Sporcu erkeğin yüz bakimi

Sponsorlu Bağlantılar

Kurtuluş40

Kurtuluş40

Emekli Yönetici
    Konu Sahibi
Sporcu erkeğin yüz bakimi
[h=2]Sporcu erkeğin yüz bakimi[/h]


“Erkek adam bakım yapar mı” seslerini duyar gibi oluyorum. Kendinize yazık etmeyin. Hiç kimse suratının kırışık hale gelmesi ve lekelerinin artmasını istemez. En azından dolgun ve güzel temiz bir yüze sahip olmak herkesin hakkıdır. Bir erkeğin bakımı sadece saçlarını tarayıp bıyıklarını sıvazlayıp veya sakalını düzeltip güzel giyinmekle kalmıyor. İnsnaın güzelliğini ortaya koyan madem yüzümüz ise, o zaman bir erkeğin traşına ve yüz bakımına ihtiyacı mutlaka vardır. Merak etmeyin sizden makyaj yapmanızı veya kremlerle yüzünüzü bulamaç hale getirmenizi istemiyoruz.
Sporcu’nun günlük bedenen aktivitesi onu başarıya götüren yoldur. Bu başarıyı mutlu sona ulaştırmakta yüzün bakımını gerçekleştirerek gülücüklerle poz vermek olacaktır. Erkeklerin bedenen yaptığı bakım dışında en çok dikkat çeken yüz bölgesinin bakımını ele alıyoruz. Bedenen yapılan bakımlar günlük bakım vasfında incelenmediği için bizler daha çok yüz ve el bakımlarının her gün iş ve evde karşılaştığımız insan yüzleriyle yaşamı paylaşmanın derdi içerisindeyiz. Kalbin aynası yüzlerdir denilir fakat sadece kalbin değil, sanırım bedeninde aynası hatta ruhumuzun da aynası yüzlerdir diyebiliriz. O zaman yüz bakımına biraz daha önem vermemiz gerekir. Şimdi Maddeler halinde yüz bakımını inceleyelim:

1. Yüzümüzü Temiz Tutalım.
İyi bir yüz temiz bir yüz demektir. Yale Üniversitesinden Dermatoloji profesörü ve Total Skin kitap yazarı Dr.David J.Leffel şunları söylemektedir: "Sabah ve akşam yüzünüzü saf ve hafif bir sabunla yıkayınız. İçinde kimyasal bileşikler barındıran(alkol ve parfüm gibi) ve cild için olumlu gibi görünüp’te bir çok maddeler ihtiva eden yüz temizleyicisinden uzak durunuz".
Alkol cildi kurutuyor ve ciltteki canlı hücreleri öldürüyor. Bu şekilde dışarıdan gelen zararlı bakterilerden korumasız etkilenebiliyor. Eğer ciddi bir kuru cildiniz yok ise o zaman nemlendirici de kullanmayınız. Cildiniz için zeytinyağlı saf bir sabun kullanabilirsiniz. Bizim önerimiz, hiçbir temizleyici losyon veya bakteri öldürücü ürün kullanmamanızdır. Gece yatmadan önce elma sirkesi ile yüzünüzü silin. Daha sonra suyla yıkayın ve yatın. Aynısını sabah kalkınca da yapın. Elma sirkesi, alkolden çok daha faydalı ve sağlıklı olacaktır.

2.Sıcak su ayarına dikkat!
Aşırı sıcak su ile cildinizdeki mikropları çabuk öldürebilirsiniz fakat bunu yapmakla kanın cilde doğru çabuk hareket etmesini sağlayarak leke bırakmasına kadar yol açabilirsiniz. Ayrıca bu cildinizde acıma hissi verebilir. Aşırı sıcak olmamak kaydıyla normal sıcak su ile yıkama yapıp daha sonra ılık suya geçerek yıkama işlemi sonlandırılabilir.

3.Peeling yapmayınız.
Peeling derinizi kazıyıp yeni derinin çıkmasını sağlamaktadır. Bu mantık olarak faydalı görülebilir ama aslında çok gereksiz bir uygulama olduğu tespit edilmiştir. UCLA medicine ve dermatolojik uzmanı olan Profesör Arnold Klein, bu tür uygulamaların gereksiz olduğunu ve cildimizin zaten her 5- 6 haftada bir yenilendiğini söylemektedir. Ayrıca devamlı peeling tedavisi cildimizi yıpratabilir. Bunun sinyalini uzman cilt hekimleri bildirmektedir.

