Doğuş Pertez
Admin
Arkadaşlık ile İlgili Atasözleri ve Açıklamaları
arkadaşlık atasözleri,dostluk atasözleri,yardımlaşmayla ilgili atasözleri,Arkadaşlıkla İlgili Deyimler, Dostlukla İlgili Atasözleri ve Anlamları,Arkadaşlıkla İlgili Atasözleri ve Anlamları,
Yoldan kal, yoldaştan kalma
Yolculukta insanın başına türlü işler, sıkıntılar, belâlar gelebilir Bunların halledilmesi içinde bir insana gerek duyulur Bu gereklik, yolculukta candan bir arkadaşın önemini büyük kılar Dolayısıyla insan, candan bir yol arkadaşı bulabilmek için hareketini erteleyebilir
Üzüm üzüme baka baka kararır
Her zaman bir arada bulunan, arkadaşlık eden, bir çevrede yaşamaya çalışan kimseler birbirlerinden etkilenirler; birbirlerinin özelliklerini, huylarını ve alışkanlıklarını kaparlar
Sürüden ayrılanı kurt kapar
Herkesin tuttuğu yolu bırakıp ayrı bir yol tutturanlar, herkesin yaptığını yapmayanlar, ya da arkadaşlarının yardımıyla yapılan bir işten ayrılanlar büyük zarara uğrarlar
Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
Kişi, kiminle arkadaşlık ederse, ondan etkilenir; onun alışkanlıklarına, düşüncelerine eğilim duyar; huyunu, gidişini kapar
Körle yatan şaşı kalkar (İtle yatan bitle kalkar)
Değersiz, kötü, ahlâksız kişilerle ilişki kurup arkadaşlık yapanlar ister istemez onlardan etkilenir ve kötü huylar kaparlar Çünkü insanı en çok etkileyen yakınında bulunduğu insanlardır
Kötü söyleme eşine, ağu katar aşına
Yakın ilişkide bulunduğun kimselere (aile fertleri, komşu, arkadaş, mesai arkadaşları vs) iyi davran, onları incitip kırma Eğer böyle yaparsan onlar da senin hakkında hiç iyi düşünmezler, sana daha büyük kötülük yapma yoluna giderler
Dost kara günde belli olur
Varlıklı, iyi, güzel ve mutlu günlerimizde bizimle dostluk kuran, arkadaşlık eden, yanımızdan ayrılmak istemeyen çok olur Herkesin mutluluktan bir pay almaya çalıştığı böyle günlerimizde, etrafımızdaki bu kişilerin hepsine gerçek dost diyebilir miyiz? Kuşkusuz hayır Bu ancak işlerimizin kötü gittiği, üzüntülerimizin arttığı, felâketlerin bizi boğmaya çalıştığı günlerimizde belli olur İyi ve mutlu günlerimizde olduğu gibi, bizi kara günlerimizde de yalnız bırakmayan, sıkıntılarımızı paylaşan kişiler gerçek dostlarımızdır
Dostluk başka, alış veriş başka
Alış verişin temelinde çıkar, dostluğun temelinde ise fedakârlık yatar Bunu bilip dost kalmak isteyenler alış verişlerini arkadaşlık ilişkisinden ayrı tutarlar Bu kişiler arasındaki dostluk, birinin ötekine fedakârlık yapmasını gerekli kılmaz
Dost acı söyler
Dost sevilip güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi görüşülen kimsedir Dostlar hiçbir çıkar kaygısı gütmeden yaklaşırlar insana Düşman kimselerin aksine, insanın iyiliğini isterler Sevinci paylaştıkları gibi üzüntüyü de paylaşırlar Bu bakımdan dostlarımız olanlar eksikliklerimizi, kusurlarımızı, yanlışlıklarımızı yüzümüze karşı söylemekten çekinmezler Bizi memnun etmek için değil doğruyu göstermek için konuşurlar Amaçları bizi düzeltmek, acı da olsa gerçeği yüzümüze söylemektir Bu bakımdan iyiliğimiz için söyledikleri sözlerden ötürü onlara kırılmamalıyız
Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur
İnsanlar gezen, dolaşan, hareket eden varlıklardır Bir yerden kalkıp başka bir yere gidebilirler Arkadaşlar, dostlar, tanıdıklar birbirlerinden ne kadar uzakta olurlarsa olsunlar, günün birinde, bir yerde karşılaşabilirler; hatta hiç karşılaşmayacaklarını sanan insanlar dahi birbirlerine kavuşabilirler
