Oruçlarımızı Neden Hicri/Ay Takvimine Göre Tutuyoruz?

Sponsorlu Bağlantılar

halukgta

halukgta

Üye
    Konu Sahibi
Oruçlarımızı Neden Hicri/Ay Takvimine Göre Tutuyoruz?
İslam ı yaşarken, her zaman bizlere öğretilenleri, ya da söylenenleri Kur’an ile sorgulamalıyız deriz. Bazı kardeşlerimiz ise sorgulamak insanı dinden çıkartır, din sorgulanır mı diye itiraz eder. Hâlbuki sorgulamak, kesin bilgi ile karşılaştırmaktır. Oda iman ettiğimiz Kur’an dır. Allah bile indirdiği ve uymamız gereken ayetleri, hemen körü körüne inanmamızı istemez, bizlerin ayetler üzerinde önce düşünmemizi, aklımızı kullanmamızı ister. Elbette bununda bir nedeni vardır. Eğer böyle yaparsak, doğru olduğundan emin olduğumuz bir şeyi, gerektiği gibi titizlikle yerine getirmemizi ve savunmamızı sağlar bu çabalarımız. BUDA BİZLERİN İMANININ, KALPLERİNE GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE YERLEŞMESİNE NEDEN OLUR. Bunu yapmadığımız takdir de, dine giren batıl ve hurafeyi din zannetmemiz kaçınılmazdır.

Bu düşünceler ışığında, günümüzde tartışılan bir konu hakkında, sizlerin düşünmenize vesile olmak istiyorum. Şöyle bir düşünceyi, tartışmaya açanlar var. “RAMAZAN ORUCUNU, NEDEN AY TAKVİMİNE YANİ HİCRİ TAKVİME GÖRE TUTUYORUZ. GÜNEŞ TAKVİMİNE YANİ MİLADİ TAKVİME GÖRE TUTUP, SABİTLESEK DAHA İYİ OLMAZ MI? ÇÜNKÜ ALLAH ORUCUNUZU, AY TAKVİMİNE GÖRE TUTUN DEMİYOR KUR’AN DA.”

Aslında son kısımda söylenen doğru, Allah orucunuzu, ayın ismi olan Ramazan ayına gelince, o ayı oruçlu geçirin diyor. Çünkü Kur’an güneşten ve aydan bahsederken, onlar bir hesaba göre hareket ederler diyerek, ikisinin de bizler için, günleri, ayları belirleyen zaman ölçüsü olduğunu söylüyor. Gelin bu konuyu, Kur’an ın verdiği bilgiler ışığında, düşünerek, aklımızı kullanarak anlamaya çalışalım. Önce konuyla ilgili ayetleri yazalım.

Bakara 185: Ramazan o aydır ki; insanlara kılavuz olan, iyi-kötü ayrımıyla hidayetten kanıtlar getiren Kur'an, onda indirilmiştir. O HALDE BU AYA ULAŞANINIZ ONU ORUÇLU GEÇİRSİN….(Yaşar Nuri meali)

Rahman 5: GÜNEŞ VE AY BİR HESABA GÖRE HAREKET ETMEKTEDİR. (Diyanet meali)

Enam 96: Allah, sabahı aydınlatandır. O, geceyi dinlenme zamanı, GÜNEŞ VE AYI VAKİTLERİN TAYİNİ İÇİN BİRER HESAP ÖLÇÜSÜ KILANDIR. İşte bu, güçlü olan ve her şeyi pekiyi bilen Allah'ın takdiridir. (Bayraktar Bayraklı meali)

Dikkat ettiyseniz, Allah o gün kullanılan takvimde, ayın ismi olan Ramazan ayından bahsedilerek, Kur’an ın bu ayda indirilmeye başlandığını söylüyor ve bu aya erişen, onu oruçlu geçirsin diyor. Dikkat ederseniz hangi takvim olduğu konusundan bahsedilmiyor. Diğer iki ayette ise, güneşin ve ayın, bir hesaba göre hareket ettiğinden bahsederek, ikisinin de vakitleri tayin için, zaman ölçüsü olduğu bilgisini veriyor. Konuyu daha iyi anlayabilmek için, Kur’an dan araştırmaya devam edelim.