4.Akıllıca tıraş olun.
Burada iki seçeneğiniz vardır. Ya büyümüş kılları düzelteceksiniz ya da tamamen cildinizi amiyane tabirle sinekkaydı yapacaksınız. Bu elbet sizin keyfinize bağlıdır. Sakalı olanlar sakalını düzeltmeli ve hoş bir görünüm kazandırmalıdır. Zevkiniz ince sakal modeli yapmak ya da sakal ile yüzde şekiller meydana getirerek imaj yenilemek ise buda sorun değildir. Sonuçta aynanın karşısında zaman geçirecek olan sizsiniz. Ya da devamlı berbere gidecek olan sizsiniz. Eğer ki tamamen sinekkaydı tıraşı yapmak istiyorsanız bunun en ideal zamanı duştan sonradır. Duş esnasında banyoda buharlaşan dumanlar yüzünüzü ve cildinizi yumuşatır. Bu aynı zamanda canlılık da kazandırır. Tıraş olurken size zorluk çıkarmaz. Uzmanlar tavsiye olarak en uygun zamanın buharlaşma zamanı olduğunu bildirmektedir. Tıraştan sonra krem ya da katkısız parfüm sürebilirsiniz. Fakat alkol içeren maddeleri kullanmamalısınız.

5. Cildinizi ovuşturmayın.
Cildinizle oynamayın, yarayı koparmayın ya da devamlı kaşımayın. Bunu yapmakla cildinizde akne çıkmasına ya da mikrop kapıp tahriş olmasına sebebiyet verebilirsiniz.
6.Doğru beslenin.
Beslenmenin yüzümüzün bakımıyla ne ilgisi var demeyin. Cildinizin güzelleşmesi ve insanlara hoş görünmesinin devamlı beslenme ile ilgisi olduğunu unutmayın. Hollanda ülkesinde 3 ayrı yaşam şartlarına maruz kalan insanlar ele alınmış. Bunların resimleri çekilmiş ve yüz cilt testleri yapılmış. İlginç olan köyde yasayan Hollandalı diğer şehirde yaşayan 2 Hollandalıdan daha iyi bir cilde sahip olmakla birlikte çekilen resim uzmanlara gösterildiğinde alınan cevapta ilginçti. Köyde yaşayan Hollandalının daha sıcak bakış sağladığı ve etkileyici bulduklarını belirtmişlerdir. Köydeki Hollandalının yüz bakımı için neler yaptığı araştırıldığında ise ortaya çıkan sonuç şudur: Taze ve biyolojik değeri yüksek doğal besinler tüketmek, devamlı hareket etmek çalışmak, sabah ve akşam yüzünü yıkamak. Kesinlikle hiç bir krem ya da losyon kullanmadığı açıklanmıştır.
Doğal gıdaları tüketmeye çalışın. Vitaminlerinizi dışarıdan almamaya özen gösterin. Meyve, sebze, salata, yoğurt ve süt ürünleri, yumurta, sebze yemekleri, tavuk ve balık etlerini tüketmenin yanı sıra kepekli ekmek, bal, çörek otu gibi sağlıklı gıdaların tüketilmesine özen gösterilmelidir. Cildin tazeliğini ve belki de düzensizliğini bozacak gıdalardan katı yağlı gıdalar, aşırı çikolata tüketme, asitli içecekler(kola gibi), aşırı tatlılar zarar verecektir. Bu tür yiyecekler ancak belli zamanlarda tüketilebilir. Her öğüne mutlaka sebze ile başlayınız. Örneğin öğle yemeğinde pilav ve et tüketecekseniz, önce karışık mevsiminde salata tüketin. Daha sonra ana menüye geçin.

