X-LifeHard
Üye
Dev Fare Köpeğe Saldırdı
Edirne'de 70 cm uzunluğundaki dev fare kavga ettiği 3 köpeği korkutarak kaçırdı. Daha sonra köpek yavrularına yönelen fareye, anne köpek engel oldu.
Bir şantiyedeki köpek yavrularına saldıran 70 santimetre uzunluğunda ve 4 kilogram ağırlığındaki fare, kurt köpeği tarafından öldürüldü.
Kazonova mevkisindeki bir kum ocağının şantiyesine giren fare, burada 3 köpekle kavga etmeye başladı. Köpeklerin fareden korkup kaçması üzerine fare şantiyede bulunan yavru köpeklere yöneldi. Yavru köpeklerin kulübesine doğru giden fare, anne köpek tarafından öldürüldü.
Meriç Nehri kenarında bulunan özel bir kum ocağının şefi Ahmet Yılmaz, AA muhabirine, ilk kez bu kadar büyük bir fare gördüğünü belirtti.
Köpeklerin sürekli havlaması üzerine dışarı çıktığında fareyi gördüğünü anlatan Yılmaz, ''Şantiye çalışanlarıyla birlikte içeride oturuyorduk. Birden köpekler havlamaya başladı. Dışarı çıktığımız da dev bir fareyle karşılaştık. Fare yaralıydı, köpeklere saldırıyordu. Köpekler daha sonra fareden korkup kaçtı. Fare kurt köpeğimizin yavrularına doğru gidince anne köpek fareye saldırdı ve onu yakalayarak öldürdü'' dedi.
Türkiye'de bu büyüklükteki farelere pek rastlanmadığı, farenin Bulgaristan'dan Meriç Nehri'ni takip ederek gelmiş olabileceği öğrenildi.
Bu tür fareler İngiltere'nin Bradford şehrinin West York semtinde ve Çin'in güney kıyısında bulunan Fuzhon kentinde görülmüştü.
Ek Bilgi
Papua Yeni Gine'in sık ormanlarında yeni bir tür 'dev sıçan' keşfedildi.
İnsanlardan korkmayan 82 santimetre uzunluğundaki sıçanın, dünyadaki en büyük sıçan türlerinden biri olduğu belirtiliyor.
'Bilimsel adı' henüz resmen konmayan sıçanı "Kayıp Volkanın Toprakları" adındaki BBC belgeselini hazırlayan keşif ekibi buldu.
Ekibin rastladığı diğer egzotik türler gibi bu sıçanın da sadece Bosavi dağının kraterinde yaşadığı sanılıyor.
Program çekiminde BBC ekibine eşlik eden Smithsonian Doğa Tarihi Müzesi uzmanlarından Dr. Kristofer Helgen, "Dünyanın en büyük sıçanlarından biri bu. Şehirlerdeki kanalizasyonlarda bulunanlar gibi, tam bir sıçan..." diye konuştu.
Dev sıçan ilk kez, BBC kameramanı Gordon Buchanan'ın yanardağın eteklerindeki ormana kurduğu kamerayla görüntülendi.
BBC ekibi, fareyi görür görmez daha önce bilinmeyen bir türe ait olduğundan kuşkulandı, ancak bundan emin olunabilmesi için sıçanın yakalanması gerekiyordu.
Kedi Boyunda
Kameraman Buchanan'ın "Benim kedimle aynı boyda" dediği sıçan yakalandığında boyunun 82 cm, ağırlığının ise yaklaşık 1,5 kg olduğu görüldü.
Dev sıçanın gümüşi-kahverengi rengindeki uzun tüylerini inceleyen bilim adamları, hayvanın yüksekteki yanardağ kraterinde oluşabilen nemli ve soğuk hava koşullarına rağmen varlığını sürdürebilmesini bu tüylere borçlu olabileceğini söylüyorlar.
Dev sıçanın bulunduğu alanın deniz seviyesinden 1000 metre yüksekte olduğu bildiriliyor.
