Avengers: Age of Ultron Film İncelemesi

Sponsorlu Bağlantılar

Serhan

Serhan

Üye
    Konu Sahibi
Avengers: Age of Ultron Film İncelemesi
Avengers: Age of Ultron



Genel sinemacılık kuralları dışında filmlerle ilgili beğenilerimizi etkileyen en önemli olgu beklenti. Yani bir film, sinema filmi olarak olması gerektiği her şeye sahip olsa bile, pekala bizim filmi izlemeden önce filmle ilgili beklentilerimize göre filmi beğenip beğenmememiz değişebiliyor. Bu normal. Olması da gereken bir şey. Yani izleyici olarak robot değiliz elbette. Duygularımıza göre, kendi kişisel beğeni şartlarımıza göre bir filmi değerlendirebiliriz. Yalnız ben Blockbuster filmler ya da daha spesifik olmak adına çizgi roman uyarlaması filmlerde genel olarak bazı yanlışlar yapıyor olabileceğimizi düşünüyorum.

Bu filmlerin ana varoluş sebebi büyük Hollywood şirketlerinin para kazanması. Bu süreçte de seyirciyi eğlendirmesi, belli bir seviyenin üzerinde hikaye anlatması, inandırıcı ve güçlü görünmesi gerekiyor. Temel sistem bu. Bu filmler sanatsal sinema anlamında ortaya bi'şeyler koyan filmler değiller. Bunlar figürü, oyunu, t-shirt'ü yapılan filmler. Arada çıkan bir-iki cesur film dışında belli şablonları takip eden filmler. Bu noktadaki sıkıntı nedir peki ? Bence biz kendi kendi kendimizi bu filmler hakkında fazla dolduruyoruz.

Aslında çizgi roman uyarlaması filmleri sevdiğimizden, değer verdiğimizden oluyor bu. Lakin filmin duyuruluşunun ardından kamera arkası ve cast seçimi, set fotoğrafları, afişler, fragmanlar, tv spotları, clipler, yorumlar derken film vizyona girene kadar geçen sürede kendi kendimizi inanılmaz derecede büyük bir beklenti içine sokuyoruz. Bu yüzden filmin aslında en baştan beri zaten hiç olmadığı bir şeyi kendisinden talep eder hale geliyoruz.



Bu kadar uzun bir giriş yazma sebebim Age of Ultron'un bu büyük beklentiler yüzünden bir çok kişi tarafından sevilmemiş olduğunu düşünmemden kaynaklanıyor. Peki Age of Ultron dünyanın en iyi filmi mi ? Hayır. En iyi çizgi roman uyarlaması filmi mi ? Hayır. Peki en iyi Marvel filmi mi ? Yine hayır. Age of Ultron, günümüz çizgi roman filmi ve Blockbuster filmi anlayışını sonuna kadar taşıyan, seyircisini eğlendiren, Bu süreçte de yukarıda dediğim gibi ortalama üstü bir hikayesi olan, karakterlerini bir noktadan bir noktaya taşıyan, MCU'yu bir adım ileri götüren aralıksız aksiyon fırtınası bir film. Ne az ne fazla. Bu filmler sanat filmleri değiller daha çok zanaat filmleri.

Beklenti derken mesela ne zaman daha az beklentimizin olduğu bir film varsa o film çoğu zaman sevilmiş. Daha çok beklentimizin olduğu filmler ise daha az beğenilmiştir. Örnek vermek gerekirse The Dark Knight'dan iyi bir film beklerken müthiş çıkması. The Dark Knight'dan sonra Rises'i müthiş bir film olarak beklerken o kadar da müthiş çıkmaması. Ya da Nerden geldiği bile çok belli olmayan(genel seyirci açısından) Guardians of the Galaxy'nin bir anda inanılmaz sevilmesi. Ama beklentilerin tavan yaptığı Age of Ultron'un çok fazla sevilmemesi gibi. Hele herkesin çok kötü bir film olmasını beklediği Ant-Man'in sürpriz yapması gibi. Ama elbet bu demek değil tamamen seyircinin algısı filmi iyi yada kötü yapan şey. Fantastic Four gibi sinema anlamında kötü olan bir yapıma seyirci ne yapsın.