Can canın yoldaşıdır
İnsan yaratılışı gereği tek başına yaşayamaz Bir arkadaşa, bir dosta mutlaka ihtiyaç duyar Bu, gerek iş yapması, gerek sorunlarını çözmesi, gerekse konuşup dertleşmesi için zorunludur
Bir selâm bin hatır yapar
Dinimizin bir emri olan selâm, bir bilgi ve sevgi belirtisidir Dolayısıyla gönül kazanmanın önemli bir anahtarıdır Yakınlarımıza, arkadaşlarımıza, hatta yabancılara bile vereceğimiz selâm onlarla aramızda bir yakınlığın doğmasına yol açar; gönülleri birbirine yaklaştırır Bu sebeple selâmlaşmayı ihmal etmemek gereklidir
Baz bazla, kaz kazla, kel tavuk topal horozla
Bir kimse, kendi niteliğine uyan, kendine denk olan, kendine benzeyen kimselerle beraber olur, arkadaşlık eder, düşüp kalkar
Adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil (Adam adama yük olmaz)
Birileri gelip konuğumuz olabilir, evimizde kalabilir Bu konuk tıpkı can gibidir; can nasıl gövdeye geldiği gibi gidiyorsa, konuk da günün birinde geldiği gibi gidecektir Bu sebeple yanımıza gelen arkadaş, dost, yakın ve konuklarımızdan yaka silkmemeliyiz
Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyim
Adam ahbabından bellidir (Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu diyeyim)
İnsan daha çok anlaştığı, huyunu suyunu bildiği, sevdiği, yanında bulunmaktan hoşlandığı kimselerle arkadaşlık kurar; dostluk eder Dolayısıyla bir kimsenin iyi ya da kötü olduğu, arkadaşlık kurduğu kimsenin kişiliğine bakılarak anlaşılabilir
Ayıpsız yâr (dost) arayan, yârsız (dostsuz) kalır
Hemen her şeyin, her insanın bir kusuru, bir eksiği vardır Hatasız kul olmaz Dolayısıyla insanın mükemmel bir dost, arkadaş ve sevgili aramaya çalışması boşunadır Böyle bir dost bulamayacağı gibi, dostsuz kalması da mümkündür Bu bakımdan insan bir şey elde etmek, bir dost bulmak istiyorsa onları kusurları ile kabul etmeye hazır olmalıdır
Yoldan kal, yoldaştan kalma
Yolculukta insanın başına türlü işler, sıkıntılar, belâlar gelebilir Bunların halledilmesi içinde bir insana gerek duyulur Bu gereklik, yolculukta candan bir arkadaşın önemini büyük kılar Dolayısıyla insan, candan bir yol arkadaşı bulabilmek için hareketini erteleyebilir
Üzüm üzüme baka baka kararır
Her zaman bir arada bulunan, arkadaşlık eden, bir çevrede yaşamaya çalışan kimseler birbirlerinden etkilenirler; birbirlerinin özelliklerini, huylarını ve alışkanlıklarını kaparlar
Sürüden ayrılanı kurt kapar
Herkesin tuttuğu yolu bırakıp ayrı bir yol tutturanlar, herkesin yaptığını yapmayanlar, ya da arkadaşlarının yardımıyla yapılan bir işten ayrılanlar büyük zarara uğrarlar
Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
Kişi, kiminle arkadaşlık ederse, ondan etkilenir; onun alışkanlıklarına, düşüncelerine eğilim duyar; huyunu, gidişini kapar
Körle yatan şaşı kalkar (İtle yatan bitle kalkar)
Değersiz, kötü, ahlâksız kişilerle ilişki kurup arkadaşlık yapanlar ister istemez onlardan etkilenir ve kötü huylar kaparlar Çünkü insanı en çok etkileyen yakınında bulunduğu insanlardır
Kötü söyleme eşine, ağu katar aşına
Yakın ilişkide bulunduğun kimselere (aile fertleri, komşu, arkadaş, mesai arkadaşları vs) iyi davran, onları incitip kırma Eğer böyle yaparsan onlar da senin hakkında hiç iyi düşünmezler, sana daha büyük kötülük yapma yoluna giderler
Dost kara günde belli olur