7.Su için.
Derimiz gözeneklerden su kayıp etmektedir. Yaş ilerledikçe su kaybı çoğalır ve cildin yaşlanmasında bir diğer faktörü oluşturur. Su içmekten korkmayın çekinmeyin. Su içmenin iç organların temizliğinden cildin canlılığına kadar büyük faydaları olduğu bilinen bir gerçek. Burada günlük su ihtiyacımız karşılansın manasında söylemiyorum. Belki siz günde 3 litre günlük su ihtiyacınızı karşılıyorsunuzdur ama bunun belki sadece yarım litresi saf sudan oluşmuştur. Bu şekilde olmamalıdır. Saf su olarak günde 1- 2 litre su içmeye özen gösterin. Yaz dönemlerinde bu sayıyı yukarıya taşıyın.

8.Temiz havlu kullanın.
Yıkanmış bir yüzü havluyla kurulamanın ardından o havluda belki de arta kalan kalıntılar olabilir. Olma ihtimali oldukça düşüktür ve bu zararsızdır. Bundan dolayı uzmanların belirttiğine göre bir havlu 10 kere sadece yüz için kullanılabilir denilmiştir. Sadece havlu temiz ve steril bir ortamda muhafaza edilmelidir. Kesinlikle yüzünüz için ortak bir havlu kullanmayın. Bu isterse çok temiz gördüğünüz bir insan ya da sevgiliniz olsun. Burada taviz vermek yanlıştır. Başkasının cildi tamamen ters tepkili olabilir ve mikrop kalıntıları bırakabilir. Bunu siz dışarıdan anlayamazsınız ve siz iyi niyetle yüzünüzü kullanılmış havluyla sildiğinizde bulaşıcı mikrop geçebilir ve bu şekilde cildinizde problem yaşayabilirsiniz.
İdman seanslarında terinizi silmek için kullandığınız havluyu yıkamadan bir başka idmanda tekrar kullanmayınız.

9.Terledikten sonra yıkanın.
İdmandan sonra duş almayı tavsiye ederiz eğer bu mümkün olmuyorsa en azından idmandan hemen sonra sadece yüzünüzü yıkamaya çalışın. Çünkü kuruyan ter yüzünüzde mikroba davet çıkarmaktadır. Dışarıdan yabancı mikrobun yüzünüzde parti yapmasına izin vermeyin. Aksi takdirde teninizde bozulma görülebilir.

10.Güneşten korununuz.
Bir güneş ışığı gerçekten sizin katiliniz olabilir ve siz bunun hiç farkına bile varmazsınız. Bunu abarttığımı düşünmeyin. Bugün Avustralya’da ciddi bir şekilde çalışmaların yapıldığı bilinmektedir. Çünkü bilinçsizce güneş altında kalan insanların sayısı az değil. Yaz ayları açık renklerde elbise giymenin yanı sıra şiddetli güneşli mekanlardan uzakta durmak gayet olumlu davranış olacaktır. Güneşlenmeyi arzu edenler çok kısa bir süre güneş altında kalarak bronzlaşmanın azına razı olmalıdır. Çünkü güneşten gelen ışığın ne kadarı şiddetli ne kadarı az olduğunu siz ne güneşe bakarak nede güneşten gelen yakıcı ışığa bakarak anlayabilirsiniz. Yapacağınız tek şey güneşten korunmak için krem sürmek ve dengeli bir şekilde yavaş yavaş yanmaktır. 1. gün 10 dakika. 2. gün 20 dakika ve 3. gün aynaya geçin bakın. Ne kadar yanmışsınız ne kadar yanmamışsınız. Memnun kalmazsanız o zaman bir 30 dakika daha girin. Taki abartılı olmamak kaydıyla bronzlaşana kadar. Sürekli ve düzenli olarak güneş altında kalmak bir defada 2 saat güneş altında yanmaktan daha sağlıklıdır ve daha verimlidir. Beyaz tenlilerin bronzlaşma fikri tamamen sağlıksız olacaktır. Bembeyaz bir insanın bronzlaşması kimyası ve pigment değerleri açısından mümkün değildir. Deriyi yakarak ve hücrelere zarar vererek bronzlaşmaya gidilen yol’da deri kanseri riski ve çabuk yaşlanma riski kat kat artacaktır.

