Aksi
Üye
Öznesiz Acıların Varlığında Tek Özneye Hitabımdır Bu!
Seneler, aylar, günler ve bitmeyen dakikalar vardı şimdiye kadar engel dağımda. Gürültülü anlaşmalar uçuşur ve konardı yaprağıma. Tek tutkum birçok tutkular ihtisasında bir ince içlikteydi. Yolların kesildiği anlarda yalpalardım; güneş yüzsüzlüğüyle. Bazen kendime asık bir haletle düşerdim duvarlardan. Bazen de kaybolmak isterdim biten susuşlar(ım)da...
Ve şimdi... Tekliğin bile çokluk getirdiği bir devirde kurt sofralarının bitimsizliğinden sıyrılıp çirkin bir resim gedasının dört bir yanında yaşamlar. Düşülen zindanlar saray sanılmaktan öteye geçmiyor ve Sevgili zamanına özlemdar bir hücre kapısı zaman...
Ve an...Karanlık hatıralar sıralamasından füsunperver bir söz alevi yakıcı bir köz sunuyor biten susuzluğuma.Anımsadım ki ; O Nebi hep '' Ümmeti '' demişti ve yoklukta bile hep Var O'landan istemişti. Sahibini tutuklayan şu dünya idi beni Sana ulaştırmayan. Uzun olan mesafeler yada başka nedenler!...
Ya şimdi?Gün sayıyorum artık Sen olmak adına.Gün sayıyorum artık benlikten çıkmak adına ve gün sayıyorum artık Geldim Ya Rasulallah demek adına...
Sevdalar anlamasa da halimizi,kaç bahara bedel ki bu yok olmak! Kaç kelama denk ki Seni anlatmak! Ve kaç eylüle nasip ki Sen'inle olmak!...
Hatırlıyorum ki geçen sene şu beyit düşmüştü kalem(im)den ;
Gelemedik Ravzana
Bir eylül dokunuşuyla seneye inşAllah
8 Eylül 2007
Ve bugün yani 31 Temmuz 2008.Eylüle sayılı günler kaldı ve inşAllah 1 Eylül'de O Mübarek toplarda olacağım...
Gürültülerden aşk havadarlığına / konuşmalardan susmalara / kallerden bıkan hallere gideceğim...
Yani Sunandan Sundurana
Vesile Olup Kandırana
Ve O Beyti Yazdırıp Kesretten Vahdete Kabul Buyurana...
Vesselam...
Seher Ortaöner
Seneler, aylar, günler ve bitmeyen dakikalar vardı şimdiye kadar engel dağımda. Gürültülü anlaşmalar uçuşur ve konardı yaprağıma. Tek tutkum birçok tutkular ihtisasında bir ince içlikteydi. Yolların kesildiği anlarda yalpalardım; güneş yüzsüzlüğüyle. Bazen kendime asık bir haletle düşerdim duvarlardan. Bazen de kaybolmak isterdim biten susuşlar(ım)da...
Ve şimdi... Tekliğin bile çokluk getirdiği bir devirde kurt sofralarının bitimsizliğinden sıyrılıp çirkin bir resim gedasının dört bir yanında yaşamlar. Düşülen zindanlar saray sanılmaktan öteye geçmiyor ve Sevgili zamanına özlemdar bir hücre kapısı zaman...
Ve an...Karanlık hatıralar sıralamasından füsunperver bir söz alevi yakıcı bir köz sunuyor biten susuzluğuma.Anımsadım ki ; O Nebi hep '' Ümmeti '' demişti ve yoklukta bile hep Var O'landan istemişti. Sahibini tutuklayan şu dünya idi beni Sana ulaştırmayan. Uzun olan mesafeler yada başka nedenler!...
Ya şimdi?Gün sayıyorum artık Sen olmak adına.Gün sayıyorum artık benlikten çıkmak adına ve gün sayıyorum artık Geldim Ya Rasulallah demek adına...
Sevdalar anlamasa da halimizi,kaç bahara bedel ki bu yok olmak! Kaç kelama denk ki Seni anlatmak! Ve kaç eylüle nasip ki Sen'inle olmak!...
Hatırlıyorum ki geçen sene şu beyit düşmüştü kalem(im)den ;
Gelemedik Ravzana
Bir eylül dokunuşuyla seneye inşAllah
8 Eylül 2007
Ve bugün yani 31 Temmuz 2008.Eylüle sayılı günler kaldı ve inşAllah 1 Eylül'de O Mübarek toplarda olacağım...
Gürültülerden aşk havadarlığına / konuşmalardan susmalara / kallerden bıkan hallere gideceğim...
Yani Sunandan Sundurana
Vesile Olup Kandırana
Ve O Beyti Yazdırıp Kesretten Vahdete Kabul Buyurana...
Vesselam...
Seher Ortaöner