Deron Williams'ın çok önemli bir oyuncu olduğunu kaydeden Demirören, ''İki maçta kötü oynaması ile konunun yöneticim tarafından buralara getirilmesi bana ve diğer arkadaşlarıma rahatsızlık vermeye başladı. Dünyanın kabul ettiği bir oyuncu. Bugün ABD'de Beşiktaş'ı takip ediyorlar. Futbolun değeri düşerken, markanın değerini Williams gibi biriyle artıyorsam bunun takdir görmesi lazım'' şeklinde konuştu.
-''Alves'i ilk 11 için almadık''-
Yıldırım Demirören, Atletico Madrid'den bonservisinin yarısı alınarak transfer edilen Alves'i ilk 11 için düşünmediklerini belirterek, ''A2 takımda oynasın, A takıma geçsin, tutarsa satalım diye düşündük. Portekiz Ümit Milli Takımı'nda oynuyor. Satar para kazanırız diye aldığımız bir oyuncu'' dedi.
Bebe'yi satın alma opsiyonuyla kiraladıklarını anlatan Demirören, ''Sağlık raporuna göre şubat ayında oynayabilecek. Mayıs sonuna kadar ne kadar faydası olur, alır mıyız bilemiyorum'' diye konuştu.
-''Egemen harika bir transfer''-
Simao'nun kişiliği, karakterinden memnun olduğunu dile getiren Demirören, kaleciler Rüştü ve Cenk'e de övgüde bulunurken, yeni transfer Egemen için de, ''Egemen, futbolcu ve kişiliği ile takımda ağabeylik yapıyor. İyi ki de almışız. Harika bir transfer yapıldı. Mustafa da iyi futbolcu, sakatlıktan çıktı'' ifadelerini kullandı.
Demirören, şanssızlıklardan da yakınarak, ''Şanssızlıklara bakın, hocamız içeri girdi, Ersan, Bebe, Mustafa, Almeida sakatlandı. Guti formsuzluk yaşadı. Bu dönemde çok şanssızlık yaşadık'' dedi.
-''Yöneticilerim 'istifa edelim' dedi''-
Tutuklu olan Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı'ya sahip çıkmadığı yönünde eleştiriler olduğunun hatırlatılması üzerine de Demirören, şunları kaydetti:
''3 Temmuz'a dönelim,. Sabah uyandığımızda kimse böyle şeyleri beklemiyordu. Sudan çıkmış balık gibiydik. Arkadaşlarımız tutuklandı. Ertesi sabah saat 8'de bana iki yöneticim geldi. Bugün bu arkadaşlarımıza gidip benim aleyhime dolduran kişiler. Dediler ki, 'istifa edelim'. Bu istifa ne demekti; 'arkadaşlar bu işi yaptı, biz istifa edelim'. Dedim ki, 'Ne arkadaşlarımız böyle bir şey yaptı, ne de Beşiktaş. Ben arkadaşlarıma inanıyorum. Beşiktaş'ın kupasını iade edeceğim, siz istiyorsanız istifa edin' dedim. Serdal kardeşimdir, içerdeki arkadaşların psikolojilerini iyi anlamamız gerekir. Ben sadece Fenerbahçe'nin gösterdiği agresifliği göstermedim. O tavrın yanlış olduğunu Fenerbahçe de gördü ki bugün o tavırdan uzaklar. İddianame süreci var. Aldığımız duyumlara göre kasım ayı sonunda iddianame açıklanacak. Bu tabii ki hukuki boyutu. Bir de federasyon ayağı var. TFF bu konuda kararı bir an önce vermeli.''
-''Cezalar affedilsin diye uğraşmıyoruz''-
Cezalar affedilsin diye uğraşmadıklarını belirten başkan Demirören, Fenerbahçe ile Aziz Yıldırım'ı kurtarmaya çalıştığı yönünde yorumlar olduğunun aktarılması üzerine de şu ifadeleri kullandı:
''Bir kulüp başkanı olarak benden başka onunla mücadele eden var mıydı? Kulüpler Birliği toplantısına bile katılmıyorduk. Ne yapıldıysa hukukta çıkar, yapan cezasını çeker. Fenerbahçe büyük bir camia ve büyük bir marka. Bu markayı nasıl koruyabiliriz, benim tüm mücadelem Fenerbahçe markasının değerini korumak için. Futbol olarak baktım, taraftar olarak bakmadım. Sadece bir markanın korunmasıdır benim mücadelem. Biri çıksın, affolsun diye uğraşmıyorum.''