Bakara 189: Sana, hilâl şeklinde yeni doğan ayları sorarlar. De ki: ONLAR, İNSANLAR VE ÖZELLİKLE HAC İÇİN VAKİT ÖLÇÜLERİDİR. ( Diyanet vakfı meali)

İşte bu ayette Allah, aslında bizlere çok önemli bir bilgi veriyor ve de yol gösteriyor. Tabi düşünen, aklını kullanan kulları için. Allah özellikle ay takviminden bahsederek, bu takvim sizlerin Hac aylarını tespitiniz için önemlidir diyor. Yani Hac aylarını, bu kelimeyi özellikle kullanıyorum, çünkü Allah Bakara 197. ayetinde, HAC BİLİNEN AYLARDADIR der. Ama bizler günümüzde, ne yazık ki HACCI zilhiccenin birkaç gününe sıkıştırarak, Müslümanları çok büyük zorluklarla karşı karşıya gelmesine neden olmuşuz. Allah Bakara suresi 189. ayetinde, Hac aylarında Hac ibadetimizi, AY takvimine göre özellikle yerine getirmemizi emretmiştir.

Peki, Allah bunu neden emretmiş olabilir? Bildiğiniz gibi Güneş takvimi sabittir ve Ay takvimi güneş takvimine göre 11 gün önce gelir. Ay takvimi sabit değil hareketlidir. Ay takviminde aylar tüm mevsimleri dolaşır. Bundan dolayıdır ki, Allah özellikle tüm dünya Müslümanlarının, ülkelerinin hava şartlarını da düşünerek, Hac aylarının her mevsimi dolaşmasından dolayı, adaletin sağlanması adına, Hac ibadetimizi AY TAKVİMİNE BAĞLAMIŞTIR.

Şöyle bir soru sorabilirsiniz. Çok doğru Allah, Hac vakitlerini Ay takvimine bağlamış, ama Oruç konusunda böyle bir hüküm vermemiş diyebilirsiniz. Yani Oruç konusunda, Güneş takvimini kullanabiliriz diyenler var. Değerli din kardeşlerim, Allah bazı konularda bizlere yol gösterir ve bakalım gösterdiğim yolu, farklı yaşantılarında, konularda kullanacaklar mı diye de, diğer konuların hayata geçirilmesini bizlere özellikle bırakır. Bu konuyu daha iyi anlayabilmemiz için, Kur’an dan sizlere iki farklı örnek vermek istiyorum.

Allah Cuma salâtı, toplu ibadet, yani Cuma namazı konusunda emrini verir, ama bunun hangi gün yapılacağını söylemez, çağrıldığında gidilmesini bildirir. Bu ayeti yerine getirebilmek için, ayetin indiği günlerde Allah ın elçisi ve ashabı, bir araya gelmişler. Yahudiler haftalık toplu ibadetlerini cumartesi, Hıristiyanlarda Pazar günü yaptıkları için, Müslümanların Cuma günü yapmasının daha uygun olduğuna karar verilmiş. Ama her ne hikmetse, bu konuda aynı itiraz yapılmıyor ve Cuma günü yaptığımız toplu namazı, Perşembe günü yapalım, hangi gün yapılacağı Kur’an da yok demiyorlar.

İkinci örneğe gelince. Yine Allah haram ayların, bir yıl içinde dört ay olduğunu bildirmiş Kur’an da, ama hangi aylar olacağını belirlemeyip, o günkü toplumun birlikte karar vermesini istemiştir. Tabi Haram ayların ne maksatla, Allah ın emrettiği konusunu da doğru anlamalıyız. Ama bu emrin sulandırıldığını, sayısını sabit tutup, işlerine geldiği gibi yerlerini değiştirmelerine, Allah kızıyor ve bunu sakın yapmayın diye uyarıyor Kur’an da.

