mervekeskinn
Kapalı Hesap
Dış Ticaret Nedir
"Arkadaşlar selam. İthalat ve ihracaat ile ilgili bir ödevim var, bilgi topluyorum. Aşağıda bulduğum metne ekleyecek deneyim sahibi arkadaşlar varsa yorumlarınızı bekliyorum. Şimdiden teşekkürler..
Karayolu Taşımacılığının Dış Ticaretteki Yeri ve Önemi
Karayolu taşımacılığı açısından küresel planda görülen dengesizlik Türkiye'de daha da belirgindir. 2004 yılı sonu itibarıyla Türkiye'nin dış ticaret hacmi 160,66 milyar ABD Doları olmuştur. İthalatımız 97,9 milyar, ihracatımız ise 63,1 milyar ABD Doları olarak gerçekleşmiştir. 2005 yılına ait ilk sekiz aylık rakamlara bakıldığında ise dış ticaret hacminin 121 milyar doları aştığı görülmektedir. Deniz aşırı ülkelerle olan ticaret hariç, dış ticaretimizin önemli bir bölümü karayolu üzerinden gerçekleşmekte ve karayolu üzerinden yapılan taşımanın payı ve miktarı dış ticaretteki artışa paralel olarak her geçen yıl artmaktadır. Uluslararası karayolu taşımacılığının transit yapılan taşımalarla birlikte Türkiye ekonomisine yılda ortalama 3,5 milyar ABD Doları döviz girdisi sağladığı ifade edilmektedir.
Ülke içinde yolcu taşımacılığının %95,2'si karayoluyla yapılmaktadır. Bu oran ABD'de %89, AB ülkelerinde ise %79 oranlarında seyretmektedir. Yük taşımacılığı alanında karayolu kullanım oranı ülkemizde %76,1 civarındadır. Bu oran ABD'de %69,5, AB ülkelerinde ise yaklaşık % 45’tir.
Ülkemizde uluslararası yük taşımacılığı, ilk olarak 1968'de bir devlet girişimi olarak Frintaş adı altında, Irak ve İran'a taze sebze ve meyve taşımaya başlanmasıyla gerçekleşmiştir. Daha sonra, Mersin, İskenderun, Trabzon ve Samsun limanlarından kamyonlarla diğer Orta Doğu ülkelerine de yük taşıması yapılmıştır.
1970'lerden sonra Batı ile Ortadoğu ülkeleri arasındaki ticaretin artmasının sonucu olarak, özel sektör devreye girmiştir. 1980'lerdeki ihracat sıçramasına paralel olarak da uluslararası taşıma yapan firma sayısı önemli ölçüde artmıştır. Bu çerçevede, İran-Irak savaşı ve arkasından meydana gelen Körfez Savaşı, taşımacılık sektörünü olumsuz yönde etkilemiş, bir çok taşıyıcı iç piyasaya yönelmiştir. Doğu Bloğu'nun dağılması taşıyıcılarımız için yeni fırsatlar yaratmıştır. Yugoslavya'nın dağılmasıyla sonuçlanan iç savaş ise
2004 yılı sonu itibarıyla Türk taşımacılarının gerçekleştirdikleri uluslararası taşımaların sayısı 1.079.859'a çıkmıştır.
Karayolu Taşımacılığında Kurumsallaşma ve Verimlilik düzeyi
Ülkemizde taşımacılarımız ulusal planda kooperatifler şeklinde örgütlenmişlerdir. Bu çerçevede çeşitli büyüklükte 400 adet kooperatif kurulmuştur. Bunların etkin bir varlık gösterdiklerini söylemek güçtür. Sektör çalışanlarının sorunlarının kamuoyuna ve siyasi çevrelere aktarılması, koordinasyonun sağlanması ve daha iyi çalışma koşullarına kavuşturulması bakımından etkili bir örgütlenmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sektördeki kuruluşların mali güçlerinin büyüklüğü, sorun ve beklentilerini siyasi çevrelere aktarmada onlara kolaylık sağlamaktadır. Yoğun rekabet ve yurtdışına taşımanın getirdiği koşulların ve dayanışmanın bir gereği olarak, uluslararası taşımacılık sektöründe kurumsallaşma daha gelişmiştir. Sektör, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ve Ro-Ro Taşımacıları Derneği (RODER) altında kurumsallaşmıştır. Her iki dernek de mevcut yapısı ile üyelerinin çeşitli sorunlarının giderilmesi ve haklarının korunması konusunda son derece etkindirler. AB ülkelerine yapılan taşımalar için taşıtın teknik niteliklerine ve taşıt sürücüsünün çalışma koşullarına göre bir seri kıstaslar mevcuttur. Mesleki eğitim yönünden başarılı çalışmalar yapmaktadırlar."
