LAZOFLU
Emekli Yönetici
Çanakkale şehitleri için hatmi şerif ( çüz almak için içeri girin)
Merhaba değerli kardeşlerim
Bildiğiniz gibi 18 Mart Perşembe günü Çanakkale Zaferinin yıl dönümü. öncelikle o anlardan biraz bahsedeyim;
Çanakkale zaferi öyle kolay elde edilmemiştir. Ülkede yokluk ve yoksulluğun en üst seviyede, siyasi açıdan da devletin
tıkandığı düşmanların çok güçlü olduğu, cephede ise mermilerin havada çarpıştığı kanın toprağa oluk oluk aktığı, siperler
arasındaki mesafenin beş metre olduğu ve siperden çıkanın öldüğü bir ortamda gerçekleşmiştir. Ama Mehmetçik adının ilham ettiği o
imanı kaybetmemiş ve hiç tereddüt etmeden ”ölürsem şehit, kalırsam gazi” inancı sayesinde vatan ve İslam dini için bir gül
bahçesine girercesine, Allah’ın(cc) kendilerine vaat ettiği cennete girmek için göğsünü siper etmiştir. Bu iman olmasa Seyit Ali
onbaşı bir vincin kaldıra bildiği 215 okkalık mermiyi namlunun ucuna sürebilir miydi? Bundan dolayıdır ki milli şairimiz Mehmet
Akif:“Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhid’i… Bedr’ in arslanları ancak bu kadar şanlı idi.” demekle bedirdeki müşriklere karşı
mücadele eden ashapla, Çanakkale’ de düşmana karşı mücadele eden Mehmetçiğin aynı değerler için canlarını feda ettiklerini ifade
etmiştir. Yeri geldiği zaman Vatan ve millet için ölmek bir borçtur. Şu mısralar bu olayı ne güzel ifade ediyor. ”Sahipsiz olan
vatanın batması haktır. Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır” “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda
ölen varsa vatandır.”
Çanakkale vatanın tüm bölgelerinden gelen vatan evlatlarının tek vücut olmasıyla gerçekleşmiş bir zaferdir. Bu gün ülkemizin
sıkıntılarının başlıca sebebi bizi biz yapan ve bizleri bir çimento gibi kaynaştıran değerlerden,Çanakkale ruhundan uzaklaşmamızdır.
Düşman bizleri silahla yenemeyeceğini anladıktan sonra bizleri birbirimize bağlayan iman zincirini zedelemeye ve kırmaya çalışmaktadır.
Şu iyi bilinmelidir ki, milletimizin fertleri arasında oluşturulmak istenen her türlü fitne ve fesadın panzehiri Çanakkale’ de ortaya konan
kardeşlik ruhu ve şuurudur. Şu ana kadar Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a, Trabzon’dan Diyarbakır’a, Ankara’ dan Hakkari’ye kadar
bu memleketin insanı sanki bir anadan doğmuşçasına yan yana, omuz omuza, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularıyla düşmana karşı koymuştur.
Gelin hep birlikte bu kardeşliği
bozmaya çalışanlara bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada fırsat vermeyelim. Birbirimizi sevelim, birbirimize yardımcı olalım.
Birimizin derdi hepimizin derdi olsun. Ayrıştırıcı değil kaynaştırıcı olalım. Yol göstericimiz olan peygamberimiz(sav) bu konuda
şöyle buyuruyor: “iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de gerçek iman etmiş olamazsınız.”(Müslim iman 93–94)
O zaman bize düşen görev
tarihten ders alarak vatanımızı, milletimizi ve devletimizi bölmeye çalışanların oyunlarına gelmemektir. Dinimizin bizden
istediği kardeşliği, sevgiyi, hoşgörüyü şehit kanlarıyla yoğrulmuş bu topraklarda ebediyete kadar yaşatmalıyız. Bunu başardığımız
zaman geleceğe daha güvenle bakabilir ve bu vatanı bizlere emanet eden şehitlerimizin de ruhlarını şad etmiş oluruz.
istiklal marşımızın yazarı olan Mehmet Akif’in şu sözünü de unutmayalım;
“ toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.”
Biz de hakkını ödeyemeyeceğimiz şehitlerimiz için acizane bir hediye olarak hatmi-şerif yapmaya karar verdim, siz de Yüce Kitap'ımızı biliyor ve okuyorsanız bu hatmi şerife sizleri de bekliyoruz, toplam da 30 cüzün mevcut olduğu Kitap'ımızın hatmi için sizleri ve taleplerinizi beliyoruz.
Çüzler ve okuyan kişiler:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
24.
25.
26.
27.
28.
29.
30.
Almak istediğiniz çüzü bildiriniz,
(not: alıp da okumayanın vebali kendi üzerinedir, bunun için okuyamayacağınız çüzleri almayınız!)