Bu bilgilerden sonra, gelelim asıl konumuza. Allah Hac konusunda özellikle Ay takvimini kullanmamızı istemesinin nedenini söylemiştik. Tüm mevsimi dolaşarak, dünyada yaşayan tüm Müslümanların adaletli bir şekilde, her mevsimde Hac görevini yapmaları adınaydı. Bir Müslüman ın önünde, Allah ın böyle bir örneği dururken, sizce Oruç konusunda farklı bir takvimi kullanması mümkün mü? Allah ın elçisi ve ashabı, elbette bu örnekten yola çıkarak, kendilerinin Oruç konusunda da, Ay takvimini kullanma kararı aldıkları çok açıktır. Onun içindir ki, oruçlarımızı güneş takvimine göre sabitleyelim demek, asla dünya Müslümanları adına, mevsim farklılıklarından dolayı adaletli olmayacaktır. Bu ve buna benzer konularda, tüm Müslümanların birlikte hareket etmesi de çok önemlidir. Yani biz ülke olarak, oruçlarımızı güneş takvimine sabitliyoruz demek yanlış olur.

Bu konuda şunu da belirtmek isterim. Güneş takvimi çok daha hassas ve daha teknik bilgiler gereken bir takvimdir. SIRASI GELMİŞKEN SÖYLEMEK İSTERİM. DAHA HASSAS VE BİLİMSEL ÖLÇÜLERLE HESAPLANDIĞI İÇİN, HESABI ZOR OLDUĞUNDAN, KARIŞIKLIK OLMAMASI VE DÜNYA MÜSLÜMANLARI ARASINDA, DAHA KOLAY BİRLİKTELİK SAĞLANMASI ADINA, AY TAKVİMİNİN DİNİ KONULARDA KABUL EDİLMİŞ OLMASI, KUVVETLİ MUHTEMELDİR. Çünkü ay takviminin takibi, gözlemleyerek yapılabiliyor. Yeni ayın ilk günü, hilalin görülmesiyle başlar.

Bu konuda söylememiz gereken çok önemli bir konuda, güneş takviminin genel hayatımızda, günümüzde asla vazgeçilemez bir takvim oluşudur. Çünkü ilmin gelişmesiyle, ayların ve yılların çok daha hassas tespiti, güneş takvimiyle sağlanmıştır. Güneş takvimiyle bir yılın 365 gün 6 saat olduğu, çok ince detayları ile hesaplandığı halde, ay takvimiyle bu ince hesap yapılamadığından, ay takvimi, 354 gündür. Yani güneş takviminden 11 gün eksiktir.

Sonuç olarak, şunu söylemek isterim. Hac görevimizi ve Ramazan oruçlarımızı tutarken, Ay takviminden istifade etmemiz, dünya Müslümanları arasında daha adaletli olacağı, çok açık anlaşılmaktadır. Bu konuda tartışmanın da akılcı olmayacağını, Kur’an dan aldığım örneklerden yola çıkarak söyleyebilirim.

Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK




 


MAERKEK

MAERKEK

Moderator
Bu konu merak ettiğim bir konu idi . Girişteki paragraf dikkatimi çekti . Allah ayetlerine körü körüne bağlanmamızı istemez ... İşte bir müslümanın sahip olması gereken bakış açısı , kabulleniş şekli .
 
vedat1966

vedat1966

Üye
Kuran'da yer almayan hususlar için Peygamber efendimizin yaşantısına bakmak ve sünnetini uygulamak kafidir.

Ama siz ve sizin gibiler sünneti yok saymaya çalıştığınız için kafa karıştırmak için bir sürü açıklama yapıp laf kabalıklığı içinde Sünnet'in bahsine yer vermezsiniz.

Siz Efendimizi sevmeseniz de bizler seviyoruz.
 
  • Beğen
Tepkiler: Baydırman, MAERKEK ve PALA.
MAERKEK

MAERKEK

Moderator
Kuran'da yer almayan hususlar için Peygamber efendimizin yaşantısına bakmak ve sünnetini uygulamak kafidir.

Ama siz ve sizin gibiler sünneti yok saymaya çalıştığınız için kafa karıştırmak için bir sürü açıklama yapıp laf kabalıklığı içinde Sünnet'in bahsine yer vermezsiniz.

