omayra
Üye
Başbakanlık Raporu
BAŞBAKANLIK RAPORU
'Töre' 5 yılda 1100 can aldı
Her yıl ortalama 200 insanın töre cinayetleri nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtilen rapora göre töre ve namus cinayetleri en çok İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Antalya'da görülüyor.
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'nın verilerine göre, geçen yıl yurttaşlar en çok sağlık ve hasta haklarında ihlal yaşadı; bunu kötü muamele ve mülkiyet hakkı izledi. Töre cinayetlerinin giderek arttığını gösteren Başbakanlık raporuna göre, son 5 yılda 1100 kişi bu cinayetlere kurban gitti. En fazla töre cinayetinin işlendiği il ise İstanbul oldu.
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, 2004-2007 yılları arasında ihlal edildiği iddia edilen hak konularının ilk 10 sırası ve başvuru sayısı şöyle: "Sağlık ve Hasta Hakkı-762, Mülkiyet Hakkı-652, Adil Yargılanma Hakkı-509, Çalışma ve Sözleşme Özgürlüğü-481, Kötü Muamele Yasağı-461, Ayrımcılık Yasağı-447, Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği-414, Sosyal Güvenlik Hakkı-408, Çevre Hakkı-377, Yaşam Hakkı-336."
İŞKENCE BAŞVURULARI 
İşkence yasağının ihlaliyle ilgili son 4 yıl içinde başkanlık ve kurullara toplam 153 başvuru yapılırken, kötü muameleyle ilgili başvuru sayısı 461 oldu. Rapor, en fazla şikâyet edilen kurumların başında ise belediyelerin geldiğini ortaya koydu. Belediyeleri, yargı, emniyet, sağlık kurumları, bakanlık, valilik, eğitim ve öğretim kurumları, ceza ve tutukevleri takip ediyor. Raporda töre cinayetlerine de değinilirken, şu veriler aktarıldı:
"Her yıl yaklaşık 200'ü aşkın insanımız bu cinayetlere kurban gidiyor. Son 5 yılda ise töre ve namus cinayetlerinden ölenlerin sayısı 1100'ü aştı. Töre ve namus cinayetleri en çok İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Antalya'da görülüyor. İstanbul açısından dikkati çeken önemli bir husus, 2007 yılında, 2006 yılına göre gerçekleşen töre ve namus cinayetleri sayısının neredeyse iki katı bir orana yükselmesidir. "
-alıntıdır-
21.yüzyılda töre cinayetlerinin halen var olması, son derece üzücü. Kadınlar, hala bazı şeylerin bedelini canı ile ödemekte, ikinci sınıf insan olarak görülmekte. Töre cinayetlerinin büyükşehirlerde yaygınlaşması da düşünülmesi gereken birbaşka husus. İnsanlar büyükşehirde hala kendi dar çevrelerinde yaşam sürerek, düşünsel ve yaşam şartları bakımından büyükşehirlere adapte olabilmiş değiller.
İşkence ve insan hakları ihlalleri bakımından şikayet sıralamasında ilk sırayı hasta haklarının ihlalinin alması ise, sağlık sistemimizin sakatlığı hakkında önemli bir ipucu veriyor bize.
Şimdi kısa bir bilgi;
İşkenceye veya kötü muameleye maruz kalmanız halinde, bulunduğunuz ilin barosundan derhal bir avukat temin edebilir, hukuki yardımdan faydalanabilirsiniz.
İşkence veya kötü muameleyi eğer gözaltına alındığınızda görmüş iseniz, sağlık kontrolüne götürüldüğünüzde hekime durumunuzu izah edebilirsiniz. Hekimler, gözaltına alınan kişi ile yalnız olarak görüşme yapıp tüm vücudu muayene etmekle görevledirler. Hekim bu kurala uymuyor ise, kendisi hakkında şikayetçi olabilir, disiplin ve adli soruşturma açılmasını sağlayabilirsiniz. Ancak işkence ve kötü muamele gören sanıkların vücutlarında mevcut izlerin tespitinde uygulamada sorunlar yaşanmaktadır. Bu nedenle yalnız olmayın ve mutlaka müdafi (avukat) yardımı isteyin, susma hakkınızı kullanın ve poliste ifade vermeyerek savcılığa sevkinizi sağlayın.
Herkesin savunulmaya ihtiyacı olabilir. Başınıza kötü şeyler gelmemesini temenni ederim ancak geldiğinde ne yapmanız gerektiğini ne kadar çok bilirseniz, güvenliğinizi ve sağlığınızı korumanız o kadar kolaylaşır.