Varlıklı, iyi, güzel ve mutlu günlerimizde bizimle dostluk kuran, arkadaşlık eden, yanımızdan ayrılmak istemeyen çok olur Herkesin mutluluktan bir pay almaya çalıştığı böyle günlerimizde, etrafımızdaki bu kişilerin hepsine gerçek dost diyebilir miyiz? Kuşkusuz hayır Bu ancak işlerimizin kötü gittiği, üzüntülerimizin arttığı, felâketlerin bizi boğmaya çalıştığı günlerimizde belli olur İyi ve mutlu günlerimizde olduğu gibi, bizi kara günlerimizde de yalnız bırakmayan, sıkıntılarımızı paylaşan kişiler gerçek dostlarımızdır
Dostluk başka, alış veriş başka
Alış verişin temelinde çıkar, dostluğun temelinde ise fedakârlık yatar Bunu bilip dost kalmak isteyenler alış verişlerini arkadaşlık ilişkisinden ayrı tutarlar Bu kişiler arasındaki dostluk, birinin ötekine fedakârlık yapmasını gerekli kılmaz
Dost acı söyler
Dost sevilip güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi görüşülen kimsedir Dostlar hiçbir çıkar kaygısı gütmeden yaklaşırlar insana Düşman kimselerin aksine, insanın iyiliğini isterler Sevinci paylaştıkları gibi üzüntüyü de paylaşırlar Bu bakımdan dostlarımız olanlar eksikliklerimizi, kusurlarımızı, yanlışlıklarımızı yüzümüze karşı söylemekten çekinmezler Bizi memnun etmek için değil doğruyu göstermek için konuşurlar Amaçları bizi düzeltmek, acı da olsa gerçeği yüzümüze söylemektir Bu bakımdan iyiliğimiz için söyledikleri sözlerden ötürü onlara kırılmamalıyız
Dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur
İnsanlar gezen, dolaşan, hareket eden varlıklardır Bir yerden kalkıp başka bir yere gidebilirler Arkadaşlar, dostlar, tanıdıklar birbirlerinden ne kadar uzakta olurlarsa olsunlar, günün birinde, bir yerde karşılaşabilirler; hatta hiç karşılaşmayacaklarını sanan insanlar dahi birbirlerine kavuşabilirler
Can canın yoldaşıdır
İnsan yaratılışı gereği tek başına yaşayamaz Bir arkadaşa, bir dosta mutlaka ihtiyaç duyar Bu, gerek iş yapması, gerek sorunlarını çözmesi, gerekse konuşup dertleşmesi için zorunludur
Bir selâm bin hatır yapar
Dinimizin bir emri olan selâm, bir bilgi ve sevgi belirtisidir Dolayısıyla gönül kazanmanın önemli bir anahtarıdır Yakınlarımıza, arkadaşlarımıza, hatta yabancılara bile vereceğimiz selâm onlarla aramızda bir yakınlığın doğmasına yol açar; gönülleri birbirine yaklaştırır Bu sebeple selâmlaşmayı ihmal etmemek gereklidir
Baz bazla, kaz kazla, kel tavuk topal horozla
Bir kimse, kendi niteliğine uyan, kendine denk olan, kendine benzeyen kimselerle beraber olur, arkadaşlık eder, düşüp kalkar
Adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil (Adam adama yük olmaz)
Birileri gelip konuğumuz olabilir, evimizde kalabilir Bu konuk tıpkı can gibidir; can nasıl gövdeye geldiği gibi gidiyorsa, konuk da günün birinde geldiği gibi gidecektir Bu sebeple yanımıza gelen arkadaş, dost, yakın ve konuklarımızdan yaka silkmemeliyiz
Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyim
Adam ahbabından bellidir (Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu diyeyim)
İnsan daha çok anlaştığı, huyunu suyunu bildiği, sevdiği, yanında bulunmaktan hoşlandığı kimselerle arkadaşlık kurar; dostluk eder Dolayısıyla bir kimsenin iyi ya da kötü olduğu, arkadaşlık kurduğu kimsenin kişiliğine bakılarak anlaşılabilir
Ayıpsız yâr (dost) arayan, yârsız (dostsuz) kalır
Hemen her şeyin, her insanın bir kusuru, bir eksiği vardır Hatasız kul olmaz Dolayısıyla insanın mükemmel bir dost, arkadaş ve sevgili aramaya çalışması boşunadır Böyle bir dost bulamayacağı gibi, dostsuz kalması da mümkündür Bu bakımdan insan bir şey elde etmek, bir dost bulmak istiyorsa onları kusurları ile kabul etmeye hazır olmalıdır