B@TuH@N
Üye
Gs Dindar Bir Takımdır.
'GS dindar bir takımdır'
Dört ay önce sessiz sedasız futbolu bırakan Ümit Davala, İzmir Narlıdere'ye yerleşti. Kendi adını taşıyan bir inşaat şirketi bulunan milli futbolcu, şarkıcılıktan sonra siyasete de göz kırpıyor. Gelecek seçimlerde AK Parti'den belediye başkanı olmayı düşünen Davala, AK Parti olmazsa başka partilerden gelecek tekliflere de açık olduğunu belirtiyor.
Her takımda Cuma'ya gidilir
Biz Galatasaray'da futbol oynarken kulüp halinde cuma namazına gidiyorduk. Bir sürü de sevap topluyorduk çünkü arkamızdan bin tane çocuk geliyordu bizle beraber namaz kılmak için. Dünya Kupası'nda da namaz kılınmasıyla ilgili olaylar farklı lanse edildi Türkiye'de. 'Gruplaşma var, Hakan Şükür bu işin başını çekiyor, o zaten Fethullahçı' dendi, bizi onun ayarttığı söylendi ama öyle bir şey yok. Kimse kimseyi bir yere gitmeye ya da inanmaya zorlayamaz. Ama biz o dönemde, kulüpteki hemen herkes cuma namazına birlikte giderdik. Nasıl şampiyon olduk sanıyorsunuz? (kahkahalarla gülüyor) Sadece Galatasaray'da değil, Fenerbahçe'de de, diğer takımlarda da cuma namazına giden çok var. O dönem en başarılı olan Galatasaray olduğu için Galatasaray'ın adı çıktı. Ama Galatasaray'ın dindar bir takım olduğu doğru. Dindar derken, cuma namazına giderdik, herkes maçtan önce duasını okurdu. Cumaya giderken 'Geç kaldık' diye telaş ederdik tesislerde. Cuma namazına denk geldiği için yemeği geç aldığımız olurdu mesela.
İlk albümü hobi olarak yapmıştım. Ama ikinci albümümle daha fazla ilgilenecek vaktim olacak.
Dünya Kupası'nda saç tıraşımdan dolayı biraz göze batmış olabilirim. Bu tıraş kendi kafamdan çıkan bir olaydı. Aslında bu stili Alman oyuncu Christian Ziege'den görmüştüm ama onunki biraz farklıydı. Benim de saçlar o zamanlar bayağı bir uzundu. Bir de orada nem oranı yüzde 90'ın üzerindeydi, saçımı sürekli toplamam gerekiyordu. Kestireyim gitsin dedim. Anneme telefon açıp 'Saçları kestirdim' dedim ama nasıl olduğunu söylemedim, televizyonda görünce şok olmuş. Türkiye'ye geldiğimde her yerde kendimi görüyordum. Çok dua almışızdır herhalde kuaförlerden (gülüyor). Hızlı yaşamayı ben de seviyordum bir zamanlar ama insan duruluyor bir yaştan sonra. 23, 24 yaşlarında hoplayıp zıplıyordum sağa sola ama benden geçti artık, 33 yaşına geldim. Adım da birçok magazin haberlerinde çıkmıştır Allahıma çok şükür (gülüyor). Şaka yapıyorum şaka. Zaten adımız çıkmış dokuza inmez sekize, bu saatten sonra ne söylesem boş. İlk başlarda ben de biraz malzeme vermiş olabilirim ama sonraları aşk hayatımı dergilerden okumaya başladım ben. İkinci albüm için Ufuk Yıldırım'la konuştuk, yine bir rap albüm hazırlamayı düşünüyoruz. Ben de söz yazmayı düşünüyorum. Bu albümle daha çok ilgilenecek zamanım var. İlk albümün çıktığı dönemde hem Bremen'de oynuyordum hem buraya albüm, klip çalışmasına geliyordum. Bayağı zorlanmıştım. Hobi olarak çıkardım o albümü. 'Bir numara olacağım, Kral TV'de herkes beni dinleyecek' gibi bir iddiam yoktu. Ama bayağı ilgi gördü. Albümü çıkardıktan sonra bir turne teklifi geldi. Dört ay boyunca Ayşe Hatun'la (Önal) dolaşmamızı istediler. Ama maçları ne yapacaktık? 'Bu maçı erteleyelim konserim var' diyemezdim herhalde.