Siz Efendimizi sevmeseniz de bizler seviyoruz.
Katılıyorum peygamber efendimiz sizin dediğinize göre Allah' ın bazı belirlemediği kullarının idaresine bıraktığı kararlar hakkında en doğru , en net , en yararlı karaı vermiştir . Biz o ne yaptı isek onu yaparız bu durumlarda . Ahzab suresi 33/4-5 inceleyin . Peygamber edendimizin hayatında uygulamasına bakın ve biz ümmetine nasıl yol göstermiş görün .
 
  • Beğen
Tepkiler: Baydırman ve vedat1966
hançer

hançer

Üye
Her şey bir kenara İslam hakkında düşüncelerim gün geçtikçe değişiyor. Hz Muhammed zamanında köleliğin normal bir şeymiş gibi karşılanmasına akıl sır erdiremiyorum. Madem İslam eşit bir yaklaşımı savunuyor o zaman neden köleliği normal bir şeymiş gibi karşıladı. Dinlerin insanları sistematik bir şekilde yönetmek amacıyla oluşturduğu fikri incelenmeli. Bir yaratıcı var ise ( bu ayrı bir konudur kendimce yok saymıyorum) ve yaratıcı İslamı din olarak kabul etmemizi istiyorsa bu din mutlak doğru olmalı. Mantıksız hiçbir şey olmamalı. Çevremdeki arkadaşlarıma bakınca adamlar sorgulamaktan korkuyorlar. Böyle kişilerin sorgulamadan bir şeye inanması ne kadar doğru olur bu tartışılmalı. Çok sığ bir şey bu. ülkenin büyük bir kısmı böyle.
 
Mesut Aktaş

Mesut Aktaş

Co-Admin
Her şey bir kenara İslam hakkında düşüncelerim gün geçtikçe değişiyor. Hz Muhammed zamanında köleliğin normal bir şeymiş gibi karşılanmasına akıl sır erdiremiyorum. Madem İslam eşit bir yaklaşımı savunuyor o zaman neden köleliği normal bir şeymiş gibi karşıladı. Dinlerin insanları sistematik bir şekilde yönetmek amacıyla oluşturduğu fikri incelenmeli. Bir yaratıcı var ise ( bu ayrı bir konudur kendimce yok saymıyorum) ve yaratıcı İslamı din olarak kabul etmemizi istiyorsa bu din mutlak doğru olmalı. Mantıksız hiçbir şey olmamalı. Çevremdeki arkadaşlarıma bakınca adamlar sorgulamaktan korkuyorlar. Böyle kişilerin sorgulamadan bir şeye inanması ne kadar doğru olur bu tartışılmalı. Çok sığ bir şey bu. ülkenin büyük bir kısmı böyle.
Öyle bir yaklaşım mevcut değildir, doğru kaynaklardan faydalanarak köleliğin bitirilmesi için neler yapıldığı hususunda bilgi alınabilir.
 
  • Beğen
Tepkiler: MAERKEK
hançer

hançer

Üye
Ne yazi ki böyle bir yaklaşım mevcuttur. Günümüzdeki kapitalist sistem gibi sadece iyileştirilmeler yapılmıştır. Köle Azad etmek gibi. Kölelik İslamda kötü bir şey olarak görülmemiştir. Hali hazırda kölelik İslamda yasal sayılmış mal alıp satar gibi kullanılmıştır.
 
MAERKEK

MAERKEK

Moderator
Örnek isterim , köleler kim kullanmış , kim satmış merak ederim ? İslamiyetten sonra .
 
hançer

hançer

Üye
İslama göre kölelerin statüsü dahi vardır. Kınn, mükateb, müebbet vb.
 
