herkesin bilmesi gereken ilmihal bilgileri..

Sponsorlu Bağlantılar

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
FatoŞ

FatoŞ

Üye
    Konu Sahibi
herkesin bilmesi gereken ilmihal bilgileri..
Din

Din: Akıl sahiplerini kendi arzu ve istekleriyle dünya ve âhirette saâdet ve selâmete ulaştıran ilâhi bir nizamdır.

Allâhü Teâlâ hazretleri, ilk insan ve ilk peygamber Âdem (aleyhisselâm)'dan itibaren insanlara peygamberleri ile dinlerini bildirmiş olup bu dinler esas itibarı ile İslâmdır. Bu ilahi dinlerin sonradan bozulup asılları kaybolduğu için Cenâb-ı Hakk, Peygamberimiz (a.s.) vasıtasiyle hakîki dinlerin en sonuncusu ve en mükemmeli olarak bu günkü İslâm dinini bildirmiştir. İslâm dinine inanan kimseye müslüman denir. Biz de Elhamdülillah müslümanız

Şerîat

Şerîat, din manasına geldiği gibi dinin, ibâdet ve muâmelelere ait hükümlerine de şerîat denir

ÎMAN
Îman, Peygamber Efendimiz (s.a.v) in Hazret-i Allâh tarafından getirip tebliğ buyurduğu hususların tamamını kabul ve tasdik etmektir. İman, bu tasdikten ibarettir. Fakat kişinin, hayatında ve ölümünde kendisine müslüman muâmelesi yapılması için kelime-i şehâdeti dili ile söyleyip kalbi ile tasdik etmesi şarttır.

İmanın şartları altıdır. Bu altı şart aşağıda Arapça aslını ve tercümesini göreceğimiz Âmentü'de açıklanmıştır.


„Âmentü billâhi ve melâaiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve'l yevmi'l-âhıri ve bi'l-kaderi hayrihî ve şerrihî mine'llâhi teâlâ ve'l-ba'sü ba'de'lmevti hakkun eşhedü en lâa ilâhe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.“

Mânâsı:

„Ben Allâhü Teâlâ'ya ve onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayır ve şerrin Allâhü Teâlâ'nın yaratmasıyla olduğuna inandım. **dükten sonra dirilmek de haktır. Ben şehâdet ederim ki, Allâhü Teâlâ'dan başka ilâh yoktur. Ve yine şehâdet ederim ki, Muhammed (s.a.v.) onun kulu ve Peygamberidir.“

Edille-i Şer'iyye
Edille-i ser'iyye, dînî ve ser'î hükümlerin çikarildigi ve dayandiklari kaynaklardir ki, bunlar da dörttür:

1. Kitap: Kur'an-i Kerîm.
2. Sünnet: Peygamberimizin mübârek sözleri, isle-dikleri ve baskalari tarafindan yapilan islerde o isi tasvip mâhiyetindeki sükûtlaridir.
3. Icmâ-i ümmet: Bir asirda, Ümmet-i Muhammed'in müctehidlerinin bir mesele hakkinda ittifak etmeleridir.
4. Kiyâs-i Fukahâ: Bir hâdisenin kitap, sünnet ve icmâ-i ümmetle sâbit olan hükmünü; ayni illete, ayni sebebe ve ayni hikmete dayandirarak o hâdisenin tam benzerinde de isbat etmekten ibârettir.

Ictihad: Ser'î hükmü, ser'î delîlinden çikarma hususunda olanca ilmî kuvvetini sarfetmektir.

Müctehid: Herhangi bir ser'î hükmü âyet-i kerîme ve hadîs-i seriflerden çikaran, kiyas yapabilen büyük âlimdir. Müctehid olabilmek için, bütün islâmî ilimlere vakif olduktan sonra mevhibe-i ilâhî (Allâh vergisi) olan ledünnî ilme de mazhar olmak lâzimdir.


