elmyra
Üye
ben sadece filmlerde kaldı sanıyordum 10 çocuklu berdel mağduru
10 çocuklu berdel mağduru
Doğu ve Güneydoğu
Anadolu’da "başlık" sorununu ortadan kaldırmak için hem kızları hem de
oğulları bulunan iki ailenin, karşılıklı olarak birbirlerine kız
vermesiyle gerçekleşen ve "berdel" diye adlandırılan evliliğin bir
aileyi mağdur ettiği iddia edildi.
Mardin’de, "berdel" usulü evlilik yaptıktan sonra Adana’ya yerleşen ve
22 yıllık evliliği süresince 10 çocuk dünyaya getiren H.Ç (37), baraka
gecekonduda yaşam savaşı veriyor.
En küçüğü 4, en büyüğü 19 yaşında 10 çocuğu ile yaşadığı gecekonduda AA
muhabirine, berdel evliliğinin sonuçlarını anlatan H.Ç, gelenekleri
eleştirmenin bile suç olduğunu, bu yüzden isminin açıklanmasını
istemediğini söyledi.
Çocukları S.Ç (21), F.Ç (20), V.Ç (17), ikizler A.Ç ve M.Ç (16), B.Ç
(13), D.Ç (12), O.Ç (11), M.Ç (8) ve R.Ç (4) ile yaşam mücadelesi
verdiğini belirten H.Ç, "Ağabeyim, görümcemden (kocanın kızkardeşi)
ayrıldığı için kocam da beni terk etti. Kocama kalsa 10 çocuğunu bırakıp
gitmezdi ama anne ve babasının baskılarına daha fazla dayanamadı" dedi.
Berdelin, başlık parası yüzünden çıkmış bir evlenme usulü olduğunu
belirten H.Ç, şunları kaydetti:
"Başlık parası veremeyen aileler, birbirlerinin oğullarına kızlarını
veriyorlar. Bizimkisi de öyle oldu. Ağabeyim ve ben birer gün arayla
evlendik. Onlar anlaşamayınca ayrıldılar. Onların ayrılması geleneklere
göre bizim de ayrılmamızı gerektiriyordu, ancak ayrılmadık.
Kayınpederim, (onlar bizim kızımızı bıraktı, sen onların kızını bırak)
diye diretti bunu kabul etmedikçe de eziyet gördüm. Sonuçta onların
isteği oldu ve ayrıldık."
Kayınpederinden yediği dayak nedeniyle kopan saçlarını bile sakladığını
belirten H.Ç, şöyle devam etti:
"Ailesi kocamı bizden ayırdığı gibi, şimdi oturduğum gecekonduyu bile
terk etmemi istiyorlar. Çünkü, hemen yanımızda onların evleri vardı.
Bizden uzak kalmak için başka mahalleye taşındılar. Şimdi geri dönüp
evlerine gelecekler diye burayı terk etmemizi istiyorlar. Ben 10 çocukla
nereye gideyim?
Okuma yazma bilmem. Ne sosyal güvencemiz, ne gelirimiz var. Marketlerden
ve pazarlardan topladığım atık sebzeleri eve getirerek çocuklarımın
karınlarını doyuruyorum. Kışın bu barakada titriyoruz. Bu yüzden gelecek
kış mevsiminin korkusunu şimdiden yaşıyorum. Bize yardım eli uzatacak
yok mu?"
10 çocuklu berdel mağduru
Doğu ve Güneydoğu
Anadolu’da "başlık" sorununu ortadan kaldırmak için hem kızları hem de
oğulları bulunan iki ailenin, karşılıklı olarak birbirlerine kız
vermesiyle gerçekleşen ve "berdel" diye adlandırılan evliliğin bir
aileyi mağdur ettiği iddia edildi.
Mardin’de, "berdel" usulü evlilik yaptıktan sonra Adana’ya yerleşen ve
22 yıllık evliliği süresince 10 çocuk dünyaya getiren H.Ç (37), baraka
gecekonduda yaşam savaşı veriyor.
En küçüğü 4, en büyüğü 19 yaşında 10 çocuğu ile yaşadığı gecekonduda AA
muhabirine, berdel evliliğinin sonuçlarını anlatan H.Ç, gelenekleri
eleştirmenin bile suç olduğunu, bu yüzden isminin açıklanmasını
istemediğini söyledi.
Çocukları S.Ç (21), F.Ç (20), V.Ç (17), ikizler A.Ç ve M.Ç (16), B.Ç
(13), D.Ç (12), O.Ç (11), M.Ç (8) ve R.Ç (4) ile yaşam mücadelesi
verdiğini belirten H.Ç, "Ağabeyim, görümcemden (kocanın kızkardeşi)
ayrıldığı için kocam da beni terk etti. Kocama kalsa 10 çocuğunu bırakıp
gitmezdi ama anne ve babasının baskılarına daha fazla dayanamadı" dedi.
Berdelin, başlık parası yüzünden çıkmış bir evlenme usulü olduğunu
belirten H.Ç, şunları kaydetti:
"Başlık parası veremeyen aileler, birbirlerinin oğullarına kızlarını
veriyorlar. Bizimkisi de öyle oldu. Ağabeyim ve ben birer gün arayla
evlendik. Onlar anlaşamayınca ayrıldılar. Onların ayrılması geleneklere
göre bizim de ayrılmamızı gerektiriyordu, ancak ayrılmadık.
Kayınpederim, (onlar bizim kızımızı bıraktı, sen onların kızını bırak)
diye diretti bunu kabul etmedikçe de eziyet gördüm. Sonuçta onların
isteği oldu ve ayrıldık."
Kayınpederinden yediği dayak nedeniyle kopan saçlarını bile sakladığını
belirten H.Ç, şöyle devam etti:
"Ailesi kocamı bizden ayırdığı gibi, şimdi oturduğum gecekonduyu bile
terk etmemi istiyorlar. Çünkü, hemen yanımızda onların evleri vardı.
Bizden uzak kalmak için başka mahalleye taşındılar. Şimdi geri dönüp
evlerine gelecekler diye burayı terk etmemizi istiyorlar. Ben 10 çocukla
nereye gideyim?
Okuma yazma bilmem. Ne sosyal güvencemiz, ne gelirimiz var. Marketlerden
ve pazarlardan topladığım atık sebzeleri eve getirerek çocuklarımın
karınlarını doyuruyorum. Kışın bu barakada titriyoruz. Bu yüzden gelecek
kış mevsiminin korkusunu şimdiden yaşıyorum. Bize yardım eli uzatacak
yok mu?"