d€rVish
Üye
Kardeş olayı
Daha kardeş doğmadan sendromu başladı. “İki çocuklu hayatım nasıl olacak?” diye kendime sormadan edemiyorum. Enteresan günlerin beni beklediğine şüphem yok!
Geçen haftaki yazımda İpek’in ölüm kavramından sıklıkla söz ettiğinden bahsetmiştim. “anne ölecek misin?” tarzında sorular sonucunda iş vasiyetimi yazma noktasına gelmişti. Meğerse bu soruların sebebi bile kardeş meselesi olabilirmiş! Bunu ben değil çok sevgili Psikolog Bihter Gencer söylüyor. Benim yazdığım yazı üstüne kendisi bana bir e-posta gönderdi. Onun yazdıkları sayesinde bende de bir şimşek çaktı
Aynen şöyle yazmış:
“Son yazınızı okudum. Naçizane bir yorumda bulunmak isterim. Evet, çocuklar İpek'in yaşında ölüm kavramını sorgulamaya başlarlar. Fakat İpek'in durumunda bu durumun bir kısmı kardeşle ilgili olabilir. Şimdi onun ruhsal olarak en çok ilgilendiği şey "Kardeş gelince annemin sevgisini kaybedecek miyim?" sorusuyla uğraşması olabilir. Bu sizi kaybetme korsuna dönüşerek onu rahatsız ediyor olabilir. Bir de işi bu yönüyle ele alırsanız tamamen gerçek bir ölüm korkusu yerine, bu da size yardım edebilir. Bu soruları size sorduğunda "Gel seninle başka bir şey konuşalım. Sen son zamanlarda bu soruları soruyorsun, kardeşle ilgisi olabilir mi, merak etme ben hep buradayım, sana olan sevgim de..." şeklinde konuşun. Bu konuşmalar, ona iyi gelebilir. Naçizane düşüncelerimi paylaşmak istedim. Vasiyet filan görünce dayanamadım”
Buyurun bakalım! İş döndü, dolaştı yine kardeş meselesine geldi. Aslında Bihter Hanım’ın bu yazdıklarının beni rahatlattığını itiraf etmeliyim. Gözyaşımın burnumun ucunda olduğu şu hamilelik döneminde İpek’in soruları beni mahvediyordu. İşe bu gözle bakmak bana iyi geldi. İpek, “kardeşim doğunca beni sevecek misin?” sorularını pek sık sorar oldu. Bu kadar çok sormasının aslında iyi bir şey olduğunu düşünüyorum. Duygularını içine atıp sonunda hıncını kardeşinden çıkarmasından daha iyi olduğu muhakkak... Kardeşler arası tatlı kıskançlıklar olacağına şüphem yok. Şu yaşımda halen anneme” ohh oğlunun sevdiği yemeği yapmışsınız Figen hanımcım” diyebilen bir kişiyim 29 yaşındaki kardeşim de benden farklı değildir, bu arada Ancak kardeşimi bir başka severim.
Dilerim, İpek’in de kardeşi ile güzel bir iletişimi olur. Babası da ben de bu konuda şimdiden elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Onun sorularına sabırla yanıt veriyoruz. Hayatında değişebilecek bazı noktaları İpek’e anlatıyoruz. Kardeşli hayat konusunda bilgilendirmeye çalışıyoruz. Kardeşinin ona gelirken getireceği hediyeleri organize ediyoruz Elbette bebek doğduktan sonra her şey belli olacak. Ona da az kaldı! Bugün itibariyle 29 haftalık hamileyim. Ocak ayında her şey belli olacak kısmetse… Kendim bile inanamıyorum ama iki ay sonra iki çocuklu bir anne olacağım!
Bu haftanın sonu kurban bayramı… Şimdiden hepinizin bayramınızı kutluyorum. Tüm sevdiklerinizle birlikte nice güzel bayramlar geçirmeniz dileğiyle…Ve sayın maxicep halkı bunlar bazı görüş yaptığığım insanlar konuşuyor siz siz olun kardeşinizi kıskanmayın..