Mesut Aktaş

Mesut Aktaş

Co-Admin
Ne yazi ki böyle bir yaklaşım mevcuttur. Günümüzdeki kapitalist sistem gibi sadece iyileştirilmeler yapılmıştır. Köle Azad etmek gibi. Kölelik İslamda kötü bir şey olarak görülmemiştir. Hali hazırda kölelik İslamda yasal sayılmış mal alıp satar gibi kullanılmıştır.
Bu gerçek değildir sizin görüşünüzdür, bilgi çağındayız günümüze kadar ulaşan bilgi belge mevcuttur. Benim kalkıp bir belge veya bir kitap önerme durumum da mevcut değildir herkes amel ettiği şekilde yaşar ve öyle hesap vaktinde sual edilir.
İyi forumlar dilerim.
 
hançer

hançer

Üye
Örnek isterim , köleler kim kullanmış , kim satmış merak ederim ? İslamiyetten sonra .
İslamiyete sonrada devam etti bu (hz Muhammed'e sonra) sanırsam 19.yy'da bitti, 20'de de olabilir. Günümüzde de modern kölelik var :)
Bu gerçek değildir sizin görüşünüzdür, bilgi çağındayız günümüze kadar ulaşan bilgi belge mevcuttur. Benim kalkıp bir belge veya bir kitap önerme durumum da mevcut değildir herkes amel ettiği şekilde yaşar ve öyle hesap vaktinde sual edilir.
İyi forumlar dilerim.
Teşekkür ederim. Bu benim görüşümdür kesinlikle. bunun da dayanağı elbette vardır. Bilgi çağındayız sonuçta elimizde yüzlerce materyal ve enstrüman var. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu aklımızla mamtığımızla sorgulayabiliriz. Bunu gerçekten yapabiliyorsak ve benimsesebiliyorsak doğru bir yolda ilerliyoruz demektir. Daha derin bir şekilde araştırmanın dileğiyle. Ben de buna devam. Edeceğim.
 
PALA.

PALA.

Üye
İslamiyete sonrada devam etti bu (hz Muhammed'e sonra) sanırsam 19.yy'da bitti, 20'de de olabilir. Günümüzde de modern kölelik var :)
Bilal Habeşi kimdir bilirmisin ? Ailecek köle idi ve peygamberimiz sayesinde özgürlüğüne kavuştu.
İslam insanların onuruna çok saygı duyan bir inanıştır. ABD de nigga diye birbirini aşalayanlardan çağdaşlık öğrenilemez.
 
hançer

hançer

Üye
Bilal Habeşi kimdir bilirmisin ? Ailecek köle idi ve peygamberimiz sayesinde özgürlüğüne kavuştu.
İslam insanların onuruna çok saygı duyan bir inanıştır. ABD de nigga diye birbirini aşalayanlardan çağdaşlık öğrenilemez.
Bilal habeşi kimdir bilirim evet kölelikten Azad edilen kölelerden biri peki ya diğerleri. Bilal habeşi'nin sesi iyi olduğu için Azad oldu; bir insan olduğu için değil. Köle Azad etmek mi çözüm:) elimde bir mal var ve bunu bağışlıyorum, bu bir ürün. Bağışlarsam sevap kazanırım bağışlamazsam da bir şey kaybetmem, benim malım sonuçta kim ne diyecek bu gayet sıradan bir olgu. Ayet hadisi şerifleri inceleyelim örn.:hz. cerîr (radıyallahu anh) anlatıyor: "resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "hangi köle kaçarsa, bilsin ki ondan zimmet (garanti) kalkmıştır, dönünceye kadar namazı kabul edilmez." [müslim, imân 122-124, (68, 69, 70); ebu dâvud, hudûd 1, (4360); nesâî, tahrimu´d-dem 12, (7, 102).][24]

Ve yine
herhangi bir köle efendilerinden kaçarsa, onlara tekrar dönünceye kadar küfre girmiş olur" (müslim, iman, 122).
Gibi gibi gibi

Bunlar hakkında fikirleriniz ne?
Öncelikle şu soruyu sorayım. Köleliği doğru buluyor musunuz?
 
PALA.

PALA.