Yine bu beklenti konusunda Batman v Superman: Dawn of Justice ve Captain America: Civil War ile ilgili de bazı şeyler söylemek istiyorum. Yerli ya da yabancı bir çok siteye baktığımız zaman özellikle Dc fanlarının Dawn of Justice çıktığı zaman MCU'yu tek başına yıkacağına ve tarihin gelmiş geçmiş en iyi çizgi roman uyarlaması olacağına dair inançlarını görebiliyoruz. Aynı şekilde Marvel fanlarının da Civil War çıktığı zaman MCU'un zirve filmi olacağına, Dc'nin zaten ölü doğmuş olduğuna ve Dawn of Justice'ı ezeceğine dair inançları var. Tarafsız gözle bakarsak ikisinin de olma ihtimalinin çok zor olduğunu görebiliriz. Dawn of Justice'ın herşeyden önce Zack Snyder tarafından çekildiğini unutmamak lazım. Snyder, görselliğe her zaman hikaye anlatıcılığından daha fazla önem vermiş bir yönetmen. Bütün kariyeri bize bunu gösterdi. Man of Steel'de bu böyleydi. David S. Goyer'ın da başında Christopher Nolan olmadıkça kaleminin ayarını kaçırması gibi bir problem var. Nolan ile yola çıkmadığı zaman kendisi Blade: Trinity, Jumper, Ghost Rider: Spirit of Vengeance ve Batman: Gotham Knight(animasyon) gibi kötü senaryolara imza atmış birisi. Gelelim Civil War ayağına. Age of Ultron bu kadar karakteri yeteri kadar işleyemedi diye milyon tane eleştiri aldı. Ama Civil War, Age of Ultron'dan daha fazla karaktere sahip. Üstelik hikayesi şimdiden daha fazla katmanlı.(Age of Ultron, genel olarak film boyu Ultron ile Avengers savaşını anlattı. Bu film Winter Soldier hikayesini devam ettirecek. Superhuman Registry Act'i anlatacak, Baron Zemo'yu anlatacak, Yeni katılan karakterleri anlatacak ki Age of Ultron'un yenilerinden çok daha önemli olan Black Panther ve Spider-Man'den bahsediyoruz. Captain America team vs. Iron Man team yapacak.) Filmin üç buçuk ya da dört saat felan olmayacağını da hesaba katarsak genel kanı olarak Civil War'un Age of Ultron'dan çok çok daha iyi bir film olacağı kanısı nereden geliyor ki ? Yani demem o ki 2016 için gelen bu iki filmi de kendi kendi kendimize çok şişirdiğimiz. Ben iki filmin de çok iyi olacağına inanıyorum. Ama iki filminde sinema anlamında türü değiştirecek potansiyeli yok.

