İhtiyar007
Üye
Microsoft ve Nokia'nın akıllı telefon pazarındaki stratejik işbirliği başarı getirecek mi?
Bundan 6 yıl geçmişe gidelim. Nokia hem akıllı hem akılsız(!) telefon pazarının ezici lideri durumundaydı. Özellikle zaten az sayıda olan akıllı telefon pazarında Symbian işletim sistemi ile çok başarılı modeller ile piyasanın hakimiydi. Windows Mobile işletim sistemi ise Symbian'ın rakibi konumunda görünen fakat gerçek anlamda olamayan bir konumdaydı.
İşte bütün her şey Steve Jobs'ın çıkıp ilk iPhone ve iOS işletim sistemini tanıttığı gün değişti. Başlarda Nokia o müthiş pazar payı ve fanatik kullanıcılarına güvenerek çok da ciddiye almadıApple tehdidini. Fakat teknoloji meraklısı birçok kişi Apple'ın iPhone hamlesi ile akıllı telefon teknolojisini en az 3 yıl öteye taşıdığının farkındaydı.
İlk başlarda MMS atamıyor, radyosu yok gibi komik eleştirilerle saldıran Nokia fanları birkaç yıl içerisinde iPhone'a boyun eğmek zorunda kaldılar. Bu dönem içerisinde gerek işletim sistemini gerek donanımını güçlendiren Apple rakiplerini bir adımdan çok daha öte ilerisindeydi her yönden.
Arama motorunun halen kralı olan Google bir atak ile iOS'a rakip Android işletim sistemini çıkardı ve değişimin 2. aşamasına geçilmiş oldu. Günden güne gelişen bu iki işletim sisteminin karşısında Symbian iyice gözden düşmeye başladı. Hatta karşılaştırıldığında artık Symbian akıllı telefon işletim sistemi bile sayılmayacak durumdaydı. Yine bu yarışta Microsoft, Windows Mobile 6 ile beklenileni veremedi ve iyice gözden düştü.
Birçok kullanıcı artık Microsoft'un sadece masaüstü pazarında var olabileceğine inanırken, Microsoft uzun süren geliştirme çalışmalarına başladı ve Windows Phone 7 işletim sistemi ile tekrar pazara döndü. Aslında bu adım daha sonra atılacak büyük adımın bir provası niteliğindeydi. Gerek farklı arayüzü, gerekse performansı ile az sayıda kullanıcısının ve teknoloji editörlerinin gözüne girmeyi başardı. WP7'nin tabii ki rakiplerine göre eksikleri çoktu. Uygulama sayısı, işletim sistemindeki eksiklikler gibi şeyler her ne kadar rekabete uygun gibi görünmese de yüksek performansı ile ileride olacaklar için iyi sinyaller veriyordu.
İşte tam bu dönemde Nokia artık deyim yerindeyse sürünmekte olan Symbian'a bir alternatif aramak için kolları sıvadı. Kaybettiği pazar payı Nokia'nın gözünü korkutuyordu. Kendi işletim sistemini geliştirmeyi denese de iOS ve Android ile rekabet edebilecek bir işletim sistemi yaratamadı. Sonunda bir karar vermesi gerekiyordu; ya Android ya Windows Phone.
İşte bu ayrımda Nokia tercihini Windows Phone'dan yana kullandı. Bundaki nedenlerden en büyüğü tabii ki CEO'su Stephen Elop'un eski bir Microsoft yöneticisi olmasıydı. Android eko-sistemine çok da sıcak bakmayan Stephen Elop,Microsoft'un mali yardım teklifine hayır diyemedi ve böylelikle uzun süre sürecek olan Nokia-Microsoft kardeşliğibaşladı.
İlk günden itibaren çok fazla özelleştirmeye izin vermeyen Windows Phone işletim sistemine rağmen kendi uygulamaları ile farklı bir yer edineceğini belirten Nokia, harita uygulamaları, kamera uygulamaları gibi uzman olduğu alanlarda yazılım takımı ile kullanıcılarına farklılık sunmak adına adımlar attı.
Windows Phone ailesine Lumia kod adını takan Nokia, Lumia 800 ile piyasaya girdi. WP7'nin mevcut eksiklikleri Lumia 800'in yüksek satış rakamlarına ulaşmasını engelledi. Ama yine de Nokia ve Microsoft bu adımıyla birçok teknoloji editörü tarafından beğeni kazandı ve ileride gelecek ürünler için iyi bir referans oldu.
Nokia bunun ardından Lumia 900'ü piyasaya çıkarsa da yine de beklenen satış rakamlarını yakalayamadı. Aslına bakarsanız gerek Nokia gerekse Microsoft ortak çalışmalarının ilk günlerinden itibaren hep bir sonraki WP jenerasyonu olan WP8'i işaret ediyorlardı. Aslında işin özünde anlatmak istedikleri "Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır" izlenimini yaymaktı.
Sonunda beklenen zaman geldi ve Microsoft WP8 işletim sistemini tanıttı ve buna müteakip Nokia ise WP8 kullanan yeni amiral gemisi Lumia 920'i tanıttı.
