Jigsaw (Testere)'in Ölüm Oyunlarını Aratmayan Ölüm Tuzakları !

Sponsorlu Bağlantılar

Mustafa Furkan

Mustafa Furkan

Üye
    Konu Sahibi
Jigsaw (Testere)'in Ölüm Oyunlarını Aratmayan Ölüm Tuzakları !
İnsanlar bazen cinayetler, intiharlar ve suikastler konusunda
oldukça yaratıcı olabiliyorlar.

Evlerini ölüm tuzaklarıyla dolduran 6 kişinin ilginç hikayesini bulduk.






Şimdi size hikayelerini anlatacağımız 6 insan
delilik ve vahşetin sınırlarını zorluyorlar.

Testere filmini aratmayan gerçek olaylar sizi şaşkına çevirecek.




6. Louis Dethy'nin ölümcül evi


Arka plan

Louis Dethy Belçikalı bir aile adamıydı. Bir karısı ve 14 çocuğu vardı – eğer bu size aşırı geliyorsa dahası var, okumaya devam edin.

Kendinizi Louis Dethy’nin yerine koyun: Bir sürü çocuğunuz ve karınız var ama olduğunuz için karınızı aldattınız o da boşanmada bütün çocukları alıp gitti. Siz ise onları gittiği için affetmediniz ve bütün aileniz haklı olarak size sırtlarını döndü. Anneniz (yaşadığınız evin sahibi) sizi vasiyetinden çıkarıyor ve evinizi kızınıza bırakıyor. Peki siz, Louis Dethy, bütün kötü geçmişinizle ne yapıyorsunuz? (Lütfen burada onun gibi düşünmeyi bırakın. Çünkü hiçbir zaman onun kadar deli olamazsınız.)


İnfaz

Eğer ki evinden atılırsa diye, Dethy evini bir sonraki insana ateşli silahlar festivali olarak bırakmaya karar verdi. Ailesinden intikam almak için son çare olarak Louis evin heryerine 12 av tüfeği sakladı. Bir kasanın içinden yeterince bira çıkarınca av tüfeklerinden birini tetikleyecek, tavan arasındaki para dolusu bir sandık başınızı havaya uçuracak şekilde ayarlanmış, televizyon ve akvaryum bile av tüfekleriyle doluydu.

Av tüfeklerinin yerlerini unutmaması için kendine kod ve tekerlemeler yazdı ancak onlara bakmayı unuttuğu için kendi kafasını uçurdu.

Tuzaklar o kadar iyi yerleştirilmişti ki ordunun mayın sökücü ekibinin 19 tanesini bulması 3 hafta sürdü – 3 katlı evi yıkarak hemde. Bu arada Dethy’nin notlarına göre 20 tuzak olması gerekli ama 20. tuzağı bulamadıkları için onu kurmadığını düşündüler.










5. Jumer Selimovski'nin elektrikli çatısı



Arka plan

2004’te bir adam Jumer Selimovski’yi bıçaklamaya çalıştı ve Jumer’da adamın eline ateş ederek cevap verdi. O günden sonra Jumer kendini güvende hissetmedi o yüzden ailesini de alıp başka biryere taşındı. Ama yeni evinde bile güvende hissetmedi, çatısında ayak sesleri duyduğuna inanıyordu ve polislere “rahatsız edici olaylar” kurbanı yemin ediyordu. Böylece ailesini korumak için, her aklı başında (!) olan adamın yapacağını yaptı.


İnfaz

Selimovski çatısındaki iki oluğa 2 açık kablo döşedi ve bu kablolar 254 volt enerjiye sahipti. Bu kadar enerji, oluklarına asılı birine yanık, acılı bir şok, kalp durması ve ölüm verecek kadar yeterlidir.

Ne yazıkki Jumer’in çatısıyla hiç alakası olmayan bir yangından dolayı bütün evi yandı. Bölgede yeni olduğu ve yerlisi sayılmadığı için felaket parası da alamadı. Zararlardan sonra evini araştıran polisler onu tuzak kurmaktan tutukladılar.