11.Solarium'u abartmayın.
Solarium normal güneşe nazaran daha çok UVA ışınları salgılamaktadır. Bu şekilde cilt kanseri olma ya da cildinizde tahriş gibi olumsuzlukları ortaya çıkarabilir. Bazıları bütün bir sene bronz kalmak için yaz ayları güneş ve kış ayları da devamlı solarium içerisinde ışınlara esir düşüyorlar. Bu yanlış bir karardır. Solarium yapıyorsanız normal olanına girin ve şiddetli ışınların yansıdığı kabinlerden kaçının. Ayrıca her hafta solariuma gitmek de çok anlamsızdır. bunu ayda 2 kere yapmak kafidir. Bu şekilde fazla sorun yaşamazsınız. Özellikle beyaz tenli şahıslar UVA ışınlarından en çok etkilenen şahıslardır. Dikkatli olunuz. Bizim önerimiz solariumu tamamen kaldırmanızdır. Yapılan bir araştırmaya göre, solariuma giden erkeklerin, 40’lı yaşlardan sonra yüz ciltlerinde çabuk buruşma ve kırışmalara rastlandığı bildirildi. Aynı durum, fazlaca güneş altında yanan erkekler içinde geçerlidir.

12.Cildinizi kontrol edin.
Eğer doğuştan ya da sonradan oluşan cilt bozuklukları varsa, örneğin ciltte oluşmuş lekeler ya da kızarıklık ya da benzeri durumlar söz konusu ise cilt doktorunuza gidip muayene olunuz. Tedavisi mümkün ise tedavi olunuz eğer mümkün değilse kendinize stres etmeyin. Unutmayın ki güzel yüz sadece cildi güzel olan insanlarda yer almıyor.

13.Uykunuzu yeterince alın.
Uyku platformuna geçildiğinde bütün vücut dinlendiği gibi cildinizde dinlenmektedir. Uykusuzluk sizi strese sokarak yüzünüzde aknelerin çıkmasına yol açabilir. Ya da uykusuz kaldığınız için devamlı esneyerek ve bunu her gün yaptığınızı düşünürsek cildinizde çabuk kırışmalar ortaya çıkabilir. Günlük aktif hareket içerisinde olmayan erkeklerin 7 saat uyumaları kafidir. Genç ve sporcuların ya da aktif hareket içerisinde hayatını geçiren erkeklerin 8- 9 saat uyumaları tavsiye edilir. Ne az uyumalı neden çok uyumalıdır. Unutmayın ki günde 11- 13saat uyku uyuyarak da cildinize zarar vermiş olursunuz. Yüzünüze su toplayabilir ve bu sık tekrarlanırsa yüzünüzde iltihaplanmalar başlayabilir. Uyku konusunu dengede tutmalısınız. Eğer günlük az hareket ediyorsanız, size 6 saat uyku yetebilir. Öğle vakti 1-2 saat uyumanız, hem cildinizi hemde vücudunuzu dinçleştirir.

14.Kötü alışkanlıklarınızdan vazgeçin.
Sigara insanı çabuk yaşlı gösterebiliyor. Cildin tahriş olmasında büyük rolü vardır. Sigara içen erkeklerin ayrıca yüz,el ve ağızlarında pis bir koku meydana gelir. Bu sigara kokusu her zaman iticidir. Sigara içen insanlara dahi itici gelir. Uzun süre sigara içen erkeklerin ellerinde ve yüzlerinde kırışmalar görülür. Eğer sigara vücuda iyi baskı yaptıysa ve vücut dengesini kayıp etmiş ise o zaman o erkeklerin yüzlerinde kırışmalar belirgin olur.
Alkol kullanımı sigara kullanımı kadar etkilidir. Özellikle sigara ve alkol bir erkeğin vücudunda yer edinmişse zaten ister istemez bu surete sirayet eder. Alkol kana çabuk karışır. Önemli enzimlerin çalışmasını engeller. Vitaminlerin vücut içerisinde bir süre çalışmasını engeller. Bu devrede cildi koruyan bazı vitaminlerin aktivasyonunu engellediği için o esnada eğer yüz kısmına bakteri bulaşmış ise ciddi manada yüzünüz etkilenir. Siz bunun farkına varamazsınız. İlerleyen zamanlarda yüzünüzde oluşan bazı aksaklıklarla bunu fark edersiniz fakat alkolden ileri geldiğini anlamazsınız ya da kabullenemezsiniz. Alkol içerek bedeninize ve diğer organlarınıza da zarar verdiğinizi unutmayın. Alkolün yüze temas olayını yukarıda açıklamıştık ona girmiyoruz.
Aşırı kafein alımı sonucu ciltte sertleşme ve kırışma ortaya çıkar. Bundan dolayı aşırı kahve ve çay tüketmek ya da kola içmek cildinize ve yüzünüze zarar verebilir. Bunun ölçüsü iyi bilinmelidir. Yoksa hiç kimse günde 5 çay bardağı Siyah çay içmekle cildine zarar vermiş olmaz. Fakat her gün 20 çay bardağı çay tüketmek doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Çünkü çayı siz arada değil, her zaman tüketebiliyorsunuz. Kahve içerisinde kafein oranı daha yüksek olması kahve tüketimini minimumda tutmanız gerektiği açıklanıyor. Kola içerisinde kafeinin yanı sıra fosforik asit bulunması cildinize iki kat zarar vereceği tahmin ediliyor. Bundan dolayı çay, kahve ve kola tüketimi dikkatli yapılmalıdır. Benim size özel tavsiyem, çay ya da kahve tüketirken mutlaka arada ya da sonra 1- 2 bardak su için. Bu şekilde diüretik etkisi ile cilt gözeneklerindeki kurululuğu ortaya çıkarmazsınız.

