researcher
Üye
Bir Organizmanın Rezil Olduğu Anlar
şahsıma ait organizmanın şimdiye kadar diğer organizmalar gözünde nasıl rezil olduğumu anlatan bir yazı dizisidir efendim.
sanatçı oluşumunda en büyük desteği olan site
alkislarlayasiyorum.com
1-)lisede hayran olunan rehber öğretmeniyle konuşurken öğretmenin bir şaka yapması
akabinde buna gülerek karşılık veren nezle olan burnumdan bir baloncuğun gözler önüne serilmesi
2-)sokakta iki tane çıtır emonun önüne geçmek. konuşmalarını dinlemek. telefonun çalması. pantolonun yırtık cebinden paçaya inmesi. paçadan telefonun düşmesi, bunları kızların görmesi. eğilerek telefonu almam ve konuşmaya devam etmem
3-)üniversitede iken dersten çıkmak ve burundaki toz pislik vs den oluşan kirleri mecburi parmak sokarak temizlemek. akabinde kız arkadaşın da dersten çıkıp aşkıım die koşması, beni burnumu karıştırırken yakalaması ve duraklaması
4-)şehirler arası otobüslerde oluşan gaz sıkışıklıkları (bilirsiniz) sonucu bolu dinlenme tesislerinde herkesin birbirinden ayrılıp uzaklara açılması . benim olabildiğince uzaklara açılmam ve tarlaya doğru bayağı bi sesli ossurmak. hemen taş bloğun altındaki sigara içen dayımla göz göze gelmek
5-)minibüste kesiştiğin kızın seni minibüs sıkı bir fren yaptığı anda kafanı demire vurup akabinde yaşlı bir amcanın kucağına oturduğunu görmesi ve bunu hala sempatik sanmak.piff amk
6-)güzel bir bayram sabahinda ailecek anneanne ziyareti yapıp, anneanneyi elinden öperken küçük yeğenin birden ayaklara dolanmasi, dengeyi kaybedip anneannenin çenesine kafa atmak.
7-) lise son bittiğinde kafayı 3 e vurdurmak, mahalle arkadaşlarına 1 ay boyunca askere gidicem askerim olm ben yalanını söylemek.. günlerden bir gün arkadaşın beni eve davet etmesi, ve tüm mahalle arkadaşlarının sürpriz mahiyetinde evin içinde olması ve asker uğurlamaya hazır bir şekilde beklemeleri, durun lan yalan söyledim yok öle bişi dedikten 15 dakika sonra şakayla karışık güzel bi dayak yemek.
halı saha maçı yaparken spor çantasını akşamdan alelacele koy git sonra akşam iş çıkışı git maça. koş, oyna, terle, yorul...
gir soyunma odasına. duşunu güzelce al, makaranı kukaranı yap milletle. spor çantanı aç, yeni elbiselerini giymeye başla. boxeri giydikten sonra atleti çıkar..
ve o atletin önünün desen desen dantelli olduğunu gör, annenin atletiyle başbaşa kal, tüm elemanlarla birlikte baş başa kal
allah senin belanı versin !
9-)terfi ettiğim yerde iki eleman var. binanın spor salonunda
vücut geliştirme agırlık kaldırma vs bunları yapan elemanlar.
bi gün bunlar yok benim kollarım daha kalın yok benim omuzlar daha geniş falan.
tabi ortam iice kızışır.
ve ben bunları server ların oldugu sistem odasına sokarım.
ikisinin de tişörtünü çıkarmasını sağlarım.
kol ve omuz ölçücez. elimde devasa boru contasını çevirmeye yarayan ağzı döndürülerek açılan kapanan kargaburun vardır bu kol kalınlığı için. diger elimde mezura. omuz ölçmek için
sistem odası soğuktur klimalar vardır sistemin ısınmaması için
24 saat o oda soguktur. neyse bunların tüyleri diken dikendir. ben pazuları ve omuzları ölçmeye başlarım. o aletle kollarını içine koyar kalınlığına bakarım. diğeriyle kıyaslarım falan ve ikisini yan yana koyar uzaktan kimde daha şekilli vücut var onlara bakarım.yine kıyaslarım aa bak senin buran böyle onun orası şöyle diye.
bunların tabi tüyleri diken diken soguktan.
tabi o esnada içeri büyük patron girer. kontrol amacıyla.
yanyana olan iki yarı çıplak adama bakar
o adamların önünde ben, benim elimde o devasa kargaburun.boynumda asılı mezura.
bana bakar.
yeni router cihazını takmamız için cihazı yere bırakır ve geri gider.3 günlük bi yusuf yusuf süreci atlatır bünye.
sadece uyarı maili gelir şirket içi kurallar hakkında
(sistem odasında soyunmak yasak)
10-)malum işyerinde abaza online denilen bir mail grubuna arkadaş vasıtasi ile üye olunur. bu mailde her gün düzenli olarak cıbıldak kadın resmi itina ile verilmektedir.
