kimya tarihinin en tirajik hatası =eroin

Sponsorlu Bağlantılar

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

onur_poy

Üye
    Konu Sahibi
kimya tarihinin en tirajik hatası =eroin
İnsan organizması açısından tüm zamanların en yıkıcı kimyasal
bileşimlerinden biri sayılan eroinin, ilk kez bilim adamları eliyle ve
gerçekte son derece iyi niyetli bir amaca hizmet etmek üzere üretildiğini
biliyor muydunuz? 1897'de Almanya'daki Bayer laboratuarlarında kanser ve
tüberküloz hastaları için "ağrı kesici" olarak hazırlanan "eroin hidroklor",
dehşet verici yan etkileri farkedilince onu ilaç olarak reçetelere yazan
hekimler tarafından derhal terkedildi. Ancak iş işten geçmiş ve "şeytanın
tozu" hapsedildiği şişeden kaçıp halkın arasına karışmayı başarmıştı bir kez
***
Kimya tarihinin ünlü efsanelerinden birine göre, "eroin" maddesi, adını, bu
maddeyi deneme amacıyla kolundan enjekte eden bir Bayer mühendisinin o anda
yaşadıklarını tanımlamak için kullandığı şu mânidar cümleden almıştı:
"Kendimi bir kahraman gibi hissediyorum!" ("I feel like a hero") İşte, o günden bu yana eroin, dünyanın dört bir köşesinde, din, dil, ırk ve sosyal sınıf gözetmeksizin yüzmilyonlarca "kahraman" (!) üretmeye devam ediyor. Yalnız, küçük bir sorun var ki, bu sentetik kahramanların büyük bir bölümü kahramanlıklarını pekiştirecek herhangi bir dünyevî icraat yapmaya vakit bulamadan, hayli zamansız bir biçimde toprağın altını boylamaktalar!

Elbette ki, eroin şakası yapılamayacak kadar hassas bir konu. Zaten bizim
derdimiz de şaka falan değil, yalnızca bir durum tesbiti yapmak. Ancak,
aşağıda aktaracağımız tarihsel gerçekleri okuduktan sonra, şakayı biz mi
yoksa şu anlı şanlı bilim dünyası mı yapıyor, ona siz karar vereceksiniz.

İnsan organizması açısından tüm zamanların en yıkıcı kimyasal bileşimlerinden biri sayılan eroin, gerçekte son derece iyi niyetli bir amaca hizmet etmek üzere üretilmişti.

Saf morfinin asit anhidritle işlenmesi sonucu ortaya çıkan bu ölümcül toz,
ilk kez 21 Ağustos 1897 günü, Bayer'in Almanya'nın Elberfeld kentindeki
laboratuarında sentezlendi. Sentezleme işlemi, bu tarihten yalnızca bi kaç
gün önce aynı laboratuarda "Asprin"i keşfetmiş olan saygın Alman kimyageri
Dr. Felix Hoffman tarafından gerçekleştirilecekti. Bayer kayıtları, bizlere
bu deneyin hedefinin kuru öksürük, tüberküloz ve kanser gibi önemli
hastalıklarda hem şiddetli acıları dindirebilen, hem de tedavi edici yönü
bulunan etkili bir ilaç keşfetmek olduğunu bildiriyor. 1868'de Ludwigsburg
da doğan Hoffman, Münih Üniversitesi Farmakoloji Bölümü'nden son derece
yüksek derecelerle mezun olmuş, geleceği parlak bir kimyagerdi. Nitekim,
Alman ilaç sanayiinin duayenlerinden Adolf von Bayer de onu keşfetmekte
gecikmedi. Genç kimyageri şirketinin Ar-Ge bölümüne alan Bayer, onun
sayesinde farmakoloji tarihinin en büyük buluşlarından biri olan asetil
salisilik asiti günümüzde "Aspirin" adıyla bütün dünyada tanınan ticarî bir
markaya dönüştürecekti.

İşte, eroin tam da o günlerde, şirket çalışanlarının "Aspirin"in keşfinin
coşkusunu yaşadığı sırada doğdu. Dr. Hoffman büyük buluşunu kayıtlara
geçirmesinden yalnızca 11 gün sonra yine aynı laboratuarda, fokurdayan
tüplerinin başındaydı. Bunaltıcı Ağustos sıcağına aldırmaksızın gün boyunca
aralıksız çalışan ünlü kimyager en sonunda hedefine ulaştı. Deney kabının
dibine çökelen beyaz toz, bir süredir kafayı taktığı o yepyeni formülün işe
yaradığının da en somut kanıtıydı.