Geçen haftaki yazımda İpek’in ölüm kavramından sıklıkla söz ettiğinden bahsetmiştim. “anne ölecek misin?” tarzında sorular sonucunda iş vasiyetimi yazma noktasına gelmişti. Meğerse bu soruların sebebi bile kardeş meselesi olabilirmiş! Bunu ben değil çok sevgili Psikolog Bihter Gencer söylüyor. Benim yazdığım yazı üstüne kendisi bana bir e-posta gönderdi. Onun yazdıkları sayesinde bende de bir şimşek çaktı
Aynen şöyle yazmış:“Son yazınızı okudum. Naçizane bir yorumda bulunmak isterim. Evet, çocuklar İpek'in yaşında ölüm kavramını sorgulamaya başlarlar. Fakat İpek'in durumunda bu durumun bir kısmı kardeşle ilgili olabilir. Şimdi onun ruhsal olarak en çok ilgilendiği şey "Kardeş gelince annemin sevgisini kaybedecek miyim?" sorusuyla uğraşması olabilir. Bu sizi kaybetme korsuna dönüşerek onu rahatsız ediyor olabilir. Bir de işi bu yönüyle ele alırsanız tamamen gerçek bir ölüm korkusu yerine, bu da size yardım edebilir. Bu soruları size sorduğunda "Gel seninle başka bir şey konuşalım. Sen son zamanlarda bu soruları soruyorsun, kardeşle ilgisi olabilir mi, merak etme ben hep buradayım, sana olan sevgim de..." şeklinde konuşun. Bu konuşmalar, ona iyi gelebilir. Naçizane düşüncelerimi paylaşmak istedim. Vasiyet filan görünce dayanamadım
”Buyurun bakalım! İş döndü, dolaştı yine kardeş meselesine geldi. Aslında Bihter Hanım’ın bu yazdıklarının beni rahatlattığını itiraf etmeliyim. Gözyaşımın burnumun ucunda olduğu şu hamilelik döneminde İpek’in soruları beni mahvediyordu. İşe bu gözle bakmak bana iyi geldi. İpek, “kardeşim doğunca beni sevecek misin?” sorularını pek sık sorar oldu. Bu kadar çok sormasının aslında iyi bir şey olduğunu düşünüyorum. Duygularını içine atıp sonunda hıncını kardeşinden çıkarmasından daha iyi olduğu muhakkak... Kardeşler arası tatlı kıskançlıklar olacağına şüphem yok. Şu yaşımda halen anneme” ohh oğlunun sevdiği yemeği yapmışsınız Figen hanımcım” diyebilen bir kişiyim
29 yaşındaki kardeşim de benden farklı değildir, bu arada Ancak kardeşimi bir başka severim.Dilerim, İpek’in de kardeşi ile güzel bir iletişimi olur. Babası da ben de bu konuda şimdiden elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Onun sorularına sabırla yanıt veriyoruz. Hayatında değişebilecek bazı noktaları İpek’e anlatıyoruz. Kardeşli hayat konusunda bilgilendirmeye çalışıyoruz. Kardeşinin ona gelirken getireceği hediyeleri organize ediyoruz
Elbette bebek doğduktan sonra her şey belli olacak. Ona da az kaldı! Bugün itibariyle 29 haftalık hamileyim. Ocak ayında her şey belli olacak kısmetse… Kendim bile inanamıyorum ama iki ay sonra iki çocuklu bir anne olacağım!Bu haftanın sonu kurban bayramı… Şimdiden hepinizin bayramınızı kutluyorum. Tüm sevdiklerinizle birlikte nice güzel bayramlar geçirmeniz dileğiyle…Ve sayın maxicep halkı bunlar bazı görüş yaptığığım insanlar konuşuyor siz siz olun kardeşinizi kıskanmayın..