bir gün elde çay, sabah bilgisayarda bu fotoğraflara güzelcene bakılırken
aniden bir şef gelip bir program üzerinde test yapacağını söyler. fotoğraflar bilinçsizce hızlıca aşağı indirilir.
mouse şeftedir ve aşağı simgelere tıkladığı anda japon bir karının (asian) poposunu ve diğer objelerini ekranımda görüverir. kısa süreli sessizlik sonrasında hiçbirşey demeden maili kapatır ve program testini yapar.
beynimden terler çıkan ben, şef gittikten sonra mail grubundaki isimleri iyice tarar.
evet.. sevgili şef te abaza online mailine dahildir, hatta daha da üst bir takım isimleri de (evli olan olmayan) grupta görmek iyicene sevindirir bünyeyi...
11-)lise döneminde yeniyetmeyken sınıfta sigara içilir. ve hepimizin tırstığı ve "kamyoncu" diye tabir ettiğimiz Edip hocamız, birden içeri dalar.. herkes tabi nasıl bir erken uyarı sistemiyse sigaraları dışarı atıp güzelce ders çalışmaya başlamak görüntüsünü verirken ben pencerede güzelce tüttürmekteyim mereti..
sınıfın sessiz olduğunu görüp hemen son fırtı çekip aşağı atarım izmariti.
ağzımda dumanı güzelce yerine otururum.
edip hocam sessizce yanıma gelir ve
-naaber len kerhanacı kimi gözetlion dışarıdan
der.
tabii bende ses soluk yok. ımm ımm die kafamı sağa sola sallarım.
-cevap versene laaa die kükrer bizim kamyoncu..
tabi konuşurum ve baca gibi ağzımdan duman tüter.
hocanın göz bebekleri sinirden küçülür, tüyleri diken diken olur.
tokadı koyduğu gibi benim surata,
içerde kalan duman da güzelce dışarı çıkar ve o tokattan ağzım açılır.
hala duman ağzımdan çıkmaktadır.
piiiiiuuu senin hayvanoğlu naaalet die bi söz yerim.
ve pancar gibi suratla yerime otururum..
12-)seven hill mağazasında soyunma kabinlerinin girişlerinde kapı yoktur bunlar battaniye kalınlığında perde şeklindedir.gerçi çogu yerde de böyle artık.
ablamızın da seven hill de çalışmasından dolayı kendime üst baş alayım dedim
neyse pantolon gömlek ceket meket her boku yığdım kabine. bir yandan aynada vücuduma bakıyorum biryandan da pantolonu giymeye çalışıyorum. ve işte sonra dengeyi tutamamakla birlikte
perdenin üstündeki halkaları koparıp götüme daha girmemiş pantolonla sırtüstü dışarı fırlamam
ve bok kıvamında yere yapışmam.
ablamla ve reyon görevlileriyle göz göze gelmem.sakatlanmış asabi insan muamelesi yapmam. milletin gülmekten renginin değişmesi
13-)annemin beni kasaba göndermesi, yarım kilo kıyma aldıktan sonra gibi incecik poşeti sallayıp döndür döndüre eve gitmem.
yolun yarısında poşetin altının yırtılması, kıymanın havaya uçup içindeki kağıdın da gevşeyip kıymanın şap diye yere yapışması, insanların bana bakması ve benim elimde yırtık poşetle bir köşede kalakalmam.
annemin efsane dayağını yediğim günlerdendir
14-)yeğenimin hoşuna gidiyor diye onunla geğirerek konuşurken birden midemin ekşimesi ve yere kusmam, yiğenimin bundan bayağı bir korkup ağlayarak içeri kaçması ve yaklaşık 1 hafta yanıma yaklaşmaması
15-)süpermarketten içeri girerken açılır kapanır kapının sensörünün bozulması ve kapının sürekli benim üstüme kapanması, boynumu kollarımı kafamı falan zorlaması milletin bana bakması.
16-)babamın oto boyacılığı yaptığı günlerde arabanın üst kaporta kısmını boyaması, ben de durumdan habersiz arabanın üstüne atlayıp oturmam bağıra bağıra yanık bir şekilde türkü söylemem. babamın beni görüp sinir krizi geçirmesi. benim durumu farkedip kalkmaya çalışmam fakat tinerin ve akrilik boyanın etkisiyle arabanın üstünde gelin arabasının oyuncak bebeği gibi yapışık şekilde ağlamış olmam
17-) lisede yazın sınıfta herkes otlanıyor diye tuvaletin içinde kabine girip cornetto dondurma yemem. akabinde sigara içen elemanların da kabine doluşması. hocanın durumu farkedip kabine dalması ve herkesin elinde sigara benim elimde cornetto dondurmayı görmesi.