---------- Eklendi @ 21:36:57 ---------- Yazıldı @ 21:35:46 ----------

Îmanın Şartları
1. Allâhü Teâlâ'ya inanmak,
2. Meleklerine inanmak,
3. Kitaplarina inanmak,
4. Peygamberlerine inanmak,
5. Âhiret gününe inanmak,

Kadere; hayir ve serrin Allâh'tan olduguna, öldükten sonra dirilmenin hak olduguna inanmaktir.
Imanin bu alti sartindan birini kabul etmeyen, hepsini inkâr etmis sayilir. Meselâ, imanin bes sartini kabul edip, âhirete inanmayan kimse müslüman olamaz

Allâhü Teâlâ'ya İman
Îmanın altı şartından birincisi, Allâhü Teâlâ'ya imân etmektir. Şöyle ki; Allâhü Teâlâ vardır. Onun zâtı, bütün kemâl sıfatları ile muttasıf (Yani, bütün güzelliklere eksiksiz olarak sahip), bütün noksan sıfatlardan münezzeh ve uzaktır.

Hz. Allâh'ın sıfatları, sıfât-ı zâtiyye ve sıfât-ı sübûtiyye olmak üzere iki kısımdır

Sıfât-ı Zâtiyye

Hz. Allâh'in Sifât-i Zâtiyyesi 6'dir:

1. Vücud: Var olmak.
2. Kidem: Evveli olmamak; ezelî olmak.
3. Bekâ: Sonu olmamak; ebedî olmak.
4. Vahdâniyet: Birlik. Zâtinda ve sifatlarinda tek olup, ortagi yoktur
5. Muhâlefetün lilhavâdis: Sonradan olanlara hiç benzememek.
6. Kiyam binefsihi: Var olmasinda baska bir seye muhtaç olmamak

Sıfât-ı Subûtiyye
Allâhü Teâlâ'nin Sifât-i Sübûtiyesi sekizdir:

1. Hayat: Diri olmak. (Allâhü Teâlâ diridir ve dirilticidir.)
2. Ilim: Bilmesi olmak. (Allâhü Teâlâ her seyi, hattâ kalblerde gizlenen niyetleri dahi bilir.)
3. Semi: Isitmesi olmak. (Allâhü Teâlâ her seyi isitir.)
4. Basar: Görmesi olmak. (Allâhü Teâlâ; karanlik gecede, kara tasin üstünde, kara karincanin yürüdügünü görür ve ayaginin sesini isitir.)
5. Irâdet: Dilemesi olmak. (Yani irâde sahibidir ki, diler ve ne dilerse onu diledigi gibi yapar.)
6. Kudret: Gücü her seye yeter olmak. (Allâhü Teâlâ her seye kaadirdir.)
7. Kelâm: Konusmasi olmak. (Allâhü Teâlâ'nin harf ve sese muhtaç olmadan söylemesi demektir.)
8. Tekvîn: Yoktan var etmek, meydana getirmek, yaratmak.

Meleklere İman

Îmanın ikinci şartı meleklere inanmaktır.
Melekler nurdan yaratılmış, istedikleri sûret ve şekillere girebilen rûhânî ve latif varlıklardır.
Meleklerde erkeklik ve dişilik yoktur. Onlar, emrolundukları şeylerde Allâh'a isyan etmezler. Yorulup usanmazlar. Yemek, içmek gibi ihtiyaçları yoktur. Kimi gökte, kimi yerde, kimisi de Arş'ta vazifelidirler. Sayılarını ancak Allâhü Teâlâ bilir. İçlerinden dört büyüğü meleklerin peygamberidir.

Dört Büyük Melek

1. Cebrâil (a.s.): Cenâb-i Hakk'in kitaplarini peygamberlere getirmeye, yâni vahye memur, Allâh ile resülleri arasinda bir vâsitadir.
2. Mîkâil (a.s.): Bir kisim hâdiselerin; Meselâ rüzgârlarin, yagislarin, hubûbatin ve bitkilerin meydana getirilmesine memurdur.
3. Isrâfil (a.s.): Sûrun üfürülmesi, kiyâmet gününün meydana gelmesi ve insanlarin kiyâmette tekrar dirilmeleri hususlarina memurdur.
4. Azrâil (a.s.): **eceklerin ruhlarini almaya memurdur.