En sonunda Age of Ultron'a gelirsek. Ben filmi beğendim. Ama üzerinde konuşulması gereken çok şey var tabi ki. Öncelikle şu karakterleri fazla işleyememe konusuna dönmek lazım. Ben karakterlerin yeteri kadar işlendiğini düşünüyorum. Hatta bundan daha fazla işlenmesinin elimizdeki filmin temposunu düşüreceğine bile inanıyorum. Şöyle ki; Avengers filmleri bir event filmleri. Çizgi romanlardaki event maceraları gibiler. Herkes solo macerasını yapar ve tek kişinin yenemeyeceği düşmana karşı birleşirler. Çizgi romanlarda da genel olarak karakter gelişimleri olmaz. Diyebilirsiniz temel sinemacılıkla çizgi roman farklı şeyler. Sinema filminde olması lazım. O zaman şunu da değerlendirmemiz lazım temel sinemacılık dersek shared universe mantığının temel sinemacılıkla ilgisinin olmadığı gerçeği de var. Sinemasal anlamda hiç bir filmin 11.sininde çıkmaması gerekiyor.(Age of Ultron, MCU'nun 11. filmi.) şimdi bir oturup Whiplash izlerken Birdman'den Michael Keaton cameo'mu yapıyor. Ya da Tyler Durden, Maximus, Neo ve Michael Corleone ekip oluşturup ortak film mi çekiyor. Yani shared universe filmleri normal film gibi değerlendirilmemesi gerekiyor. Bu bağlamda mesela Captain America fazla işlenmedi diyen kişi var. Ben bir Captain America hayranı olsam bile durumdan memnunum. Çünkü Age of Ultron'da bunun üzerine fazla gitmeye gerek yok. Adamın 2014'de solo filmi çıkmış. 2016'da bir daha çıkacak. Ben niye 2015'deki event filminde Captain America'ya özellikle yoğunlaşayım. Bu diğer bütün karakterler için geçerli. Solo filmlerinde zaten karakterler işleniyor. Solo filmin olmayan karakterlere daha fazla yoğunlaşıldığını söylemek mümkün(Hawkeye, Hulk ve Black Widow. Avengers filminde tek tek hepsinin bir daha işlenmesi gerekmiyor ki ! Tekrar söyleyelim bir sanatsal açıdan sinema filminde bütün karakterlerini işlemen gerekir. Ama Avengers filmine herhalde sanat için gitmiyoruz. Sinemasal estetik bu filmler için yeterli bir faktör. Ortada bi'de şöyle bir gerçek var. Biz bu tip bir filmden filmin yarısı kadar çılgınca aksiyon bekliyoruz. 15 tane karakter açıklanınca oowwwww! ne güzel herkes var diye seviniyoruz. Sonra ama karakterler işlenmedi diye üzülüyoruz. E yani karakterler işlenemedi tabi. Bu filmin süresi felan belli yani. Her karakteri işleyip bi'de çılgınca aksiyon yaparsan film olur 4 saat. Hiç bir stüdyo'da günümüzde o kurguyu vizyona sokmaz. Mesela The Dark Knight ile ilgili de aksiyonu az denmişti. Çünkü The Dark Knight karakterlerine ve hikayesine daha fazla önem verdi. Bu da aksiyon kısmını etkiledi tabi. İllaki herkes mutlu edilemiyor maalesef.



Diğer önemli konu Ultron. Ultron'un altyapısı yeteri kadar doldurulamadı yada güçsüz gösterildi diye baya yazıldı çizildi. Süre konusunda bende katılıyorum. Ultron'u daha fazla görmeyi tabi ki isterdim. Marvel'ın zaten en zayıf olduğu konunun kötü adamlar olduğunu hatırlatarak şunu da demek istiyorum. Aslında Ultron ekran süresi olarak en az Loki kadar göründü. Ama Loki'nin kökeni ve motivasyonu bir sene önceki Thor'da anlatıldığı için Ultron'daki gibi paldır küldür olan oldu gibi bir imaj oluşturmamıştı zihinlerde. Ultron'la ilgili temel sorun Ultron'u bu filmde tanıyıp bu filmde kaybetmemiz oldu. Güç olayına gelinde fragmanlardan sonra genel bir Terminator havasında bir Ultron izlenimi oluştu. Ultron gelecek insanlığa savaş açıp herkesi kırana geçirecek diye. Ama filmde öyle olmadı. Lakin şöyle bir şey var ki çizgi roman uyarlamaları tarihi zaten hep süper kahraman ve kötülerin güçlerinin bir şekilde dengelenmesi üzerine kurulu. Baktığımız zaman hangi karakter çizgi romandakine birebir uyan güçlerle geldi ki. Loki'de son derece güçsüz yansıtıldı. Hulk sahnesini hatırlayalım. Iron Man vs. Thor tam bir saçmalık. Mandarin gibi bir karakterin uyarlanması rezalet. Hadi Mandarin Aldrich Killian'dı diyelim yine rezalet. X-Men, Magneto hakeza aynı. Özellikle Magneto'nun ne derece güçsüz ve aciz yansıtıldığı bence ayrı bir makale konusu. The Dark Knight Rises, Bane. Diyebilirsiniz Batman filmlerinin üslubu Bane'e Venom sıvısına uygun değildi. O zaman Age of Ultron'un üslubu da böyle bir Ultron'a uygundu derim bende. Yani illaki karakterlerin güçleri filmde ki kullanım şekline göre değişebiliyor. Vision'ın da haddinden fazla güçlü olduğunu unutmamak lazım. Aslında Ultron'un karakterizasyonu da bence filmde iyiydi. Hep gördüğümüz Terminator vari insan yok etmeye çalışan bir robottan ziyade beden bulmuş bir internet Trol'u havasındaydı. Bu bence 50 yıllık bir insan avcısı robotu oldukça güzel günümüze uyarladı. İnsanların internetti kullanım şeklinden insanlarla ilgili yargılara varması yada wi-fi'ını kapayınca Bluetooth ile robotlarıyla iletişime geçmesi bence son derece başarılı hamlelerdi.