Üye
@hançer bu hadislerin ne derece doğru olduğu ayrıca tartışılır.
Biz burada peygamber ve Kuran ne diyorsa ona uymalıyız.
Kuranda böyle bir tanım var mı ? Yada peygamberimiz bunu kendisi söylemiş mi ?
İslamda böyle çelişki yoktur. Ancak şunu belirteyim savaşlarda alınan bazı esirler vardır.
Öncelikle şu soruyu sorayım. Köleliği doğru buluyor musunuz?
Allah hiç kimseyi köle olarak yaratmamıştır. Sadece hayvanları hizmet için vermiştir onlarada kötü davranmak günahtır.
 
hançer

hançer

Üye
@hançer bu hadislerin ne derece doğru olduğu ayrıca tartışılır.
Biz burada peygamber ve Kuran ne diyorsa ona uymalıyız.
Kuranda böyle bir tanım var mı ? Yada peygamberimiz bunu kendisi söylemiş mi ?
İslamda böyle çelişki yoktur. Ancak şunu belirteyim savaşlarda alınan bazı esirler vardır.

Allah hiç kimseyi köle olarak yaratmamıştır. Sadece hayvanları hizmet için vermiştir onlarada kötü davranmak günahtır.
Din konusunda geniş olduğumu söyleyebilirim. Arapça öğrendiğim bile olmuştur. Her konuda bir şeyler öğrenmeyw çalışıyorum. Neyse konumuz bu değil. Ayetler kuranda geçen ayetler inceleyebilirsiniz. Daha önce kölelik normal bir şey olarak bana anlatılıyordu. Bunları halihazırda karşımdaki insanlardan öğrendim(dinle ciddi ilgilenenlerden) . Kuranda da geçiyor. Mesele burada benim bu fikre karşı tez oluşturmam değil. Bu nihayetinde yanlış bir şey de olabilir. Bunu gerçekten sorgulaman önemli benim için Sinan yüksel. Elinde onlarca veri var araştır, incele. Doğru mu yanlış mı bak. Nihayetinde sorgula.
 
Symbianist

Symbianist

Üye
Sorgulamak isterse insan çok şey var sorgulayacak. İnanç bir tercih meselesidir bana göre. Dayatma zorunlulukla olmaz. Fikri planda inanmak istemediğine yine de inanmaz ki insan.

İnanmak kolay olanı. İnanmamak daha zor. İşte orada cevap arayışları başlıyor ve intihara kadar bile gidenler var. Çünkü biz insanlar olarak basit varlıklarız ve bazı şeyleri bilimle veya herhangi maddi unsurla açıklamaya kudretimiz yok. Daha dünyadan aya gidildiğine dair şüpheler konuşuluyor ki evrende neler neler var. Bu uzakta bir gezegeni hiç görmediğimiz halde hayal etmek gibi bir şey. Orada var ama nasıl bilmiyoruz. Mesela NASA Mars'ı anlatıyor. İnanmak insanın kendisine kalmış. Hiç gitmemiş de olabilirler. Din konusunda da anlatıldığı kadarını hayal etmeye çalışıyor, aklımızın almadığında da tıkanıyoruz. İşte orada güven ve devamında iman devreye giriyor. Şüphe edersen cüz'i iradenle sen bulmaya çalışacaksın ya da güvenip bulduğunu iddia edene veya edenlere inananacaksın. Her dinde olduğu gibi bazı şeyleri sorgulamak günah kabul edilir zaten.

Yani dediğim gibi bence vicdani bir tercih meselesi.
 
  • Beğen
Tepkiler: PALA.
hançer

hançer

Üye
Gerçekten bir şeye inanıyorsak bunu tam manasıyla yapmamız gerekiyor. Ülkedeki insanların halini görüyorsunuz. Çoğu Müslüman fatiha oku desen, sübhanekeyle başlar. Neden Müslüman bunlar peki? Gerçekten sorgulayıp doğru buldukları için mi? Hayır yaşadıkları toplum nedeniyle. Ailesi tarafından öyle yetiştirildikleri için. Ailesi tarafından öyle gördükleri için. Bu adamlar hiristiyan bir toplumda doğmuş olsalardı Müslüman olurlar mıydı? Sorgularlarsa beli evet.
Sorgulamak isterse insan çok şey var sorgulayacak. İnanç bir tercih meselesidir bana göre. Dayatma zorunlulukla olmaz. Fikri planda inanmak istemediğine yine de inanmaz ki insan.