Demirören, siyah-beyazlı kulübün başkanı olmanın kolay olmadığını söyledi.
Demirören, Lig TV'de katıldığı canlı yayında, futbolda yaşanan olaylar ve Beşiktaş konusundaki soruları yanıtladı.
Siyah-beyazlı kulübün başkanı, kulüpten çok fazla miktarda maddi alacağının olduğunun hatırlatılması üzerine, ''Geçen seçim döneminde de bu soruyla karşılaştım. Gelen başkanla oturur, konuşurum. Kulübün menfaatleri doğrultusunda her türlü desteği vererek paramı alırım. Beşiktaş Kulübü Başkanı olmak kolay değil. Burası bakkal dükkanı değil. Burayı bakkalı idare eder gibi yönetemezsiniz. Paramın konuşulmasından rahatsızım. Camia olmak farklı şeydir. Her türlü sorunu bir arada çözer. Biri çözüm getirsin düşüncesi yok. Ortada sadece konuşma var'' diye konuştu.
Kulübün borçlarının gündeme gelmesi sonrası başkan Demirören, şunları söyledi:
''Borç, açıklandığı gibi, eski rakamla 370 trilyondur. Psikolojik olarak kamuoyunda borcun daha fazla olduğu düşüncesi yaratılmaya çalışılıyor. Koltuk merakından ve yönetici olma merakından dolayı böyle düşünceler ortaya atılıyor. Bu Beşiktaş'a zarar veriyor. Ben de Beşiktaş'ı borçla almıştım. Real Madrid 700 milyon avro borca sahip. Barcelona'da tasarruf tedbirleri içinde renkli print bile yapılmıyor. 5-6 şubesini kapattı. Manchester United'ın 1 milyon pound borcu var. Borç olmadan büyümek mümkün değil. Avrupa'da bir şeyler yapmak istiyorsak borçlanmadan bir şey yapmamız mümkün değil. Türkiye'de ilk 10 firmanın hepsinin borcu var. Borçlanmadan büyümek imkansız. Mühim olan borcunu ödeyebilme kapasitesidir.''
Beşiktaş'ın nakit sıkıntısı olduğunu kaydeden Demirören, ''Forma gelirleri düşük, seyirci gelirleri düşük. Sponsor gelmiyor. Zaten borucumuz Divan Kurulu'nda açıklandı. Çok borcumuz olduğu iddiası seçim döneminde de gündeme gelmişti. İki sene öncesinde de Divan Kurulu'nda 400 milyon borç olduğu konuşulmuştu. Bu bana zarar vermiyor. Beşiktaş'a zarar veriyor. Yaşanan süreçte Adalı, Havutçu'ya zarar verilmesin ve kargaşa olmasın diye geride dururken, borcu gündeme getiriyorlar'' diye konuştu.
-Serdal Adalı'ya sahip çıkmadığı eleştirisi-
Yönetici Serdal Adalı'ya sahip çıkmadığı yönündeki eleştirileri yanıtlayan Yıldırım Demirören, bundan neyi anlatılmak istediğini anlamadığını dile getirdi.
''Bundan ne denmek istediğini tam anlamadım'' ifadesini kullanan başkan Demirören, ''İlk günden 'İstifa edelim' diyen yöneticileri ben kabul etmedim. İstifa etseydik hem biz, hem de o arkadaşlarımızın suçunu kabul etmiş olurduk. Arkadaşların sonuna kadar arkasında durduk. Bir hata yaptıysam özür dilerim. Aldığım bir karardan dolayı birini üzmüş olabilirim. Bu arkadaşlar Beşiktaş'a geri dönüp hizmetlerini vereceklerdir'' diye konuştu.