4. Langley Collyer'nin çöp malikanesi



Arka plan

Haydi 1900’lü yılların başlarına gidelim. Langley ve Homer Collyer biraz deliydi ama Langley bu yarışı kazandı. Homer kör olunca, Langley kendini kardeşine adadı. Bu etkileyici birşey değil mi? Ancak Langley, Homer’ın doktora gitmesine hatta kimseyi ziyaret etmemesini sağladı. Langley’in kompulsif biriktirici olduğundan ve ölene kadar 103 tonluk işe yaramaz eşya biriktirdiğinden bahsetmişmiydik? Mesela, bodrumundaki bir kano ve araba hemde hiç kullanılmamış? Evet bu doğru, malikane bir işe yaramaz eşya müzesiydi ve Collyer kardeşler buranın müdürü, sahipleri ve güvenliğiydi.


İnfaz

Langley – mühendislik diploması olan biri – evine yığınlarca çöp getirmeyi ve sadece kendinin yolunu bulabileceği bir labirent yapmaya aklına koymuş biriydi. Labirent başınıza fazla miktarda çöp düşmesini sağlayan tuzak telleriyle döşenmişti. Ama labirente girebilme ihtimaliniz yoktu. Yerli banka Collyer’leri evden çıkarmaya çalışırken, çilingir ekibi bütün girişlerin yerinden oynanmayan çöplerle kapatıldığını farketti. Eve giremedikleri için banka Collyer’leri atmaktan vazgeçti.

Kör kardeşinizi “güvenliği” için ölümcül bir labirentin ortasına yerleştirmek çok mantıklı yine de bütün bunlar Langley’in planının bir parçasıydı. Langley Jumer gibi paranoyak değildi, sadece yalnız bırakılmak istiyordu.

Bu suç mu?

Peki ya kör kardeşinizi çöplerden, antik eşyalardan ve – tahminimize göre – insan dışkısından yapılmış kalenin ortasına hapsetmek? O zaman suç mu? Evet? Peki.

1947’de polisler evde ölü biri olduğuna dair bir telefon aldılar ve en sonunda araştırmaya karar verdiler. Eve girmek kolay olmadı ve Homer’ı kalp krizinden ölmüş bir şekilde sandalyede buldular. Birkaç hafta sonra Langley gazette yığınlarının altında ölü olarak bulundu – görünüşe göre kendi tuzaklardından birine takılmıştı.









3. Ian Price'ın patlayan yedek odası



Arka plan

Ian Price’ın birkaç tane problemi vardı: Evliliği sallantıdaydı, yüzbinlerce dolar borcu vardı, metresini saklamak zorundaydı ve hepsinden daha beteri mutfak planlayıcısıydı. Ian basit bir adamdı; çok şey istemiyordu. İstedikleri sadece kazanılmamış birsürü para ve karısının ölmesini böylece metresiyle yatabilecekti. Aramızda kim böyle düşünmedi ki şimdi? Ian’I düşlerini kovaladığı için suçlu mu bulmalıyız?


İnfaz

Evet suçlu bulabiliriz. Price, karısı evin içindeyken patlayacak böylece onu öldürecek, yangın sigortasından ve karısının hayat sigortasından para almasını sağlayacak bir alet yaptı. Bu “düşleri kovalamak” değil daha çok “kendi evini yakmak ve karını öldürmek” kategorisine giriyor.

Bu alet ısı silahı, ışık saati, hasır eşyalar, kaynak üfleci ve gaz tüpü – tabi bir de bir ton delilik.

Planındaki en büyük kusur; ev yanarken karısının evden çıkmamasına dayanmasıydı. Bayan Price, Bay Price’tan biraz daha akıllı davranarak, itfayeyi aradıktan sonra evden çıktı. E tabi ki itfayeciler Ian’ın küçük oyuncağını buldular ve o şu anda cezaevinde.











2. Nigel Cockburn'nun sihirli patlayan ahırı



Arka plan

Nigel Cockburn'un İngiltere’de Allah’ın unuttuğu bir yerde 3 tane kulübesi ve bir ahırı vardı. Bunlara insanların girdiğini iddia ediyordu. Cockburn son 14 senede 20 kere evine zorla girildiğini söylüyordu. Polis onu umursamayınca, Cockburn herhangi bir bilimadamının yapacağını yaptı: Seri katil malzemelerini evine yığdı ve bunları korumak için evinin önüne ayı tuzakları kurdu.