İnanmak kolay olanı. İnanmamak daha zor. İşte orada cevap arayışları başlıyor ve intihara kadar bile gidenler var. Çünkü biz insanlar olarak basit varlıklarız ve bazı şeyleri bilimle veya herhangi maddi unsurla açıklamaya kudretimiz yok. Daha dünyadan aya gidildiğine dair şüpheler konuşuluyor ki evrende neler neler var. Bu uzakta bir gezegeni hiç görmediğimiz halde hayal etmek gibi bir şey. Orada var ama nasıl bilmiyoruz. Mesela NASA Mars'ı anlatıyor. İnanmak insanın kendisine kalmış. Hiç gitmemiş de olabilirler. Din konusunda da anlatıldığı kadarını hayal etmeye çalışıyor, aklımızın almadığında da tıkanıyoruz. İşte orada güven ve devamında iman devreye giriyor. Şüphe edersen cüz'i iradenle sen bulmaya çalışacaksın ya da güvenip bulduğunu iddia edene veya edenlere inananacaksın. Her dinde olduğu gibi bazı şeyleri sorgulamak günah kabul edilir zaten.

Yani dediğim gibi bence vicdani bir tercih meselesi.
Dinde sorgulamak kısmının günah olması ne kadar mantıklı. İslam dini bir yandan oku derken bir yandan da sorgulama diyor. Bu bile ironi
Bir ilahi gücün olduğunu doğru bulman kesinlikle mantıksız değil. Evrenenin özüne indiğinde temeldeki şeyin elbette bir açıklaması olmalı sana katılıyorum. Mesele din yaratıcı değil.
Gerçekten bir şeye inanıyorsak bunu tam manasıyla yapmamız gerekiyor. Ülkedeki insanların halini görüyorsunuz. Çoğu Müslüman fatiha oku desen, sübhanekeyle başlar. Neden Müslüman bunlar peki? Gerçekten sorgulayıp doğru buldukları için mi? Hayır yaşadıkları toplum nedeniyle. Ailesi tarafından öyle yetiştirildikleri için. Ailesi tarafından öyle gördükleri için. Bu adamlar hiristiyan bir toplumda doğmuş olsalardı Müslüman olurlar mıydı? Sorgularlarsa beli evet.

Dinde sorgulamak kısmının günah olması ne kadar mantıklı. İslam dini bir yandan oku derken bir yandan da sorgulama diyor. Bu bile ironi
Bir ilahi gücün olduğunu doğru bulman kesinlikle mantıksız değil. Evrenenin özüne indiğinde temeldeki şeyin elbette bir açıklaması olmalı sana katılıyorum. Mesele din yaratıcı değil.
Aklımızı yeteri kadar kullandıktan sonra aklımızın tıkandığı yeri düşünürüz. Lakin aklımızın tıkandığı yer bu olmamalı, bu kadar kolaya kaçmamalıyız. Diğer canlılardan farklıyız düşünebiliyoruz.
Ayrıca '' inanmak kolay olanı; zor olan düşünmek. ''
 
PALA.

PALA.

Üye
Elinde onlarca veri var araştır, incele. Doğru mu yanlış mı bak. Nihayetinde sorgula.
Bu bir süreçtir, islam geldiği vakitlerde oldukça yaygındı kölelik ama günümüzde kölelikte cariyelikte yok.
Kimseyide zorla köle yapma hakkı islamda verilmemiş ama bazı durumlarda takaslar olmuştur, genelde savaşlar.
Dinde sorgulamak kısmının günah olması ne kadar mantıklı.
Kuran bir bilim kitabı değil, ilim kitabıdır, yasaları değiştirilemez biat kültürü vardır.
Bir kısmını red etmek ile tamamını red etmek aynı şeydir.

Bana sorarsanız bir sürü farklı meal var anlamadığımız yerlerde tefsirler ile kafa yorulmalıdır.
Ateist düşünce aslında işin kolayına kaçıyor. Allah yoktur deyip buna bilimsel kılıf arıyor, buluyorlar.
Halbuki bunlar böyle birkaç kelamlık basit mevzular değil çok ciddi konulardır.

Diğer bahsettiğinize gelirsek ülkemizde anne - baba müslümanlığı yaygın, bunun sonucuda sorgulama yapılmaz pek.
Aynı durum amerikada doğmuş hristiyanlar içinde geçerli içlerinden çok azı islamı seçerler.
 