-Personel sayısı-
Kulüpte çalışan personel sayısının fazla olduğunu kaydeden Beşiktaş Kulübü Başkanı Demirören, ''Yol giderine 61 trilyon diyorlar. Sonra rakam hatasını yaptıklarını söylüyorlar. Bu bilerek gündeme getirildi. Evet fazla personelimiz vardır. Yönetim kurulunda bunu konuştuk. Divan Kurulu'nda fazla personeli konuşanlar sonra 'Şu elemanı çıkarmayın' diye telefon açıyorlar'' dedi.
Personel ve futbolcu ödemelerinde bir ay geriden gittiklerini anlatan siyah-beyazlı kulübün başkanı, ''Bunların konuşulması, sanki kötü bir dönemmiş gibi düşünülmesi Beşiktaş'a zarar veriyor. Bütün kulüplerde aynı sıkıntı var. Mühim olan nakit akışını sağlamak'' diye konuştu.
Kartal Yuvası mağazalarındaki ürünlerin satışı konusundaki soru üzerine de başkan Demirören, ''Beşiktaş'ın 10 milyon ya da 20 milyon taraftarı var deniliyorsa her taraftar yıllık 10 dolarlık mal alsa 200 milyona tekabül ediyor. 10 milyon taraftar varsa 100 milyona tekabül ediyor. Taraftarlar almış olmak için bile almalı'' diye konuştu.
Beşiktaş bünyesindeki derneklerin farklı çalıştığını kaydeden Yıldırım Demirören, ''Derneklerimiz güçleri ölçüsünde bir şeyler yapmaya çalışıyorlar'' dedi.
-Amatör branşlar-
Ekonomi konusunda en büyük sıkıntıyı amatör şubelerde yaşadıklarını vurgulayan Demirören, şunları söyledi:
''Benim para vermem yerine bankadan para alsak rakamlar belli. Ekonomik süreçte en büyük neden amatör branşlara verilen 15-20 milyon dolardır. Beşiktaş'ın 2 bin küsur sporcusu var. 15-20 milyon giderinden sadece Milangaz'ın verdiği 4 milyon doları düşünce 15-20 milyon dolar kulüpten gidiyor. Bu branşların 1 lira geliri yok. Camia olmak kolay değil. Büyük Beşiktaş'ın büyük camiasıyız. Herkes Beşiktaş'ı düşünerek hareket etmeli. Türkiye'de büyük iş adamları var. Bugün sadece basketbolda değil, hentbolda da senelerdir şampiyon oluyoruz. Branş başına verilecek 1-2 milyon dolar iş adamlarının senelik reklam giderleri. Eğer Demirören soyadından rahatsız oluyorlarsa 'Beşiktaşlıyım' demesinler. Bu kulüp, bu koltuk için bir arada olmalıyız.''
Yıldırım Demirören, BJK TV'nin istedikleri noktada olmadığını, futbolda yaşanan olayların ekonomik olarak burayı da etkilediğini dile getirdi.
-Tribünlerin boş kalması-
Yıldırım Demirören, Beşiktaş tribünlerinin bu sezon boş kalması konusunda ise ''Sezon başında kombine bilet fiyatlarını pahalı açıkladık. Seyircilerin geleceğinden şüphe yoktu. Süreç de etkiledi. Futbol Federasyonu'nun kararını bir an önce açıklaması lazım. Yoksa bu durum devam eder. Fiyatları indirdik. Ayrıca çok fazla maç oynadık. Üst üste Fenerbahçe, Sivassspor ve son olarak Dinamo Kiev maçı yapacağız. Beşiktaş taraftarının ekonomik seviyesi orta düzeyde. Yönetim kurulunda tekrar konuşacağız. Fazla indirim yaparsak bu sefer kombine kart sahibi olanlar sıkıntı yaşar. Dengelememiz gerekiyor. Bu süreçte taraftarlarımız sahip çıksın. Ayrıca bedava bilet isteği yok. Kanunla da kimse bunu yapamaz. Öyle bir kanun ki, soyadımı tutmayan birkaç kişiye bilet verdiğimde ben suçlu olurum. Bu süreç henüz bitmedi. Artçı sarsıntıları ağır olacak'' diye konuştu.