alıntıdır dememe gerek varmı... ?
sanatçı oluşumunda en büyük desteği olan site
alkislarlayasiyorum.com
1-)lisede hayran olunan rehber öğretmeniyle konuşurken öğretmenin bir şaka yapması
akabinde buna gülerek karşılık veren nezle olan burnumdan bir baloncuğun gözler önüne serilmesi
2-)sokakta iki tane çıtır emonun önüne geçmek. konuşmalarını dinlemek. telefonun çalması. pantolonun yırtık cebinden paçaya inmesi. paçadan telefonun düşmesi, bunları kızların görmesi. eğilerek telefonu almam ve konuşmaya devam etmem
3-)üniversitede iken dersten çıkmak ve burundaki toz pislik vs den oluşan kirleri mecburi parmak sokarak temizlemek. akabinde kız arkadaşın da dersten çıkıp aşkıım die koşması, beni burnumu karıştırırken yakalaması ve duraklaması
4-)şehirler arası otobüslerde oluşan gaz sıkışıklıkları (bilirsiniz) sonucu bolu dinlenme tesislerinde herkesin birbirinden ayrılıp uzaklara açılması . benim olabildiğince uzaklara açılmam ve tarlaya doğru bayağı bi sesli ossurmak. hemen taş bloğun altındaki sigara içen dayımla göz göze gelmek
5-)minibüste kesiştiğin kızın seni minibüs sıkı bir fren yaptığı anda kafanı demire vurup akabinde yaşlı bir amcanın kucağına oturduğunu görmesi ve bunu hala sempatik sanmak.piff amk
6-)güzel bir bayram sabahinda ailecek anneanne ziyareti yapıp, anneanneyi elinden öperken küçük yeğenin birden ayaklara dolanmasi, dengeyi kaybedip anneannenin çenesine kafa atmak.
7-) lise son bittiğinde kafayı 3 e vurdurmak, mahalle arkadaşlarına 1 ay boyunca askere gidicem askerim olm ben yalanını söylemek.. günlerden bir gün arkadaşın beni eve davet etmesi, ve tüm mahalle arkadaşlarının sürpriz mahiyetinde evin içinde olması ve asker uğurlamaya hazır bir şekilde beklemeleri, durun lan yalan söyledim yok öle bişi dedikten 15 dakika sonra şakayla karışık güzel bi dayak yemek.
halı saha maçı yaparken spor çantasını akşamdan alelacele koy git sonra akşam iş çıkışı git maça. koş, oyna, terle, yorul...gir soyunma odasına. duşunu güzelce al, makaranı kukaranı yap milletle. spor çantanı aç, yeni elbiselerini giymeye başla. boxeri giydikten sonra atleti çıkar..
ve o atletin önünün desen desen dantelli olduğunu gör, annenin atletiyle başbaşa kal, tüm elemanlarla birlikte baş başa kal
allah senin belanı versin !
9-)terfi ettiğim yerde iki eleman var. binanın spor salonunda
vücut geliştirme agırlık kaldırma vs bunları yapan elemanlar.
bi gün bunlar yok benim kollarım daha kalın yok benim omuzlar daha geniş falan.
tabi ortam iice kızışır.
ve ben bunları server ların oldugu sistem odasına sokarım.
ikisinin de tişörtünü çıkarmasını sağlarım.
kol ve omuz ölçücez. elimde devasa boru contasını çevirmeye yarayan ağzı döndürülerek açılan kapanan kargaburun vardır bu kol kalınlığı için. diger elimde mezura. omuz ölçmek için
sistem odası soğuktur klimalar vardır sistemin ısınmaması için
24 saat o oda soguktur. neyse bunların tüyleri diken dikendir. ben pazuları ve omuzları ölçmeye başlarım. o aletle kollarını içine koyar kalınlığına bakarım. diğeriyle kıyaslarım falan ve ikisini yan yana koyar uzaktan kimde daha şekilli vücut var onlara bakarım.yine kıyaslarım aa bak senin buran böyle onun orası şöyle diye.
bunların tabi tüyleri diken diken soguktan.
tabi o esnada içeri büyük patron girer. kontrol amacıyla.
yanyana olan iki yarı çıplak adama bakar
o adamların önünde ben, benim elimde o devasa kargaburun.boynumda asılı mezura.
bana bakar.
yeni router cihazını takmamız için cihazı yere bırakır ve geri gider.3 günlük bi yusuf yusuf süreci atlatır bünye.
sadece uyarı maili gelir şirket içi kurallar hakkında
(sistem odasında soyunmak yasak)
10-)malum işyerinde abaza online denilen bir mail grubuna arkadaş vasıtasi ile üye olunur. bu mailde her gün düzenli olarak cıbıldak kadın resmi itina ile verilmektedir.