İnfaz

10 Temmuz 2006’da Cockburn’un ahırı alev aldı ve işlerinde çok iyi olan itfayeciler hemen yetişip söndürdüler. Söndürdükten sonra Cockburn’ün ahırının içindeki malzemeleri gören itfayeciler polise haber verdiler. Araştırmadan sonra Cockburn’ün stoğunda: Kulübelerini birbirilerine kızılötesi sensörlerle bağlamış, sahip olmaması gereken bir sürü cephanenin yanı sıra fıçı fıçı zararlı ot ilacı, kutu kutu gaz ve bir sürü CCTV kameraları olduğu keşfedildi. Ayrıca ahırında eşyalardan seçilmiş olanlarını ellerseniz, sizi elektrikle idam edebilecek bir mikrodalga fırında bulunmaktaydı.

Dahası da var. Patlayıcı uzmanı Ian Swan kapıyı iterek açma hatasına düştü ve kolunu 8 çivi ile çelikten yapılmış ayı tuzağına kaptırdı. Mahkemeye çıktığında Cockburn tuzağın sadece “ pratik için” olduğunu savundu ama juri bunu yutmadı. Cockburn “kasıtlı yaralama” hariç bütün suçlardan suçlu bulundu.









1. John Saperstein'nın bebek karşıtı dairesi


Arka plan

1997 hepimiz için garip zamanlardı. John Saperstein, New York’ta yaşayan işsiz bir inşaat işçisi, garipliği aşırılığa taşıdı. İş aramak yerine, John enerjisini küçük çocuklara havai fişek ve ruj tüplerinin içinde bıçak satmaya harcadı. Eğer bu yazıyı başından beri okuyorsanız, bu Saperstein’ın yaptığı en şey olmadığını tahmin edebilirsiniz.


İnfaz

Büyük ihtimalle; çocuklar için yeni, dehşet veren patlayıcı oyuncak üretmeye çalışırken sol elinde ev yapımı patlayıcılarla bir delik açmayı başardı. Hastaneye giderken John polislere dairesinde iki tane bomba sakladığını söyledi.

Rambo’nun kullandıkları gibi olan tuzak telli bir bombaydı bir tanesi. Başka birtanesi küçük bir kutuda saklıydı ama Saperstein yaratıcılığını son iki bombayla konuşturmuştur. Bir tanesini el fenerine saklamış öbürünü de bebek medillerinin içine saklamıştı. John etrafta çok gezen insan, küçük kutulara bakan insan ve bebek mendiline ihtiyacı olan insanlardan hoşlanmıyormuş galiba.
Bunu öğrenmek size süpriz olabilir: Saperstein’ın evinde 18 aylık kızı vardı.
 
  • Beğen
Tepkiler: passiv€ aggressiv€ ve Salih Baba™


Salih Baba™

Salih Baba™

Üye
Gerçekten müthiş bir konu olmuş baştan sona okudum emeğine sağlık.....
 
Mustafa Furkan

Mustafa Furkan

Üye
    Konu Sahibi
Eyvallah Salih kardeşim..
Ben de sana link atmayı düşünüyordum.. :)
 

Dwyane_Wade

Üye
Sürükleyici bir macera romanı gibi konu açmışsın valla :) Gözümü ekrandan ayırmadan bir çırpıda okudum..Eline sağlık :)
 
Mustafa Furkan

Mustafa Furkan

Üye
    Konu Sahibi
Teşekkür ederim Çağlayan.. :)
 
Love Prince

Love Prince

Üye
Mükemmel bi konu olmuş :) Teşekkürler :oke:
 

passiv€ aggressiv€

Üye
teşekkürler çok akıcıydı sıkılmadan keyifle okudum ...
 
Doğuş Pertez

Doğuş Pertez

Admin
Konu için teşekkürler. Güzel bir konu olmuş.
 
-YARINIYOK-

-YARINIYOK-

Üye
etkileyici bir konu olmuş tırstım
 

Benzer Konular

yavuzkaraca
Cevap
10
Görüntüleme
1K
MasteLaa
viktoreznov
Cevap
18
Görüntüleme
2K
PhyscoDevil
greenmile
Cevap
1
Görüntüleme
485
haydaravısyon
FatoŞ
Cevap
2
Görüntüleme
750
FatoŞ


Üst Alt