cllgr
Üye
ah gençlik ahhhh...
Bugün üniversite ögrencilerinin çoğunluğunu 1983 doğumlular ve daha küçükler oluşturuyor.
"Gençlik"onlara deniyor.
-Onlar için Soğuk Savaş bir bilgisayar oyunu.
-AIDS doğduklarından beri var.
-CD den doğduklarından beri var.
-Michael Jackson onlar doğduğunda beyazdı. (sübyancı da değil)
-Bülent Ersoy onlar doğduğunda kadındı.
-Eski filmlerde Ajda Pekkan'ı görseler asla tanımazlar.
-Küçük Emrah'ı, Emrah'ın gayrımeşru oğlu sanıyorlar.
-Rıdvan Dilmen onlar için sadece bir TV spor yorumcusu ve
ona neden "şeytan" dendiğini bilmiyorlar.
-Kenan Evren onlar için tonton bir ressam.
-Onlar için "Çarli'nin Melekleri" ve "GörevimizTehlike" sadece geçen senenin yeni vizyon filmleri.
-Siyah beyaz bir bilgisayar ekranı olabileceğini düşünemezler.
-Pac-Man'i bilmezler.
-Amiga ve Commodore 64'leri hiç olmadı !
-Siyah beyaz bir televizyon olabileceğine inanmazlar ve uzaktan kumanda olmadan nasıl kanal değiştirileceğini bilmezler.
-Balkonda anten ayarı olayını hiç yapmadılar.
-Sadece tek bir kanalın günde belirli saatlerde yayın yaptığı dönemlerde dinozorların da yaşadığını düşünürler.
-Dallas'ı sadece NBA maçlarından bilirler.
-Flamingo Yolu ise onlar için sadece bir bar adı olabilir.
-John Travolta'yı hep balık etli ve yuvarlak hatlı olarak gördüler ve onun nasıl olup da bir dans ilahı olabildiğini hayal bile edemezler.
-Ve bizlerin de üniversitede iken cep telefonsuz nasıl yaşayabildiğimize akıl erdiremezler.
Şimdi bakalim yaşlanıyor muyuz bir görelim.
1. Yukarıda yazılanları anlıyor ve gülümsüyorsun.
2. Artık dışarda geçirilen bir gecenin ardından öğleden sonraya kadar uyumaya ihtiyacın var.
3. Arkadaşların evleniyor.
4. Küçük çocukların bilgisayarla nasıl çok rahat oynayabildiklerine
her zaman hayret ediyorsun.
5. Liseli gençlerin ellerinde cep telefonlarını görünce kafanı sallıyorsun.
6. İşine her geçen gün daha çok bağlanıyorsun.
Artık o senin hayatın.
7. Arkadaşlarınla hergün daha az vakit geçiriyorsun.
8. Zaman zaman arkadaşlarınla buluşup, beraber yaşadığınız komik anıları tekrar tekrar anlatıp,
eski güzel günleri hatırlıyorsun.
Evet
kabul etmesek de,
aşırı üzücü ve acı olsa da ne yazık ki...
Hepimiz yavaş yavaş YAŞLANIYORUZ.
"Gençlik"onlara deniyor.
-Onlar için Soğuk Savaş bir bilgisayar oyunu.
-AIDS doğduklarından beri var.
-CD den doğduklarından beri var.
-Michael Jackson onlar doğduğunda beyazdı. (sübyancı da değil)
-Bülent Ersoy onlar doğduğunda kadındı.
-Eski filmlerde Ajda Pekkan'ı görseler asla tanımazlar.
-Küçük Emrah'ı, Emrah'ın gayrımeşru oğlu sanıyorlar.
-Rıdvan Dilmen onlar için sadece bir TV spor yorumcusu ve
ona neden "şeytan" dendiğini bilmiyorlar.
-Kenan Evren onlar için tonton bir ressam.
-Onlar için "Çarli'nin Melekleri" ve "GörevimizTehlike" sadece geçen senenin yeni vizyon filmleri.
-Siyah beyaz bir bilgisayar ekranı olabileceğini düşünemezler.
-Pac-Man'i bilmezler.
-Amiga ve Commodore 64'leri hiç olmadı !
-Siyah beyaz bir televizyon olabileceğine inanmazlar ve uzaktan kumanda olmadan nasıl kanal değiştirileceğini bilmezler.
-Balkonda anten ayarı olayını hiç yapmadılar.
-Sadece tek bir kanalın günde belirli saatlerde yayın yaptığı dönemlerde dinozorların da yaşadığını düşünürler.
-Dallas'ı sadece NBA maçlarından bilirler.
-Flamingo Yolu ise onlar için sadece bir bar adı olabilir.
-John Travolta'yı hep balık etli ve yuvarlak hatlı olarak gördüler ve onun nasıl olup da bir dans ilahı olabildiğini hayal bile edemezler.
-Ve bizlerin de üniversitede iken cep telefonsuz nasıl yaşayabildiğimize akıl erdiremezler.
Şimdi bakalim yaşlanıyor muyuz bir görelim.
1. Yukarıda yazılanları anlıyor ve gülümsüyorsun.
2. Artık dışarda geçirilen bir gecenin ardından öğleden sonraya kadar uyumaya ihtiyacın var.
3. Arkadaşların evleniyor.
4. Küçük çocukların bilgisayarla nasıl çok rahat oynayabildiklerine
her zaman hayret ediyorsun.
5. Liseli gençlerin ellerinde cep telefonlarını görünce kafanı sallıyorsun.
6. İşine her geçen gün daha çok bağlanıyorsun.
Artık o senin hayatın.
7. Arkadaşlarınla hergün daha az vakit geçiriyorsun.
8. Zaman zaman arkadaşlarınla buluşup, beraber yaşadığınız komik anıları tekrar tekrar anlatıp,
eski güzel günleri hatırlıyorsun.
Evet
kabul etmesek de,
aşırı üzücü ve acı olsa da ne yazık ki...
Hepimiz yavaş yavaş YAŞLANIYORUZ.