Normalden iri hayvanların yer aldığı Mallomys türünden olduğu sanılan dev sıçana, bilimsel adı belirlenene kadar geçici olarak "Tüylü Bosavi Sıçanı" denilmesi kararlaştırıldı.
Aralarında sıçanlar da bulunan kemirgenler türünden bazı hayvanlar daha büyük boyutlara ulaşabiliyorlar.
Örneğin, Güney Amerika'da yaşayan ve dünyadaki en iri kemirgen olarak bilinen capybara'nın boyu 130 cm, ağırlığı da 65 kg'ye kadar varabiliyor.
Papua Yeni Gine'nin güneyinde, erişimi son derece zor olan yüksek platolarda yer alan Bosavi Dağı sönmüş bir volkan. Bölge ayrıca çevrede yaşayan fare ve sıçanların çokluğu ve çeşitliliği ile biliniyor.
Yorumlar İçin
http://www.maxicep.com/garip-ve-ilginc-olaylar/bu-nasil-bi-fare-435478.html
Bir şantiyedeki köpek yavrularına saldıran 70 santimetre uzunluğunda ve 4 kilogram ağırlığındaki fare, kurt köpeği tarafından öldürüldü.
Kazonova mevkisindeki bir kum ocağının şantiyesine giren fare, burada 3 köpekle kavga etmeye başladı. Köpeklerin fareden korkup kaçması üzerine fare şantiyede bulunan yavru köpeklere yöneldi. Yavru köpeklerin kulübesine doğru giden fare, anne köpek tarafından öldürüldü.
Meriç Nehri kenarında bulunan özel bir kum ocağının şefi Ahmet Yılmaz, AA muhabirine, ilk kez bu kadar büyük bir fare gördüğünü belirtti.
Köpeklerin sürekli havlaması üzerine dışarı çıktığında fareyi gördüğünü anlatan Yılmaz, ''Şantiye çalışanlarıyla birlikte içeride oturuyorduk. Birden köpekler havlamaya başladı. Dışarı çıktığımız da dev bir fareyle karşılaştık. Fare yaralıydı, köpeklere saldırıyordu. Köpekler daha sonra fareden korkup kaçtı. Fare kurt köpeğimizin yavrularına doğru gidince anne köpek fareye saldırdı ve onu yakalayarak öldürdü'' dedi.
Türkiye'de bu büyüklükteki farelere pek rastlanmadığı, farenin Bulgaristan'dan Meriç Nehri'ni takip ederek gelmiş olabileceği öğrenildi.
Bu tür fareler İngiltere'nin Bradford şehrinin West York semtinde ve Çin'in güney kıyısında bulunan Fuzhon kentinde görülmüştü.
Ek Bilgi
Papua Yeni Gine'in sık ormanlarında yeni bir tür 'dev sıçan' keşfedildi.
İnsanlardan korkmayan 82 santimetre uzunluğundaki sıçanın, dünyadaki en büyük sıçan türlerinden biri olduğu belirtiliyor.
'Bilimsel adı' henüz resmen konmayan sıçanı "Kayıp Volkanın Toprakları" adındaki BBC belgeselini hazırlayan keşif ekibi buldu.
Ekibin rastladığı diğer egzotik türler gibi bu sıçanın da sadece Bosavi dağının kraterinde yaşadığı sanılıyor.
Program çekiminde BBC ekibine eşlik eden Smithsonian Doğa Tarihi Müzesi uzmanlarından Dr. Kristofer Helgen, "Dünyanın en büyük sıçanlarından biri bu. Şehirlerdeki kanalizasyonlarda bulunanlar gibi, tam bir sıçan..." diye konuştu.
Dev sıçan ilk kez, BBC kameramanı Gordon Buchanan'ın yanardağın eteklerindeki ormana kurduğu kamerayla görüntülendi.