Black Widow'un Age of Ultron'daki ele alınış şekli bazı kesimleri kızdırdı. Black Widow'un Bruce ile Avengers'dan ayrılmak istemesi ve çocuğunun olmaması ile ilgili hissettikleri yüzünden Joss Whedon resmen hedef gösterildi. Lakin Whedon'a haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Joss Whedon kariyeri boyunca kadın karakterleri en fazla önemseyen ve kullanan sinemacıların başında gelmiştir.(Buffy, Dollhause ve diğer dizilerindeki kadın karakterlerin konumlandırılması unutulmamalıdır.) Black Widow şu ana kadar ki MCU filmlerinde sırasıyla femme fatale, savaşı kadın ve suikastçi kimlikleriyle yansıtıldı. Bu filmde de aslında kadın kimliği anne rolü üzerinden yansıtıldı. Bu neden rahatsızlık verdi ki ? Filmde otoban sahnesinde Captain America'nın kalkanını alırken "hep sizin arkanızı topluyorum çocuklar" demesi de filmdeki anne rolünü güçlendiren bir faktördü. Üstelik aynı filmde Hawkeye'da bir baba figürü olarak yer aldı. Ama o hiç konuşulmadı. Black Widow'un kadın kimliğinin bu filmde biraz daha güçlü anlatılması bence karakteri küçük düşüren bir şey değil aslında karakteri güçlendiren ve daha üç boyutlu hale getiren bir özellikti.

Daha önceki paragraflarda da dediğim gibi bu bir takım filmi ve takım olarak gelişim karakterlerin tekil gelişimlerinden daha önemli. Bu filmde benim için en öneli nokta takım ruhunun ilk Avengers sonrası bir adım ileriye götürülüp götürülemeyeceğiydi. Takım ruhu konusunda X-Men ile hep sıkıntılar oldu mesela. X-Men filmleirnde hep oyuncuların popülaritesi yüzünden bazı karakterler ön plana çıktı ve birinci X-Men filmi ve First Class dışında ben takım ruhunu hiçbir zaman alamadım. Ama Age of Ultron bende takım olma konusunda ilk Avengers'ın bile önünde. Her karakterin kendi özel anları olması ile birlikte ikişerli, üçerli anları ve tabi ki bütün grubun uyumu bence korkunç derecede başarılıydı. Ben filmi 2 gün içinde 3 kere izledim ve hepsinde karakterlerin takım içinde ve tekil bazda kullanım şekline hayran oldum. Ama internetteki yorumlarda benim bulduğum kadar başarılı bulunmadığı ile ilgili yorumlara baktığımda şaşırdım açıkçası.