Microsoft ve Nokia'nın akıllı telefon pazarındaki stratejik işbirliği başarı getirecek mi?
İşte bütün her şey Steve Jobs'ın çıkıp ilk iPhone ve iOS işletim sistemini tanıttığı gün değişti. Başlarda Nokia o müthiş pazar payı ve fanatik kullanıcılarına güvenerek çok da ciddiye almadıApple tehdidini. Fakat teknoloji meraklısı birçok kişi Apple'ın iPhone hamlesi ile akıllı telefon teknolojisini en az 3 yıl öteye taşıdığının farkındaydı.
İlk başlarda MMS atamıyor, radyosu yok gibi komik eleştirilerle saldıran Nokia fanları birkaç yıl içerisinde iPhone'a boyun eğmek zorunda kaldılar. Bu dönem içerisinde gerek işletim sistemini gerek donanımını güçlendiren Apple rakiplerini bir adımdan çok daha öte ilerisindeydi her yönden.
Arama motorunun halen kralı olan Google bir atak ile iOS'a rakip Android işletim sistemini çıkardı ve değişimin 2. aşamasına geçilmiş oldu. Günden güne gelişen bu iki işletim sisteminin karşısında Symbian iyice gözden düşmeye başladı. Hatta karşılaştırıldığında artık Symbian akıllı telefon işletim sistemi bile sayılmayacak durumdaydı. Yine bu yarışta Microsoft, Windows Mobile 6 ile beklenileni veremedi ve iyice gözden düştü.
Birçok kullanıcı artık Microsoft'un sadece masaüstü pazarında var olabileceğine inanırken, Microsoft uzun süren geliştirme çalışmalarına başladı ve Windows Phone 7 işletim sistemi ile tekrar pazara döndü. Aslında bu adım daha sonra atılacak büyük adımın bir provası niteliğindeydi. Gerek farklı arayüzü, gerekse performansı ile az sayıda kullanıcısının ve teknoloji editörlerinin gözüne girmeyi başardı. WP7'nin tabii ki rakiplerine göre eksikleri çoktu. Uygulama sayısı, işletim sistemindeki eksiklikler gibi şeyler her ne kadar rekabete uygun gibi görünmese de yüksek performansı ile ileride olacaklar için iyi sinyaller veriyordu.
İşte tam bu dönemde Nokia artık deyim yerindeyse sürünmekte olan Symbian'a bir alternatif aramak için kolları sıvadı. Kaybettiği pazar payı Nokia'nın gözünü korkutuyordu. Kendi işletim sistemini geliştirmeyi denese de iOS ve Android ile rekabet edebilecek bir işletim sistemi yaratamadı. Sonunda bir karar vermesi gerekiyordu; ya Android ya Windows Phone.
İşte bu ayrımda Nokia tercihini Windows Phone'dan yana kullandı. Bundaki nedenlerden en büyüğü tabii ki CEO'su Stephen Elop'un eski bir Microsoft yöneticisi olmasıydı. Android eko-sistemine çok da sıcak bakmayan Stephen Elop,Microsoft'un mali yardım teklifine hayır diyemedi ve böylelikle uzun süre sürecek olan Nokia-Microsoft kardeşliğibaşladı.
İlk günden itibaren çok fazla özelleştirmeye izin vermeyen Windows Phone işletim sistemine rağmen kendi uygulamaları ile farklı bir yer edineceğini belirten Nokia, harita uygulamaları, kamera uygulamaları gibi uzman olduğu alanlarda yazılım takımı ile kullanıcılarına farklılık sunmak adına adımlar attı.
Windows Phone ailesine Lumia kod adını takan Nokia, Lumia 800 ile piyasaya girdi. WP7'nin mevcut eksiklikleri Lumia 800'in yüksek satış rakamlarına ulaşmasını engelledi. Ama yine de Nokia ve Microsoft bu adımıyla birçok teknoloji editörü tarafından beğeni kazandı ve ileride gelecek ürünler için iyi bir referans oldu.
Nokia bunun ardından Lumia 900'ü piyasaya çıkarsa da yine de beklenen satış rakamlarını yakalayamadı. Aslına bakarsanız gerek Nokia gerekse Microsoft ortak çalışmalarının ilk günlerinden itibaren hep bir sonraki WP jenerasyonu olan WP8'i işaret ediyorlardı. Aslında işin özünde anlatmak istedikleri "Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır" izlenimini yaymaktı.
Sonunda beklenen zaman geldi ve Microsoft WP8 işletim sistemini tanıttı ve buna müteakip Nokia ise WP8 kullanan yeni amiral gemisi Lumia 920'i tanıttı.
Microsoft ve Nokia'nın akıllı telefon pazarındaki stratejik işbirliği başarı getirecek mi?
Eskiden Nokia Symbianlı model duyurusu yaparken heyecanlanırdım insanlar ne düşünüyor nasıl telefon diye izlemediğim videosu kalmazdı o derece müthiş bir firmaydı benim için ama şimdi sorsanız son çıkacak modeli ne diye bilmem artık ilgimi çekmiyor ama Eos söylentisi vardı sanırım bi onu biliyorum 