Aspirin ve eroinin ortak mucidi: Dr. Felix Hoffman
baz morfinden sekiz kat daha güçlü bir uyuşturucu elde eden Dr. Hoffman,
bunun kontrollü şekilde kullanımıyla yukarıda anılan hastalıkların
tedavisinde çok önemli bir ilerleme kaydedebileceğini düşünüyordu. Kobaylar
üzerindeki deneme çalışmaları bir yıl kadar sürdü ve toz eroin, "heroin
hydrochlor" ticarî markasıyla şişelenmiş olarak 20. yüzyılın hemen
arefesinde Bayer şirketi tarafından piyasaya sürüldü. Bugün için inanılması
bir hayli güç olmakla birlikte, eroin o dönemde başta Almanya olmak üzere
birçok Avrupa ülkesinde eczanelerde rahatça satılıyordu. Hekimler, birçok
ağır vak'ada hastalarını "mutluluktan uçuran" bu toza önceleri büyük ilgi
gösterdiler. Eroin yalnız tedavi umudu olanlar için değil, tedavisi imkânsız
görülen ve ölüm döşeğinde birazcık huzur isteyen hastalar için de gerçek bir
umut gibi görülmekteydi. Ancak, madalyonun öteki yüzü kısa sürede ortaya çıktı. Yalnızca bir iki kullanımın ardından "şeytanın tozu"na müptela olanlar şuursuzca ecza depolarına, laboratuarlara saldırıyor ve kendilerine daha fazla ilaç temin
etmeye çabalıyorlardı.

Eroin yasal olarak son kez 1. Dünya Savaşı yıllarında ağır yaralı askerlerin
tedavisinde kullanıldı, ardından da tıp dünyasındaki güçlü bir konsensus
sonucu tedavi prosedürlerinden tümüyle kaldırıldı.

İnsanları çok seven ve mesleğine aşık bir kimyager olan Dr. Hoffman, 8 Şubat
1946'da son nefesini verirken, ilk kez onun laboratuar kaplarında dünyaya
gözlerini açan "diasetilmorfin" artık çoktan bir ilaç olmaktan çıkmış,
alım-satımı ya da kullanımı bir çok ülkede en ağır şekilde cezalandırılan
lanetli bir maddeye dönüşmüştü. Bir daha da hiç bir güç önünü kesmeyi
başaramayacaktı...
 


serdar06288

serdar06288

Üye
baya tcaip bir geçmişi var vay anasına yanlışlıkla icat oldu vay be
 
prince of hell

prince of hell

Üye
sağol :oke:
 
serdaronlinenet

serdaronlinenet

Üye
ne ilginçmiş be :wacko: :wacko:
 
van_hoijdonk

van_hoijdonk

Emekli Yönetici
O zamanki amaçla şuandaki durum çok farklı.. ;)
 
cllgr

cllgr

Üye
evet patlayıcılarda kayaları parçalamak için icad edilmişti ama,şimdi nerelerde kullanılıyor.neye niyet neye kısmet meselesi..... ;)
 
..::Riddick::..

..::Riddick::..

Üye
Pislik bi madde..
 
KimyageR

KimyageR

Kapalı Hesap
Kimya biliminde esas ne olursa olsun herşey insanlık için amacı güdüyor. Zaten Kimya yı doğuran sarı Altındır. Altın yapmak için yola çıkıldı ve şimdi başka potansiyele geçiş yaptı ... :artı:
 
ChavRash

ChavRash

Emekli Yönetici
Yaptığı potansiyelinde bir sınırı olması lazım ama böyle gitmez bu iş..
 
FrontmaN

FrontmaN

Üye
Originally posted by KimyageR@Sep 17 2005, 12:02 AM
Kimya biliminde esas ne olursa olsun herşey insanlık için amacı güdüyor. Zaten Kimya yı doğuran sarı Altındır. Altın yapmak için yola çıkıldı ve şimdi başka potansiyele geçiş yaptı ... :artı:
[post=167580]Quoted post[/post]​

o zaman adı simya dı herhalde
 
midnight

midnight

Üye
Şimdi de millet altın vuruş yapıyor... 8)
 
NeedLeFLuff

NeedLeFLuff

Üye
walla yaw lanet olsun eroine uyuşturucuya çok iğrenç şeyler ama adamlar iyi niyetle bulmuşlar ama insanoğlu rahat durmuyor işte
 
KimyageR

KimyageR

Kapalı Hesap
Originally posted by endoplazmix_550+Sep 17 2005, 12:06 AM--><div class='quotetop'>QUOTE(endoplazmix_550 &#064; Sep 17 2005, 12:06 AM)</div><div class='quotemain'><!--QuoteBegin-KimyageR@Sep 17 2005, 12:02 AM
Kimya biliminde esas ne olursa olsun herşey insanlık için amacı güdüyor. Zaten Kimya yı doğuran sarı Altındır. Altın yapmak için yola çıkıldı ve şimdi başka potansiyele geçiş yaptı ... :artı:
[post=167580]Quoted post[/post]​

o zaman adı simya dı herhalde
[post=167583]Quoted post[/post]​
[/b][/quote]
Eski adını bilmiyorum ben kimya diye biliyorum :wacko:
 