BBC ekibi, fareyi görür görmez daha önce bilinmeyen bir türe ait olduğundan kuşkulandı, ancak bundan emin olunabilmesi için sıçanın yakalanması gerekiyordu.
Kedi Boyunda
Kameraman Buchanan'ın "Benim kedimle aynı boyda" dediği sıçan yakalandığında boyunun 82 cm, ağırlığının ise yaklaşık 1,5 kg olduğu görüldü.
Dev sıçanın gümüşi-kahverengi rengindeki uzun tüylerini inceleyen bilim adamları, hayvanın yüksekteki yanardağ kraterinde oluşabilen nemli ve soğuk hava koşullarına rağmen varlığını sürdürebilmesini bu tüylere borçlu olabileceğini söylüyorlar.
Dev sıçanın bulunduğu alanın deniz seviyesinden 1000 metre yüksekte olduğu bildiriliyor.
Normalden iri hayvanların yer aldığı Mallomys türünden olduğu sanılan dev sıçana, bilimsel adı belirlenene kadar geçici olarak "Tüylü Bosavi Sıçanı" denilmesi kararlaştırıldı.
Aralarında sıçanlar da bulunan kemirgenler türünden bazı hayvanlar daha büyük boyutlara ulaşabiliyorlar.
Örneğin, Güney Amerika'da yaşayan ve dünyadaki en iri kemirgen olarak bilinen capybara'nın boyu 130 cm, ağırlığı da 65 kg'ye kadar varabiliyor.
Papua Yeni Gine'nin güneyinde, erişimi son derece zor olan yüksek platolarda yer alan Bosavi Dağı sönmüş bir volkan. Bölge ayrıca çevrede yaşayan fare ve sıçanların çokluğu ve çeşitliliği ile biliniyor.
Bazı kaynaklarda su maymunu olarak bahsediliyor.
Kırıkkale Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Nahit Pamukoğlu, Edirne'de bulunan 70 santimetre uzunluğunda ve 4 kilogram ağırlığındaki fare ile ilgili, "Bu hayvanlar, su maymunu diye bilinen fare gurubundan en büyük kemirgendir" dedi.
Edirne'de yakalanan ve fareye benzeyen hayvanın, Türkiye'de yaşayan en büyük kemirici türü olan Latince adı 'Myocastor Coypu' olarak bilinen "Su Maymunu" olduğunu belirtti. Su maymunlarının, genelde kürkleri için Avrupa'da özel çiftliklerde yetiştirildiğini anlatan Pamukoğlu, şunları söyledi:
"Fareye benzeyen bu hayvanlar, su maymunu diye bilinen fare gurubundan en büyük kemirgendir. Su maymunları değerli kürkünden faydalanmak için bu yüzyılın başlarında orijinal yayılış alanından alınarak, Avrupa'daki çiftliklerde yetiştirilmeye başlanmıştır. Yetiştirildikleri çiftliklerden kaçarak ya da bazı ülkelere planlı bir şekilde götürülerek, İngiltere, Almanya, Fransa, Türkiye ve Rusya, Asya'da Kafkasya, Güney Türkistan ve Japonya, Amerika'da Lousiana, Afrika ve Orta Doğu'da bulunabilmektedir.
Büyük, yarı-sucul bir yaşama uyum sağlamış bir kemirgen olan su maymunlarının arka ayakları perdelidir. Ön ayaklarında perde bulunmaz. Ayakları 5 parmaklıdır. Dış görünüşü bakımından sıçan benzeri, silindirik, uca doğru sivri bir kuyruğa sahiptir. Kafatası büyüktür ve zygomatik yaylar dışa doğru genişlemiştir. Ağız etrafı ve çenesi beyaz kıllarla kaplıdır. Erginler büyük yapılı olmasıyla ayırt edilir. Tam gelişmiş erkekler, 7 kilogramın üzerindedir. Hamile olmayan dişiler ise yaklaşık 1 kilogram daha hafiftir."