'Töre' 5 yılda 1100 can aldı
Her yıl ortalama 200 insanın töre cinayetleri nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtilen rapora göre töre ve namus cinayetleri en çok İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Antalya'da görülüyor.
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'nın verilerine göre, geçen yıl yurttaşlar en çok sağlık ve hasta haklarında ihlal yaşadı; bunu kötü muamele ve mülkiyet hakkı izledi. Töre cinayetlerinin giderek arttığını gösteren Başbakanlık raporuna göre, son 5 yılda 1100 kişi bu cinayetlere kurban gitti. En fazla töre cinayetinin işlendiği il ise İstanbul oldu.
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, 2004-2007 yılları arasında ihlal edildiği iddia edilen hak konularının ilk 10 sırası ve başvuru sayısı şöyle: "Sağlık ve Hasta Hakkı-762, Mülkiyet Hakkı-652, Adil Yargılanma Hakkı-509, Çalışma ve Sözleşme Özgürlüğü-481, Kötü Muamele Yasağı-461, Ayrımcılık Yasağı-447, Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği-414, Sosyal Güvenlik Hakkı-408, Çevre Hakkı-377, Yaşam Hakkı-336."
İŞKENCE BAŞVURULARI 
İşkence yasağının ihlaliyle ilgili son 4 yıl içinde başkanlık ve kurullara toplam 153 başvuru yapılırken, kötü muameleyle ilgili başvuru sayısı 461 oldu. Rapor, en fazla şikâyet edilen kurumların başında ise belediyelerin geldiğini ortaya koydu. Belediyeleri, yargı, emniyet, sağlık kurumları, bakanlık, valilik, eğitim ve öğretim kurumları, ceza ve tutukevleri takip ediyor. Raporda töre cinayetlerine de değinilirken, şu veriler aktarıldı:
"Her yıl yaklaşık 200'ü aşkın insanımız bu cinayetlere kurban gidiyor. Son 5 yılda ise töre ve namus cinayetlerinden ölenlerin sayısı 1100'ü aştı. Töre ve namus cinayetleri en çok İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Diyarbakır, Antalya'da görülüyor. İstanbul açısından dikkati çeken önemli bir husus, 2007 yılında, 2006 yılına göre gerçekleşen töre ve namus cinayetleri sayısının neredeyse iki katı bir orana yükselmesidir. "
-alıntıdır-
21.yüzyılda töre cinayetlerinin halen var olması, son derece üzücü. Kadınlar, hala bazı şeylerin bedelini canı ile ödemekte, ikinci sınıf insan olarak görülmekte. Töre cinayetlerinin büyükşehirlerde yaygınlaşması da düşünülmesi gereken birbaşka husus. İnsanlar büyükşehirde hala kendi dar çevrelerinde yaşam sürerek, düşünsel ve yaşam şartları bakımından büyükşehirlere adapte olabilmiş değiller.
İşkence ve insan hakları ihlalleri bakımından şikayet sıralamasında ilk sırayı hasta haklarının ihlalinin alması ise, sağlık sistemimizin sakatlığı hakkında önemli bir ipucu veriyor bize.
Şimdi kısa bir bilgi;
İşkenceye veya kötü muameleye maruz kalmanız halinde, bulunduğunuz ilin barosundan derhal bir avukat temin edebilir, hukuki yardımdan faydalanabilirsiniz.
İşkence veya kötü muameleyi eğer gözaltına alındığınızda görmüş iseniz, sağlık kontrolüne götürüldüğünüzde hekime durumunuzu izah edebilirsiniz. Hekimler, gözaltına alınan kişi ile yalnız olarak görüşme yapıp tüm vücudu muayene etmekle görevledirler. Hekim bu kurala uymuyor ise, kendisi hakkında şikayetçi olabilir, disiplin ve adli soruşturma açılmasını sağlayabilirsiniz. Ancak işkence ve kötü muamele gören sanıkların vücutlarında mevcut izlerin tespitinde uygulamada sorunlar yaşanmaktadır. Bu nedenle yalnız olmayın ve mutlaka müdafi (avukat) yardımı isteyin, susma hakkınızı kullanın ve poliste ifade vermeyerek savcılığa sevkinizi sağlayın.
Herkesin savunulmaya ihtiyacı olabilir. Başınıza kötü şeyler gelmemesini temenni ederim ancak geldiğinde ne yapmanız gerektiğini ne kadar çok bilirseniz, güvenliğinizi ve sağlığınızı korumanız o kadar kolaylaşır.