bir gün elde çay, sabah bilgisayarda bu fotoğraflara güzelcene bakılırken
aniden bir şef gelip bir program üzerinde test yapacağını söyler. fotoğraflar bilinçsizce hızlıca aşağı indirilir.
mouse şeftedir ve aşağı simgelere tıkladığı anda japon bir karının (asian) poposunu ve diğer objelerini ekranımda görüverir. kısa süreli sessizlik sonrasında hiçbirşey demeden maili kapatır ve program testini yapar.
beynimden terler çıkan ben, şef gittikten sonra mail grubundaki isimleri iyice tarar.
evet.. sevgili şef te abaza online mailine dahildir, hatta daha da üst bir takım isimleri de (evli olan olmayan) grupta görmek iyicene sevindirir bünyeyi...
11-)lise döneminde yeniyetmeyken sınıfta sigara içilir. ve hepimizin tırstığı ve "kamyoncu" diye tabir ettiğimiz Edip hocamız, birden içeri dalar.. herkes tabi nasıl bir erken uyarı sistemiyse sigaraları dışarı atıp güzelce ders çalışmaya başlamak görüntüsünü verirken ben pencerede güzelce tüttürmekteyim mereti..
sınıfın sessiz olduğunu görüp hemen son fırtı çekip aşağı atarım izmariti.
ağzımda dumanı güzelce yerine otururum.
edip hocam sessizce yanıma gelir ve
-naaber len kerhanacı kimi gözetlion dışarıdan
der.
tabii bende ses soluk yok. ımm ımm die kafamı sağa sola sallarım.
-cevap versene laaa die kükrer bizim kamyoncu..
tabi konuşurum ve baca gibi ağzımdan duman tüter.
hocanın göz bebekleri sinirden küçülür, tüyleri diken diken olur.
tokadı koyduğu gibi benim surata,
içerde kalan duman da güzelce dışarı çıkar ve o tokattan ağzım açılır.
hala duman ağzımdan çıkmaktadır.
piiiiiuuu senin hayvanoğlu naaalet die bi söz yerim.
ve pancar gibi suratla yerime otururum..
12-)seven hill mağazasında soyunma kabinlerinin girişlerinde kapı yoktur bunlar battaniye kalınlığında perde şeklindedir.gerçi çogu yerde de böyle artık.
ablamızın da seven hill de çalışmasından dolayı kendime üst baş alayım dedim
neyse pantolon gömlek ceket meket her boku yığdım kabine. bir yandan aynada vücuduma bakıyorum biryandan da pantolonu giymeye çalışıyorum. ve işte sonra dengeyi tutamamakla birlikte
perdenin üstündeki halkaları koparıp götüme daha girmemiş pantolonla sırtüstü dışarı fırlamam
ve bok kıvamında yere yapışmam.
ablamla ve reyon görevlileriyle göz göze gelmem.sakatlanmış asabi insan muamelesi yapmam. milletin gülmekten renginin değişmesi
13-)annemin beni kasaba göndermesi, yarım kilo kıyma aldıktan sonra gibi incecik poşeti sallayıp döndür döndüre eve gitmem.
yolun yarısında poşetin altının yırtılması, kıymanın havaya uçup içindeki kağıdın da gevşeyip kıymanın şap diye yere yapışması, insanların bana bakması ve benim elimde yırtık poşetle bir köşede kalakalmam.
annemin efsane dayağını yediğim günlerdendir
14-)yeğenimin hoşuna gidiyor diye onunla geğirerek konuşurken birden midemin ekşimesi ve yere kusmam, yiğenimin bundan bayağı bir korkup ağlayarak içeri kaçması ve yaklaşık 1 hafta yanıma yaklaşmaması
15-)süpermarketten içeri girerken açılır kapanır kapının sensörünün bozulması ve kapının sürekli benim üstüme kapanması, boynumu kollarımı kafamı falan zorlaması milletin bana bakması.
16-)babamın oto boyacılığı yaptığı günlerde arabanın üst kaporta kısmını boyaması, ben de durumdan habersiz arabanın üstüne atlayıp oturmam bağıra bağıra yanık bir şekilde türkü söylemem. babamın beni görüp sinir krizi geçirmesi. benim durumu farkedip kalkmaya çalışmam fakat tinerin ve akrilik boyanın etkisiyle arabanın üstünde gelin arabasının oyuncak bebeği gibi yapışık şekilde ağlamış olmam
17-) lisede yazın sınıfta herkes otlanıyor diye tuvaletin içinde kabine girip cornetto dondurma yemem. akabinde sigara içen elemanların da kabine doluşması. hocanın durumu farkedip kabine dalması ve herkesin elinde sigara benim elimde cornetto dondurmayı görmesi.
alıntıdır dememe gerek varmı... ?