Ayrica her insanda, vazifeli 384 melâike vardir. Bunlardan, Kirâmen Kâtibîn ve Hafaza melekleri insan ne yaparsa onu yazmakla vazifelidirler.

Kitaplara İman
Îmanın üçüncü şartı kitaplara inanmaktır.

Cenâb-ı Hakk, kendi irâdelerini, emirlerini, nehiylerini, hikmetlerini kullarına bildirmek için zaman zaman peygamberlerine kitaplar indirmiştir. Bu kitapların tam***** ilâhî kitaplar denir.

Cebrâil (a.s.) vâsıtası ile peygamberlere vahiy olarak gönderilen kitap ve suhufun (sayfaların) adedi 104'tür.

Suhuf (Sayfalar)

10 Suhuf, ÂDEM aleyhisselâm'a,
50 Suhuf, ŞİT aleyhisselâm'a,
30 Suhuf, İDRİS aleyhisselâm'a,
10 Suhuf, İBRAHİM aleyhisselâm'a, gönderilmiştir ki, tamamı 100 sahifedir.

Kitaplar
1. Tevrat, Mûsa aleyhisselâm'a,
2. Zebur, Dâvud aleyhisselâm'a,
3. Incil, Isa aleyhisselâm'a,
4. Kur'ân, Peygamberimiz MUHAMMED Aleyhisselâm'a, gelmistir. Kur'anin gelmesiyle ilk üçünün hükmü kaldirilmistir. Kur'an-i kerim 114 sûre, 6666 âyettir. Iki durak arasina bir âyet denir. Kur'an'in bir harfi bile degismemistir. Dünyadaki bütün Kur'an'lar aynidir. Kur'an-i Kerim kiyâmete kadar Allâh'in himâyesinde olup degismeyecektir

Peygamberlere İman

Îmanın dördüncü şartı peygamberlere inanmaktır.

Peygamberler, Cenâb-ı Hakk'ın, şerîatını, emirlerini, yasaklarını, haberlerini kullarına bildirmek için gönderdiği müstesna zatlardır. Peygamberler insanları, Allâh'a şirk koşmak ve puta tapmak gibi dalâletlerden kurtarmaya, inananları hem dünyada hem de âhirette saâdete erdirmeye vesiledirler. İnsanların akılları gerçek kurtuluş yolunu bulmakta yetersiz olduğundan Hazreti Allâh, kullarının ebedî saadeti için peygamberler göndermiştir. Peygamberler, Allâh tarafından mûcizelerle kuvvetlendirilmişler; Allâh'ın izni ile bir çok hârikulâde yani eşi görülmemiş ve olamaz diye bilinen şeyler, onların elinde kolayca olmuştur.

İlk insan ve ilk peygamber Âdem aleyhisselâm'dır. İşte bunun içindir ki, yaratılışı itibariyle üstün bir varlık olan insanın, aslı, bazı yanlış düşünenlerin iddiâ ettiği gibi maymun değil; yine insandır. Esasen “İnsanın aslı maymundur” diyenlerin bu bâtıl iddiâsını asrımızın inkişaf eden ilmi ve fenni de kökünden çürütmüştür. Hiç şüphesiz bilinmelidir ki, bizim aslımız maymun değil; Cennetten gelme, tertemiz, Hazreti Âdem ile Hazret-i Havvâ'dır

Peygamberlerin Sıfatları

Peygamberler hakkinda bilinmesi vâcip ve zarûri olan sifatlar bestir.

1. Sidk: Peygamberler dogrudurlar. Asla yalan söylemezler.
2. Emânet: Emindirler. (Her hususta kendilerine inanilir.)
3. Teblig: Hz. Allâh'in emir ve yasaklarini hiç noksansiz ve çekinmeden teblig ederler.
4. Fetânet: Son derece zekîdirler.
5. Ismet: Mâsumdurlar; günah islemekten uzaktirlar.
Bizim Peygamberimizin diger peygamberlerden ayri bes vasfi daha vardir:

1. Bütün peygamberlerden efdâldir (Üstündür).
2. Bütün insanlara ve cinlere gönderilmistir.
3. Peygamberler silsilesinin son halkasi (Hâtemü'l-Enbiyâ) yâni son peygamberdir. Ondan sonra peygamber gelmeyecektir.
4. Bütün âlemlere rahmet olarak gönderilmistir.
5. Serîati, kiyâmete kadar devam edecektir.