Sabah
Dört ay önce sessiz sedasız futbolu bırakan Ümit Davala, İzmir Narlıdere'ye yerleşti. Kendi adını taşıyan bir inşaat şirketi bulunan milli futbolcu, şarkıcılıktan sonra siyasete de göz kırpıyor. Gelecek seçimlerde AK Parti'den belediye başkanı olmayı düşünen Davala, AK Parti olmazsa başka partilerden gelecek tekliflere de açık olduğunu belirtiyor.
Her takımda Cuma'ya gidilir
Biz Galatasaray'da futbol oynarken kulüp halinde cuma namazına gidiyorduk. Bir sürü de sevap topluyorduk çünkü arkamızdan bin tane çocuk geliyordu bizle beraber namaz kılmak için. Dünya Kupası'nda da namaz kılınmasıyla ilgili olaylar farklı lanse edildi Türkiye'de. 'Gruplaşma var, Hakan Şükür bu işin başını çekiyor, o zaten Fethullahçı' dendi, bizi onun ayarttığı söylendi ama öyle bir şey yok. Kimse kimseyi bir yere gitmeye ya da inanmaya zorlayamaz. Ama biz o dönemde, kulüpteki hemen herkes cuma namazına birlikte giderdik. Nasıl şampiyon olduk sanıyorsunuz? (kahkahalarla gülüyor) Sadece Galatasaray'da değil, Fenerbahçe'de de, diğer takımlarda da cuma namazına giden çok var. O dönem en başarılı olan Galatasaray olduğu için Galatasaray'ın adı çıktı. Ama Galatasaray'ın dindar bir takım olduğu doğru. Dindar derken, cuma namazına giderdik, herkes maçtan önce duasını okurdu. Cumaya giderken 'Geç kaldık' diye telaş ederdik tesislerde. Cuma namazına denk geldiği için yemeği geç aldığımız olurdu mesela.
İlk albümü hobi olarak yapmıştım. Ama ikinci albümümle daha fazla ilgilenecek vaktim olacak.
Dünya Kupası'nda saç tıraşımdan dolayı biraz göze batmış olabilirim. Bu tıraş kendi kafamdan çıkan bir olaydı. Aslında bu stili Alman oyuncu Christian Ziege'den görmüştüm ama onunki biraz farklıydı. Benim de saçlar o zamanlar bayağı bir uzundu. Bir de orada nem oranı yüzde 90'ın üzerindeydi, saçımı sürekli toplamam gerekiyordu. Kestireyim gitsin dedim. Anneme telefon açıp 'Saçları kestirdim' dedim ama nasıl olduğunu söylemedim, televizyonda görünce şok olmuş. Türkiye'ye geldiğimde her yerde kendimi görüyordum. Çok dua almışızdır herhalde kuaförlerden (gülüyor). Hızlı yaşamayı ben de seviyordum bir zamanlar ama insan duruluyor bir yaştan sonra. 23, 24 yaşlarında hoplayıp zıplıyordum sağa sola ama benden geçti artık, 33 yaşına geldim. Adım da birçok magazin haberlerinde çıkmıştır Allahıma çok şükür (gülüyor). Şaka yapıyorum şaka. Zaten adımız çıkmış dokuza inmez sekize, bu saatten sonra ne söylesem boş. İlk başlarda ben de biraz malzeme vermiş olabilirim ama sonraları aşk hayatımı dergilerden okumaya başladım ben. İkinci albüm için Ufuk Yıldırım'la konuştuk, yine bir rap albüm hazırlamayı düşünüyoruz. Ben de söz yazmayı düşünüyorum. Bu albümle daha çok ilgilenecek zamanım var. İlk albümün çıktığı dönemde hem Bremen'de oynuyordum hem buraya albüm, klip çalışmasına geliyordum. Bayağı zorlanmıştım. Hobi olarak çıkardım o albümü. 'Bir numara olacağım, Kral TV'de herkes beni dinleyecek' gibi bir iddiam yoktu. Ama bayağı ilgi gördü. Albümü çıkardıktan sonra bir turne teklifi geldi. Dört ay boyunca Ayşe Hatun'la (Önal) dolaşmamızı istediler. Ama maçları ne yapacaktık? 'Bu maçı erteleyelim konserim var' diyemezdim herhalde.
Sabah