Genel olarak cildi hassas olan erkeklerin yukarıda saydığımız 14 maddelik yüz bakımına çok önem vermeleri gerekir. Maddeleri tam uygulamak zorundadırlar.
Akne ve Sivilce sorunu olanlar aşağıdaki ve yukarıda maddeleri uygulasınlar:

  1. Yüz temizliği: Elma sirkesi ile yüzünüzü temizleyin. Kesinlikle yüzünüze krem sürmeyin. Temiz bir havluyla yüzünüzü kurulayın.
  2. Kış ayları haftada iki kere ve yaz ayları haftada 3-4 kere banyo yapın.
  3. Günlük bolca yeşillik tüketin ve haftada mutlaka 2 kere balık yiyin.
  4. Asitli içeceklerden, yemeklerde siyah çay tüketmekten sakının. Akşam vakitleri yağlı gıda almayın ve cips, börek, çörek gibi gıdalardan uzak durun.
  5. Yastık kılıfını sürekli değiştirin veya yastığınıza temiz bir örtü serin. Her 3 günde bir olmak kaydıyla bu örtüyü temiz olanıyla değiştirin.
  6. Her gün bir kere olmak kaydıyla kaynamış bir kap su içerisine havluyla örterek sıcak suyun buharıyla yüzünüze terapi uygulayın. Kaynamış su içerisine lavanta ekleyin. Yaklaşık ara ara nefes alarak 5-8dk bu terapiyi uygulayın ve ılık suyla yüzünüzü yıkayın.
  7. Her gün 2 su bardağı kadar limonlu adaçayı için.
  8. Stres’ten ve günlük depresyondan uzak durun.
  9. Bu terapileri uygularken kesinlikle yüzünüze alkol sürmeyin. Herhangi bir antibiyotik kullanmayın veya başka bir . Sadece doğal olarak deneyin ve 10 gün sonra faydasına şahit olun. Sabırlı olun ve azimle bekleyin.

Yukarıdaki akne terapi uygulamalarını aynen harfiyen uyguladığınızda, sizde şaşıracaksınız. Neden mi bu kadar emin konuşuyorum? Çünkü bizzat ben kendim, 2 yıl larla terapi görmeme rağmen geçmedi ve bahsettiğim yöntemi uyguladığımda 1 ay sonra tamamen akneden kurtuldum ve bir daha da geri uğramadı. Geri dönmemesi için temizliğe devam etmek şarttır. Eğer akneler geri geliyorsa o zaman bedenimizde bir sorun var demektir. Detoks uygulamalı ve kanımızı temizlemeliyiz.
Hepinize Sağlıklı günler ve bakımlı yüzler diliyorum.
Kaynak:
Steve Mazzucchi’nin temiz yüz bakımı hakkında fikirlerinden faydalanılmıştır.
 
Bluetoooth

Bluetoooth

Üye
neyseki bronzlaşmayı sevmiyorum :tşk:
 


Üst Alt