"KÜRKLERİ İÇİN AVCILAR TARAFINDAN ÖLDÜRÜLÜYOR"
Pamukoğlu, su maymunlarının genelde dere, çay, ırmak, nehir ve göllerde yaşadığını, aşırı tahribat ve kirliliğin hayvanların ölümüne sebep olduğunu ifade etti.
Su maymunlarının kürkleri için avcılar tarafından öldürüldüğünü anlatan Pamukoğlu, şunları kaydetti: "Su maymunları, Avrupa'da kaçak avlanmada kullanılan yöntemlerle bilinçli veya bilinçsiz olarak ölmekte veya öldürülmektedir. Bu yöntemlerden birisi jeneratör kullanarak suya yüksek voltajda elektrik vermek, bir diğeri ise avcıların ateşli silahlarla su maymunlarını vurmalarıdır. Buna ilaveten balık ağlarına takılan birçok su maymunu da hayatını kaybetmektedir."
Edirne'de yakalanan ve fareye benzeyen hayvanın, Türkiye'de yaşayan en büyük kemirici türü olan Latince adı 'Myocastor Coypu' olarak bilinen "Su Maymunu" olduğunu belirtti. Su maymunlarının, genelde kürkleri için Avrupa'da özel çiftliklerde yetiştirildiğini anlatan Pamukoğlu, şunları söyledi:
"Fareye benzeyen bu hayvanlar, su maymunu diye bilinen fare gurubundan en büyük kemirgendir. Su maymunları değerli kürkünden faydalanmak için bu yüzyılın başlarında orijinal yayılış alanından alınarak, Avrupa'daki çiftliklerde yetiştirilmeye başlanmıştır. Yetiştirildikleri çiftliklerden kaçarak ya da bazı ülkelere planlı bir şekilde götürülerek, İngiltere, Almanya, Fransa, Türkiye ve Rusya, Asya'da Kafkasya, Güney Türkistan ve Japonya, Amerika'da Lousiana, Afrika ve Orta Doğu'da bulunabilmektedir.
Büyük, yarı-sucul bir yaşama uyum sağlamış bir kemirgen olan su maymunlarının arka ayakları perdelidir. Ön ayaklarında perde bulunmaz. Ayakları 5 parmaklıdır. Dış görünüşü bakımından sıçan benzeri, silindirik, uca doğru sivri bir kuyruğa sahiptir. Kafatası büyüktür ve zygomatik yaylar dışa doğru genişlemiştir. Ağız etrafı ve çenesi beyaz kıllarla kaplıdır. Erginler büyük yapılı olmasıyla ayırt edilir. Tam gelişmiş erkekler, 7 kilogramın üzerindedir. Hamile olmayan dişiler ise yaklaşık 1 kilogram daha hafiftir."
"KÜRKLERİ İÇİN AVCILAR TARAFINDAN ÖLDÜRÜLÜYOR"
Pamukoğlu, su maymunlarının genelde dere, çay, ırmak, nehir ve göllerde yaşadığını, aşırı tahribat ve kirliliğin hayvanların ölümüne sebep olduğunu ifade etti.
Su maymunlarının kürkleri için avcılar tarafından öldürüldüğünü anlatan Pamukoğlu, şunları kaydetti: "Su maymunları, Avrupa'da kaçak avlanmada kullanılan yöntemlerle bilinçli veya bilinçsiz olarak ölmekte veya öldürülmektedir. Bu yöntemlerden birisi jeneratör kullanarak suya yüksek voltajda elektrik vermek, bir diğeri ise avcıların ateşli silahlarla su maymunlarını vurmalarıdır. Buna ilaveten balık ağlarına takılan birçok su maymunu da hayatını kaybetmektedir."
Yorumlar İçin
http://www.maxicep.com/garip-ve-ilginc-olaylar/bu-nasil-bi-fare-435478.html
...ayrıca biraz araştırdım amerika kıtasındaymış bunlar edirne ne alaka 