Kur'an'da İsimleri Geçen Peygamberler

Hazret-i Âdem aleyhisselâmdan Peygamberimize kadar bir rivâyete göre 124 bin, diğer bir rivâyete göre ise 224 bin peygamber gelmiştir. Bunlardan ancak 28 tanesinin isimleri Kur'ân-ı Kerim'de zikredilmiştir. Kur'ân-ı Kerim'de adları geçen ve bilinmeleri vâcip olan peygamberlerin mübârek isimleri şunlardır:

1. Âdem 8. İsmâîl 15. Hârûn 22. Zekeriyya
2. İdris 9. İshâk 16. Dâvûd 23. Yahyâ
3. Nûh 10. Yâkûb 17. Süleyman 24. Îsâ
4. Hûd 11. Yûsüf 18. Yûnus 25. Üzeyr*
5. Sâlih 12. Eyyûp 19. İlyas 26. Lokman*
6. İbrâhîm 13. Şuayb 20. Elyesa 27. Zülkarneyn*
7. Lût 14. Mûsâ 21. Zülkifl

28. Hazret-i Muhammed. (Aleyhimüsselam)

* Bu üç mübârek zâta evliya diyenler de vardır.

Âhiret Gününe İman
İmanın beşinci şartı âhiret gününe inanmaktır.

Sûr'un üflenmesi, bütün ölülerin dirilip kabirlerinden kalkması, amel defterlerinin kendilerine verilmesi ve mahşer meydanında toplanıp suâl ve hesaba çekilmesi ile mizan, şefâat, sırat, kevser, cennet ve cehennem gibi âhiret hayatına ait hususlara inanmaktır.

Âhiret, bu dünyadan sonraki sonsuz hayattır. Allâhü Teâlâ, bu dünyayı ve bütün varlıkları geçici bir zaman için yaratmıştır. İsrafil Aleyhisselâmın birinci sûru üfürmesiyle kıyâmet kopup bütün canlılar ölecek, dünya ve dünya dışındaki her şey parçalanıp yok olacaktır. İkinci sûrun üflenmesi ile de mahlûkât yeniden dirilerek hesap vermek için mahşer yerine toplanacaklardır. Mahşerde Allâh'ın huzurunda bütün yaratıklar yaptıklarından hesâba çekilecek, en ince teferruatına kadar hesap verecekler, haklı, haksızdan hakkını alacaktır. Hesap işi bittikten sonra, iyiler Cennet'e, kötüler Cehennem'e girecektir. Cennet'e girecek olan insanların bir kısmı orada Cenâb-ı Hakk'ın cemâlini göreceklerdir. Âhirete inanmayan, Allâh'a ve peygambere da inanmamış olur.

Kader ve Kazâya İman
Îmanın altıncı şartı kadere inanmaktır.
Kader
Kader, ezelden ebede kadar hayır ve şer (iyi kötü) meydana gelecek bütün hâdiseler hakkında Cenâb-ı Hakk'ın kendi ilmi icabı bilip takdir buyurmasıdır

Kazâ
Kazâ, Cenâb-ı Hakk'ın ezelde takdir buyurduğu hâdiselerin, zamanı gelince ilim ve irâdesine uygun olarak meydana gelmesidir.


(Kader ve kaza meselesi bazan zor anlaşıldığından, kolay kavrayabilmek için, önce insandaki irâde-i cüz'iyye'yi izah e****m.)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Benzer Konular

Emrevitus
Cevap
0
Görüntüleme
437
Emrevitus
TheNightMare.
Cevap
0
Görüntüleme
559
TheNightMare.
Doğuş Pertez
Cevap
32
Görüntüleme
2K
kadikoy


Üst Alt