Merhaba değerli kardeşlerim
Bildiğiniz gibi 18 Mart Perşembe günü Çanakkale Zaferinin yıl dönümü. öncelikle o anlardan biraz bahsedeyim;
Çanakkale zaferi öyle kolay elde edilmemiştir. Ülkede yokluk ve yoksulluğun en üst seviyede, siyasi açıdan da devletin
tıkandığı düşmanların çok güçlü olduğu, cephede ise mermilerin havada çarpıştığı kanın toprağa oluk oluk aktığı, siperler
arasındaki mesafenin beş metre olduğu ve siperden çıkanın öldüğü bir ortamda gerçekleşmiştir. Ama Mehmetçik adının ilham ettiği o
imanı kaybetmemiş ve hiç tereddüt etmeden ”ölürsem şehit, kalırsam gazi” inancı sayesinde vatan ve İslam dini için bir gül
bahçesine girercesine, Allah’ın(cc) kendilerine vaat ettiği cennete girmek için göğsünü siper etmiştir. Bu iman olmasa Seyit Ali
onbaşı bir vincin kaldıra bildiği 215 okkalık mermiyi namlunun ucuna sürebilir miydi? Bundan dolayıdır ki milli şairimiz Mehmet
Akif:“Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhid’i… Bedr’ in arslanları ancak bu kadar şanlı idi.” demekle bedirdeki müşriklere karşı
mücadele eden ashapla, Çanakkale’ de düşmana karşı mücadele eden Mehmetçiğin aynı değerler için canlarını feda ettiklerini ifade
etmiştir. Yeri geldiği zaman Vatan ve millet için ölmek bir borçtur. Şu mısralar bu olayı ne güzel ifade ediyor. ”Sahipsiz olan
vatanın batması haktır. Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır” “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda
ölen varsa vatandır.”
Çanakkale vatanın tüm bölgelerinden gelen vatan evlatlarının tek vücut olmasıyla gerçekleşmiş bir zaferdir. Bu gün ülkemizin
sıkıntılarının başlıca sebebi bizi biz yapan ve bizleri bir çimento gibi kaynaştıran değerlerden,Çanakkale ruhundan uzaklaşmamızdır.
Düşman bizleri silahla yenemeyeceğini anladıktan sonra bizleri birbirimize bağlayan iman zincirini zedelemeye ve kırmaya çalışmaktadır.
Şu iyi bilinmelidir ki, milletimizin fertleri arasında oluşturulmak istenen her türlü fitne ve fesadın panzehiri Çanakkale’ de ortaya konan
kardeşlik ruhu ve şuurudur. Şu ana kadar Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a, Trabzon’dan Diyarbakır’a, Ankara’ dan Hakkari’ye kadar
bu memleketin insanı sanki bir anadan doğmuşçasına yan yana, omuz omuza, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularıyla düşmana karşı koymuştur.
Gelin hep birlikte bu kardeşliği
bozmaya çalışanlara bu güne kadar olduğu gibi bundan sonrada fırsat vermeyelim. Birbirimizi sevelim, birbirimize yardımcı olalım.
Birimizin derdi hepimizin derdi olsun. Ayrıştırıcı değil kaynaştırıcı olalım. Yol göstericimiz olan peygamberimiz(sav) bu konuda
şöyle buyuruyor: “iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de gerçek iman etmiş olamazsınız.”(Müslim iman 93–94)
O zaman bize düşen görev
tarihten ders alarak vatanımızı, milletimizi ve devletimizi bölmeye çalışanların oyunlarına gelmemektir. Dinimizin bizden
istediği kardeşliği, sevgiyi, hoşgörüyü şehit kanlarıyla yoğrulmuş bu topraklarda ebediyete kadar yaşatmalıyız. Bunu başardığımız
zaman geleceğe daha güvenle bakabilir ve bu vatanı bizlere emanet eden şehitlerimizin de ruhlarını şad etmiş oluruz.
istiklal marşımızın yazarı olan Mehmet Akif’in şu sözünü de unutmayalım;
“ toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.”
Biz de hakkını ödeyemeyeceğimiz şehitlerimiz için acizane bir hediye olarak hatmi-şerif yapmaya karar verdim, siz de Yüce Kitap'ımızı biliyor ve okuyorsanız bu hatmi şerife sizleri de bekliyoruz, toplam da 30 cüzün mevcut olduğu Kitap'ımızın hatmi için sizleri ve taleplerinizi beliyoruz.
Çüzler ve okuyan kişiler:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
16.
17.
18.
19.
20.
21.
22.
23.
24.
25.
26.
27.
28.
29.
30.
Almak istediğiniz çüzü bildiriniz,
(not: alıp da okumayanın vebali kendi üzerinedir, bunun için okuyamayacağınız çüzleri almayınız!)