Karayolu Taşımacılığının Dış Ticaretteki Yeri ve Önemi
Karayolu taşımacılığı açısından küresel planda görülen dengesizlik Türkiye'de daha da belirgindir. 2004 yılı sonu itibarıyla Türkiye'nin dış ticaret hacmi 160,66 milyar ABD Doları olmuştur. İthalatımız 97,9 milyar, ihracatımız ise 63,1 milyar ABD Doları olarak gerçekleşmiştir. 2005 yılına ait ilk sekiz aylık rakamlara bakıldığında ise dış ticaret hacminin 121 milyar doları aştığı görülmektedir. Deniz aşırı ülkelerle olan ticaret hariç, dış ticaretimizin önemli bir bölümü karayolu üzerinden gerçekleşmekte ve karayolu üzerinden yapılan taşımanın payı ve miktarı dış ticaretteki artışa paralel olarak her geçen yıl artmaktadır. Uluslararası karayolu taşımacılığının transit yapılan taşımalarla birlikte Türkiye ekonomisine yılda ortalama 3,5 milyar ABD Doları döviz girdisi sağladığı ifade edilmektedir.
Ülke içinde yolcu taşımacılığının %95,2'si karayoluyla yapılmaktadır. Bu oran ABD'de %89, AB ülkelerinde ise %79 oranlarında seyretmektedir. Yük taşımacılığı alanında karayolu kullanım oranı ülkemizde %76,1 civarındadır. Bu oran ABD'de %69,5, AB ülkelerinde ise yaklaşık % 45’tir.
Linkleri görüntülemek için kayıt olmalısınız
GelişimiÜlkemizde uluslararası yük taşımacılığı, ilk olarak 1968'de bir devlet girişimi olarak Frintaş adı altında, Irak ve İran'a taze sebze ve meyve taşımaya başlanmasıyla gerçekleşmiştir. Daha sonra, Mersin, İskenderun, Trabzon ve Samsun limanlarından kamyonlarla diğer Orta Doğu ülkelerine de yük taşıması yapılmıştır.
1970'lerden sonra Batı ile Ortadoğu ülkeleri arasındaki ticaretin artmasının sonucu olarak, özel sektör devreye girmiştir. 1980'lerdeki ihracat sıçramasına paralel olarak da uluslararası taşıma yapan firma sayısı önemli ölçüde artmıştır. Bu çerçevede, İran-Irak savaşı ve arkasından meydana gelen Körfez Savaşı, taşımacılık sektörünü olumsuz yönde etkilemiş, bir çok taşıyıcı iç piyasaya yönelmiştir. Doğu Bloğu'nun dağılması taşıyıcılarımız için yeni fırsatlar yaratmıştır. Yugoslavya'nın dağılmasıyla sonuçlanan iç savaş ise
Linkleri görüntülemek için kayıt olmalısınız
güzergahlarının yeniden şekillenmesine yol açmıştır.2004 yılı sonu itibarıyla Türk taşımacılarının gerçekleştirdikleri uluslararası taşımaların sayısı 1.079.859'a çıkmıştır.
Karayolu Taşımacılığında Kurumsallaşma ve Verimlilik düzeyi
Ülkemizde taşımacılarımız ulusal planda kooperatifler şeklinde örgütlenmişlerdir. Bu çerçevede çeşitli büyüklükte 400 adet kooperatif kurulmuştur. Bunların etkin bir varlık gösterdiklerini söylemek güçtür. Sektör çalışanlarının sorunlarının kamuoyuna ve siyasi çevrelere aktarılması, koordinasyonun sağlanması ve daha iyi çalışma koşullarına kavuşturulması bakımından etkili bir örgütlenmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Bu sektördeki kuruluşların mali güçlerinin büyüklüğü, sorun ve beklentilerini siyasi çevrelere aktarmada onlara kolaylık sağlamaktadır. Yoğun rekabet ve yurtdışına taşımanın getirdiği koşulların ve dayanışmanın bir gereği olarak, uluslararası taşımacılık sektöründe kurumsallaşma daha gelişmiştir. Sektör, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ve Ro-Ro Taşımacıları Derneği (RODER) altında kurumsallaşmıştır. Her iki dernek de mevcut yapısı ile üyelerinin çeşitli sorunlarının giderilmesi ve haklarının korunması konusunda son derece etkindirler. AB ülkelerine yapılan taşımalar için taşıtın teknik niteliklerine ve taşıt sürücüsünün çalışma koşullarına göre bir seri kıstaslar mevcuttur. Mesleki eğitim yönünden başarılı çalışmalar yapmaktadırlar."