Fiyapı İnönü Stadı'nın durumuyla ilgili soru üzerine de Yıldırım Demirören, ''Yaşanan süreç sonrası Ankara'ya hiç gitmedim. Doğru olmayacağını düşündüm. Yanlış anlaşılırdı. Siyasi bir hale getirilebilirdi. Süreç bittikten sonra gündeme getireceğiz. Olumlu gidiyordu. Kaldığımız yerden devam edeceğiz'' dedi.
KIEV'DEKİ MAÇ ONLARIN HAKKIYDI
"Futbolcularımızın kapasitesi şu anki performanslarının çok üstünde. Kiev'deki maç rakibin hakkıydı. Kiev'le şimdiye kadar oynadığımız üç maçı da kaybettik. Futbol 3 neticeli. Yarın yenilgi alırsa takımın Avrupa Ligi'ne devam etme ihtimali %20'ye, %30'a düşecek. Ancak sonuç ne olursa olsun Tayfur hoca dönene kadar Carvalhal ile devam edeceğiz."
"Sporda Şiddet Yasası çıkarken detaylı incelemeler yapmadık. Yasa için revizyon çalışmaları devam ediyor. TFF'nin, Etik Kurulu'nun raporuna göre karar verme zamanı geldi."
"Fenerbahçe maçında sahaya atılan atkılar yüzünden PFDK'ya sevkedildik. İddianameden sonra futbol ailesi baskıyı kaldıramaz."
"15 günde bir hakem hatalarını kendi aramızda konuşacaktık. İnsanlar hata yapar, hakemlerim formsuz ama bunları biz idare edeceğiz. Hatta iki takım yöneticilerini bir araya getirip konuyu çözecektik. Biz başkanlar olarak futbolu yıpratacak açıklama yapmıyoruz."
ŞİKE İSPATLANIRSA TFF NE YAPACAK?
"Beşiktaş'ta transfer bitmez. Eğer hocamız bu konuda ihtiyaç duyarsa oturur değerlendiririz."
"'Kaos öncesi sessizlik var' diyorsam, hissettiğim için diyorum. İddianame ile ilgili kısıtlama kalkarsa, ortaya çıkan somut deliler için bunu dile getirdim. TFF, Mayıs sonuna kadar açıklayacağım diyor. Takımlar o arada bu baskıyla nasıl oynar. Şike soruşturması kapsamındaki takımlarla oynamak istemeyebilir, diğer kulüpler. İddianamede geçen takımlardan biri şampiyon olursa TFF ne karar verecek? Şikesi ispatlanırsa TFF ne yapacak? Şampiyonluk tescil edilemeyecek ve yeni bir kaos baş gösterecek."
"Bir takımın adı bu kadar şike iddianamesinde geçiyorsa, ben bu takımla nasıl oynarım diye düşünüyorum. Aziz Yıldırım'ın Kulüpler Birliği başkanlığından istifası sonrası, ortadaki koasu sonlandırmak için başkan seçildim."
GÖRÜNTÜLERİ KANALLARA VERİN
Türk futbolunun ekonomisi Digitürk'tür. Lig TV'nin görüntüleri diğer kanallara vermesi gerekiyor. Görüntüler üzerine yorum yapsınlar. Sadece karşılıklı konuşmayla gündem daha da karışıyor. İki sene sonra ihale 200 milyon Dolar'a giderse o zaman ne yaparız? Sizin buna ön ayak olmanız lazım.
Konu üzerine Şansal Büyüka, "Bu bizimle ilgili değil. Özetlerin yayın hakkı TRT'de. Bize dakikasına 100 bin Dolar verseniz bile, böyle bir hakkımız yok. Bu talepleri TFF'nin çevresinde hepimiz oturup tartışalım. En fazla sıkıntıyı Digitürk çekiyor." dedi.