  • Beğen
Tepkiler: Symbianist
Symbianist

Symbianist

Üye
Gerçekten bir şeye inanıyorsak bunu tam manasıyla yapmamız gerekiyor. Ülkedeki insanların halini görüyorsunuz. Çoğu Müslüman fatiha oku desen, sübhanekeyle başlar. Neden Müslüman bunlar peki? Gerçekten sorgulayıp doğru buldukları için mi? Hayır yaşadıkları toplum nedeniyle. Ailesi tarafından öyle yetiştirildikleri için. Ailesi tarafından öyle gördükleri için. Bu adamlar hiristiyan bir toplumda doğmuş olsalardı Müslüman olurlar mıydı? Sorgularlarsa beli evet.

Dinde sorgulamak kısmının günah olması ne kadar mantıklı. İslam dini bir yandan oku derken bir yandan da sorgulama diyor. Bu bile ironi
Bir ilahi gücün olduğunu doğru bulman kesinlikle mantıksız değil. Evrenenin özüne indiğinde temeldeki şeyin elbette bir açıklaması olmalı sana katılıyorum. Mesele din yaratıcı değil.

Aklımızı yeteri kadar kullandıktan sonra aklımızın tıkandığı yeri düşünürüz. Lakin aklımızın tıkandığı yer bu olmamalı, bu kadar kolaya kaçmamalıyız. Diğer canlılardan farklıyız düşünebiliyoruz.
Ayrıca '' inanmak kolay olanı; zor olan düşünmek. ''


Ben de bazen İslam dininde bazı şeylerin sonradan getirildiğini ve zorlaştırma amacında olunduğunu zaman zaman düşünüyorum. Yanlış biliyorsam düzeltin ama Kur'an'da da çoğu yerde "Akletmez misiniz?" şeklinde geçiyormuş. Bildiğim kadarıyla Peygamberimiz de düşünme konusuna çok önem vermiş.

Sorgulamak yanlış değil. Çoğu insan da sorguluyor zaten ama inançlar açmazlarla dolu. Dinlerin yasaklarının olması ve sorgulamaya engel olmaya çalışması da normal bence. Öyle olsa inanç, din olmaz akım gibi bir şey olurdu. Doğruluk yanlışlık ayrı mesele tabi.
 
hançer

hançer

Üye
Bu bir süreçtir, islam geldiği vakitlerde oldukça yaygındı kölelik

Bana sorarsanız bir sürü farklı meal var anlamadığımız yerlerde tefsirler ile kafa yorulmalıdır.
Ateist düşünce aslında işin kolayına kaçıyor. Allah yoktur deyip buna bilimsel kılıf arıyor, buluyorlar.
Halbuki bunlar böyle birkaç kelamlık basit mevzular değil çok ciddi konulardır.

Diğer bahsettiğinize gelirsek ülkemizde anne - baba müslümanlığı yaygın, bunun sonucuda sorgulama yapılmaz pek.
Aynı durum amerikada doğmuş hristiyanlar içinde geçerli içlerinden çok azı islamı seçerler.
kölelik üzerine daha fazla yazmak istemiyorum açık bir şekilde ayeti kerime ile bunu gösterdiğimi düşünüyorum. Size bu yanlış geliyor ama inanmak istemiyorsunuz psikolojik bir şey bu.
ayeti kerimenin yorumlanması ile ilgili şunu söyleyebilirim. Verdiğim ayeti kerimelerin farklı bir şekilde tefsir edilmesine denk gelmedim. Bir kaç yüzyıl önce dünya düzdür denilieken kuranda da dünya düz deniliyor denip, günümüzde yuvarlaktır denilince de aslında yuvarlak denmek istemiş gibi değil bu. Detaylı araştırmanızı öneririm.
Ateistlik kavramına gelince ateistler metafizik her şeyi yok sayar. Ben şu anda din üzerinde duruyorum yaratıcı yok demedim zaten. İşin kolayına kaçamıyorum bir şüpheniz olmasın.
 
Son düzenleme:


Üst Alt