Quicksilver'a gelelim. Elimize bir yıl arayla iki Quicksilver geçti. İki kıyaslanıp durdu. Ben Age of Ultron'un Quicksilver'ını daha başarılı buldum. Bunların sebeplerini sıralarsam;

1- Fox'un elinde hem Magneto hem Quicksilver varken Quicksilver'ı Magneto'nun oğlu olarak kurgulamaması tamamen bir saçmalık.
2- Scarlet Witch'in olmadığı bir Quicksilver benim kesinlikle ilgimi çekmiyor.
3- Quicksilver'ın, Days of Future Past filmindeki gücünün filmlerin genelinde kullanılmak için işlevsiz derecede yüksek olması. Yani DOFS'de tek sahnesi vardı ve o sahnede şov yaptı. Evet gerçekten süper bir sahne. Ama filmin genelinde bu derece güçlü birini düşünürsek filmin bir dakikada bitmesi felan gerekir. Age of Ultron'daki Quicksilver, DOFP'deki kadar güçlü olsaydı Sokovia savaşı muhtemelen 10 saniye felan sürerdi. Zaten Days of Futur Past'in de Quicksilver'ın filmin geneli için çok güçlü olduğunu bildiği için tek sahnede kullandığını unutmamak lazım. O yüzden X-Men: Apocalypse'de Quicksilver'ın nasıl kullanılacağı benim için filmin kendisinden bile daha büyük merak konusu.

Aksiyon sahneleri konusunda zaten pek diyecek bi'şey yok. İzlerken hepsinde kendimden geçtiğimi belirteyim sadece. Filmin açılışı, Hulk vs. Hulkbuster sahnesi, Ultron vs. Captain America, Sokovia savaşı teknik açıdan kusursuz. Hele ki The Vision'ın Scarlet Witch'i kurtardığı sahneyi inanır mısınız her gün izliyorum o derece yani. The Vision demişken herhalde filmin en büyük sürprizi The Vision'dı. Çekici kaldırma sahnesi de son derece işlevseldi. Filmin başındaki Mjolnir'in hakkedilme muhabbetinden sonra Ultron tarafından yaratılan bir karaktere hem Avengers'ın hem de seyircinin bir anda güvenmesi herhalde sadece böyle bir sahne ile gerçekleştirilebilirdi. Oldukça başarılı.

Hikaye anlatımı konusunda Joss Whedon'ın biraz sıkıntılar yaşadığı bir gerçek. İlk Avengers filminin hikaye anlatım şekli Age of Ultron'a oranla biraz daha doğaldı. İki filmi de izlerken bu farkedilebiliyor. Age of Ultron'un yönetmenliği teknik açıdan daha başarılı ama hikaye anlatımı olarka ilk filmin doğallığını ve rahatlığını bence göstermemiş. Zaten Joss Whedon'da "Age of Ultron'u çekmek kabus gibiydi" lafıyla buna biraz gönderme yapmıştı.

Genel olarak MCU ile ilgili şunu da söylemek lazım. Solo film serilerinin ilkleri dışında her zaman bu filmlerde bir eksiklik olacak. Bu da filmin başının ve sonunun illaki bir yere bağlanma sorunu. Bunu çok ciddi bir sorun olarak gören insanlar tanıyorum. Aslında sinema anlamında haklılar. Lakin bu sistemin dizi gibi işlediğini unutmamak lazım. Bir dizinin herhangi bir bölümü nasıl ki başlangıç ve bitiş itibari ile diğer bölümlere bağlıdır. Marvel Cinematic Universe'de böyle. O yüzden tek filmi izlemek gibi bir seçenek maalesef ortadan kalkmış halde. Mesela ben MCU filmlerini izleyeceğim diyor biri. Ama Thor'un ilk filmi ile ikinciyi üst üste izliyor. Arada Avengers'ı izlemiyor. Ne oldu ? iş rezil oldu .Bu filmler arttıkça daha da fazla olacak. Bu olay gelecekte Dc Cinematic Universe'de de böyle olacak. Shared Universe mantığı böyle. Bu sistemi kabul etmek lazım.

Ağır ağır eleştirinin sonuna geliyorum. Yazdığım bu uzun yazıyı okuyup buraya kadar geldiyseniz gerçekten teşekkür ederim. Bu eleştiriyi bir blog yazısı gibi görürseniz sevinirim. Age of Ultron üzerinden genel çıkarımlar yapmaya ve kendi fikirlerimi aktarmaya çalıştım. Flame War amacıyla yazılmadığını da belirteyim.

8/10
Daha Fazla Film İncelemeleri İçin ;
 


Üst Alt