FrontmaN

FrontmaN

Üye
Originally posted by KimyageR+Sep 17 2005, 12:14 AM--><div class='quotetop'>QUOTE(KimyageR &#064; Sep 17 2005, 12:14 AM)</div><div class='quotemain'>
Originally posted by endoplazmix_550@Sep 17 2005, 12:06 AM
<!--QuoteBegin-KimyageR
@Sep 17 2005, 12:02 AM
Kimya biliminde esas ne olursa olsun herşey insanlık için amacı güdüyor. Zaten Kimya yı doğuran sarı Altındır. Altın yapmak için yola çıkıldı ve şimdi başka potansiyele geçiş yaptı ... :artı:
[post=167580]Quoted post[/post]​


o zaman adı simya dı herhalde
[post=167583]Quoted post[/post]​
Eski adını bilmiyorum ben kimya diye biliyorum :wacko:
[post=167592]Quoted post[/post]​
[/b][/quote]

bu konuyu işleyen simyacı diye bir kitap da vardı altın yapmaya çalışan eski bilimadamları vardı
 

ekolix

Üye
enteresannn
 
Caine

Caine

Üye
Simya yaygın biçimde, temelsiz boş inanç ya da en iyimser gözle kimya biliminin gelişmesinden önceki ilginç bir geçiş dönemi olarak görülmektedir. Simyanın, Aquinos&#8217;lu Thomas, Isaac Newton, Robert Boyle gibi insanlarca da ciddiye alınmış olduğu ve simya ile Ortaçağ felsefesi ve dini arasında önemli bağlar bulunduğu çok az bilinir. Simyacı, altın üretmeye çalışan bir kimse olarak tanınmaktadır. Elbette bu işle uğraşan birçok kimse vardı. Fakat onlar kadar, yüksek düşünceli ve zeki başka insanlar da vardı ki, altın elde etmek için uyguladıkları kimyasal işlemler aslında simgeseldi ve amaçlanan sonuç altın elde etmek değil, &#8216;Filozof Taşı&#8217;nın keşfedilmesi idi. Sanat&#8217;ın tüm sırrını kapsayan bu gizemli &#8220;taş&#8221; bir yandan onların çalışmalarının bir ürünü, öte yandan da, varlığı olmaksızın simyanın da var olamayacağı, Tanrı&#8217;nın bir armağanıydı. Hem bir ruhu vardı hem de ruh&#8217;un kendisi olarak kabul ediliyordu. Onu araştırırken simyacı, maddenin içinde gizlenmiş olduğuna inandığı ruhu özgürleştirmek çabasındaydı ve böyle yaparak, bir bakıma ruh ile fiziksel gerçeklik arasındaki köprüyü kuruyordu. bu türde bişey işte :DD
 

seckinkoybasi

Üye
açıklama için teşekkürler caine
 
KimyageR

KimyageR

Kapalı Hesap
Originally posted by endoplazmix_550+Sep 17 2005, 12:20 AM--><div class='quotetop'>QUOTE(endoplazmix_550 &#064; Sep 17 2005, 12:20 AM)</div><div class='quotemain'>
Originally posted by KimyageR@Sep 17 2005, 12:14 AM
Originally posted by endoplazmix_550@Sep 17 2005, 12:06 AM
<!--QuoteBegin-KimyageR
@Sep 17 2005, 12:02 AM
Kimya biliminde esas ne olursa olsun herşey insanlık için amacı güdüyor. Zaten Kimya yı doğuran sarı Altındır. Altın yapmak için yola çıkıldı ve şimdi başka potansiyele geçiş yaptı ... :artı:
[post=167580]Quoted post[/post]​


o zaman adı simya dı herhalde
[post=167583]Quoted post[/post]​

Eski adını bilmiyorum ben kimya diye biliyorum :wacko:
[post=167592]Quoted post[/post]​

bu konuyu işleyen simyacı diye bir kitap da vardı altın yapmaya çalışan eski bilimadamları vardı
[post=167598]Quoted post[/post]​
[/b][/quote]
Bilmiyorum ama olabilir de ;)
 
midnight

midnight

Üye
Simyacı&#39;yı okumayan varsa okusun,güzel kitap,tam bi fenomen olarak değerlendiriyor eleştirmenler....
--O kitapta arkadaşların da dediği gibi, bir madde sayesinde normal metal altına çevriliyor,tabii sihirle falan değil o maddeden ufak bir parça alınarak normal metal ile ısıtılıyor ve normal metal altın halini alıyor...
 
Caine

Caine

Üye
okudum simyacıyı ;) tavsiye ediyorum
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Benzer Konular

azattt
Cevap
8
Görüntüleme
3K
Revengeful
doctorrr
Cevap
0
Görüntüleme
444
doctorrr
TuRkiShCowboy
Cevap
11
Görüntüleme
2K
Lord_oF_Dark
Haydar
Cevap
0
Görüntüleme
484
Haydar


Üst Alt