'Çok yorgunum' diyerek evine giden polisin yatağında ölü bulunması meslektaşlarını isyan ettirdi.

Sponsorlu Bağlantılar

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Lord Of The Red

Lord Of The Red

Üye
    Konu Sahibi
'Çok yorgunum' diyerek evine giden polisin yatağında ölü bulunması meslektaşlarını isyan ettirdi.
İstanbul Gayrettepe Sivil Trafik Ekipler
Amirliği'nde görevli, 30 yaşındaki 6 yıllık
polis memuru Tamer Uyguner, sabah
saatlerinde ekip arkadaşları tarafından
evindeki yatağında ölü bulundu. Sabah
eve girmeden önce mahalle esnafına, "18 saattir çalışıyorum, yorgunum. Yarına kadar yatacağım" dediği öğrenilen Uyguner'in ölümü, yoğun çalışma
saatlerini gündeme getirdi. Radikal'e
konuşan bazı polisler ve yakınları çalışma
saatlerindeki düzensizlikleri ve
sorunlarını anlattı. "İKİ GÜN BİRBİRİMİZİ GÖREMEDİĞİMİZ
OLUYOR" Ö.A.: 15 yıllık bir polis eşiyim.
Yaşadıklarımdan ziyade
yaşayamadıklarım daha çok. Beklenti ve
hayallerimi yitireli uzun zaman oldu.
Ancak bunun eksikliğini hiçbir zaman
eşime yansıtmadım. Ta ki çocuklarım asileşmeye başlayana kadar. Ben de
hemşireyim. Nöbetlerimiz çakıştığı anda
iki gün birbirimizi göremediğimiz bile
oluyor. Çok şükür çocuklar büyüdü de
artık gece kime bırakacağız endişesi
kalmadı. "EŞİMİN BEKLENTİLERİNE SIRA BİLE
GELMEZDİ" B.C.: Bir zamanlar 12/12 çalışırken 4
yaşındaki oğlum akşam 'nereye
gidiyorsun' diye sorunca 'göreve' derdim.
Sabah o uyanmadan gelir, 'Ya benimle
oynamak isterse, beni parka götür derse'
diye hemen uyurdum. Eşimin beklentilerine sıra bile gelmezdi. Artık
oğlum her akşam aynı soruyu sorar olmuş
ben de aynı ezberi yapar olmuştum.
'Göreve gidiyorum'. Ancak bir gece
görevine giderken oğlum 'Polislerden
nefret ediyorum, hep onların yanındasın' diye ağlamaya başladı. O gece çok şeyler
düşündüm, aklımdan neler geçti... "HER YERE SEN GİT" M.M.: Hanım çocuklara sen söyle; pikniği
unutsunlar, yarın maç görevi yazmışlar...
Hanım çocuklara sen söyle; konsere görev
yazmışlar... Hanım misafirlere sen söyle;
ikinci bir emre kadar çıkış yokmuş...
Hanım okul toplantısına, çocuğun sorununa, hastaneye, her yere ama her
yere sen git; sabite çektiler ne zaman
döneriz bilmem... Ayda 80 saat gündüz,
160 saat gece yaklaşık 20 saat ekstra
çalışıyorum. Resmi ve dini bayramlarda,
yılbaşı ve şampiyonluk maçlarındaki günlerde de ekstra çalışıyorum. "ARTIK ADALET İSTİYORUM" H.S.: Bu 18 saatlik çalışma istisna
değildir. Çünkü başta İstanbul olmak
üzere birçok ilimizde günlük normal
mesai 12 saatten az değil. (ayda 240
saat) Ek görevlerle, ikinci emirlerle bu
çalışma günlük 18-20 saat olmaktadır (ayda 300-320 saat). Aynı maaş ile ister
180 saat ister 320 saat çalıştırılan bir
teşkilatın mensubuyum. Artık adalet
istiyorum. İdarecilerin, 160 saat sonra
beni ne kadar çalıştırırsa çalıştırsın,
hesap vermesini istiyorum. Bu çalışmanın keyfi olup olmadığı araştırılmalı. Diğer
tüm 657'ye tabi memurlar gibi ben de
160 saat çalışmak istiyorum. "BİZİM GÜNAHIMIZ NE?" A.H.: 38 yaşındayım, benden 4 yaş büyük abimle dolaşırken, beni büyük sanıyorlar.
Meslek çok yıpratıyor. İzin aylarımız
okulların açık olduğu kışın veriliyor.
Tamam güvenlik önemli ama biz de insan
gibi yaşamak istiyoruz. Ben orta
büyüklükte bir ilde çalışıyorum. Biraz da turizm bölgesi. Geçen yıl evlilik
yıldönümümüzde eşimin ısrarlarına
dayanamadım. 10 gün öncesinden
program yaptık. Çocukları komşuya
bırakıp yakın bir ile geçip güzel bir
restoranda yemek yiyip ertesi sabah geri dönecektik. Yıldönümümüzde sabah 8'de
işe gidip akşam 7'de çıkıyordum. Saat
21'e rezervasyonumuzu yaptırdım. Ama
yıldönümümüzün olduğu gün konser
çıktı. Müdür ile görüştüm; olayı anlattım.
'Konserden sonra gidersin' dedi. Konserden sonra ben nereye gideyim?
Tüm ısrarıma rağmen izin alamadım.
Tabii eşim erkenden hazırlıklara
başlamış; kuaföre falan gitmiş. Konserde
herkes bana eşkıya gibi geldi. Polis
olduğum güne de amire de müdüre de herkese lanet ettim. Orada bulunmamla
bulunmamam arasında hiçbir fark yoktu
güvenlik açısından. Şimdi soruyorum
konser olacak diye neden bir tek ben
fedakarlık yapıyorum? Bizim günahımız
ne? Bu olayın etkisinden bir ay kurtulamadım. Hadi ben alıştım; ama
artık yeter. Ailemiz de etkileniyor.
Düşsünler yakamızdan. "DOKTOR UCUZ ATLATTIN DEDİ" A.Ş.: 2008 yılında Nevruz günü sabah 07.00'de görev aldım. Akşam saat
19.00'da normal görevim başlıyordu.
Sabah saat 03.00 sıralarında çevre
koruma nöbetinde gögüs ağrısı şikâyeti
ile hastaneye kaldırıldım. Doktor ucuz
atlattığımı söyledi. 'Neyi' diye sorunca da 'Kalp krizini' dedi. BİZDE KURAL 'ÇAKMA 12/36'DIR Polis memuru MS çalışma saatlerini
içeren bir belgeyi Radikal 'e gönderdi.
MS'nin çizelgesinde Aralık 2011, Ocak-
Şubat ve Mart 2012'de üst üste 9 ya da
10'ar saat çalıştırıldığı görülüyor. MS'nin
beş aylık çizelgesinde ise aylık olarak sırasıyla 234, 198, 243, 206 ve 203'er saat
çalıştığı görülüyor. Aralık 2011'de 9 gün
üst üste 9, 10 ve son olarak da 14 saat
çalıştırılan MS, o gün için "Eve nasıl gittiğimi bile hatırlamıyordum" diyor. Bu çalışma sistemine 12/36 adı
verildiğini belirten MS sözlerini şöyle
sürdürüyor, "Bunun adı '12 saat çalıştır, 36 saat istirahat ettir'dir. Ancak bu kural bizde farklı uygulanıyor. Buna 'çakma 12/36' diyoruz."
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Benzer Konular

Cevap
0
Görüntüleme
744
Cevap
0
Görüntüleme
518
Cevap
0
Görüntüleme
356


Üst Alt